Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Karan'mn dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın 8. maddesinde, daireler arası iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel tazmini istemine ilişkin olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığıma GÖNDERİLMESİNE, 03.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tespiti 1972 yılında yapılmış olup, dava 1986 tarihli satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 08.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....

      DELİLLER : Tapu kayıtları, imar ve proje kayıtları, Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, senet ve ödemeye ilişkin dekont örnekleri, Keşif, Bilirkişi raporu, Delil listesi sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden (yüklenicinin temlikinden) kaynaklanan tapu iptali ve tescil, hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; -Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, -Hacizlere ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. Dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinde; davalı şirket adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında çok sayıda ihtiyati haciz, icrai haciz şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekili dava dilekçesinde tapu iptali ile taşınmaz üzerinde bulunan hacizlerin kaldırılmasını ve taşınmazın davacı adına kayıt ve tescilini talep etmiştir....

      Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve tazminat ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil ve tazminat davasının kabulüne dair .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16.12.2010 gün ve 183/720 sayılı hükmün Dairenin 18.10.2011 gün 3932/5210 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti....

        Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan fesih ve tapu iptâl tescil talebine ilişkin olup ilk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen karara karşı davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, görevli ve yetkili ......

          Davalı Akbank vekilinin cevap dilekçesinde özetle: müvekkili banka ile Garanti Koza arasında ticari kredi ilişkisinin bulunduğunu, ticari kredi sözleşmeleri gereğince müvekkili bankanın ipotekleri fek etme yükümlülüğünün doğmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılan davanın özel dava şartı yokluğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, somutlaştırma ve delillerin gösterilmesi yükümünün yerine getirilmediğini, davacı muayene ve ihbar yükümlülüğünü makul süre içerisinde yerine getirmediğini, ticari kredi sözleşmeleri gereğince müvekkili bankanın ipotekleri fek etme yükümlülüğü'nün doğmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan takyidatlar kabul edilerek devir alındığını, davacı adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Koza'ya karşı ileri sürülebileceğini, adi yazılı satış sözleşmesinin imza tarihinde, taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, davanın açılmasına müvekkili banka sebebiyet vermediğinden, mahkeme masrafları ve vekâlet ücreti...

          Somut olayda davacı ile davalıların murisi T22 arasında 28/08/1990 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve zilyetliğin devri başlıklı adi yazılı satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye göre murisin adına kayıtlı Osmaniye İli, Raufbey Mah. 448 ada ve 9 parsel sayılı taşınmazın 200 m²'lik kısmının 30.000.000,00 TL bedelle davacıya satmayı vaad ettiği, taşınmazların satışına ilişkin sözleşmelerin Borçlar Kanununun 213. maddesi (6098 sayılı TBK m. 237) ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gerektiği, taraflar arasında yapılan sözleşme biçim koşuluna uyulmadığından geçersiz olduğu, bu nedenle davacının adi yazılı sözleşme uyarınca sözleşmenin ifası anlamına gelecek tapu iptali ve tescil talebinde bulunamayacağı kanaatine varıldığından davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil(Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklı) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

            Mahkemece davacının tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmiş ve somut olayda davacı başlangıçta yazılı bir anlaşma yapılmadığını bildirirerek dava açmış ise de yargılama sırasında adi yazılı bir belge sunduğu ve anılan belge örneğinde T3 da adının geçtiği, davalının ise yargılama sırasında verdiği gerek cevap dilekçesinde gerekse duruşmada alınan beyanında kağıt-belge imzalayarak devir yapmadığını bildirdiği, davalının bu savunmasına göre mahkemece davalının adı geçen adi yazılı belgedeki imzanın kendisine ait olup olmadığı yönünde isticvap edilerek sunulan adi yazılı belgedeki imzayı kabul edip etmediğinin belirlenmesi, davalının davacı dayanağı belgedeki imzayı inkar etmesi halinde imzanın davalıya ait olup olmadığının usulüne uygun olarak saptanması, bunun sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken anılan belgedeki imzanın davalıya ait olup olmadığı belirlenmeksizin karar verilmesi yerinde olmamıştır....

            UYAP Entegrasyonu