Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmesinin ve sonrasında yapılan imar, ifraz ve ferdileştirme işlemlerinin hatalı olup taşınmazların mera olduğu ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan mera alanlarının zilyetlikle iktisap edilemeyeceği iddiasına dayanarak tapu iptali ve mera özel siciline tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından esasa, davalı vekili tarafından ise vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava 159 ada 8 sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemi ile kayıt maliki ... aleyhine açılmış olduğu halde Mahkemece oluşturulan kararın başlığında 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı düşecek şekilde dava ile ilgisi bulunmayan " ..."...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sınırlandırmanın iptali ve tescil ... ve ... ile ... ve ... Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki sınırlandırmanın iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 30.04.2012 gün ve 300/126 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, kısmen miras yoluyla intikal, taksim ve kısmen Haziran 1322 tarih ve 64 numaralı tapu kaydı ile vekil edenleri zilyetliğinde bulunan taşınmaz bölümlerinin 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca yapılan mera tespit çalışmalarında mera niteliğiyle sınırlandırıldığını açıklayarak, sınırlandırmanın iptali ile üç parça taşınmazın ayrı ayrı davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne ve dava konusu 1947 sayılı parselin mera sınırlandırılmasının iptali ile 23/08/2013 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A, B, C, D, G, E, F, H, I) harfleriyle gösterilen taşınmazların tapu maliklerinin mirasçıları adına miras payları oranında tapuya tescillerine, krokide (K ve L) ile gösterilen bölümler yönünden ise taşınmazlar hakkında 108 ada 1 parsel sayısıyla tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler kabul kararı verilen kısımların eski tapu kayıtlarının sırası ve yüzölçümlerinin düzeltilmesi ve davalı Hazine vekilleri (A, B, C, D, G, E, F, H ve I) kısımlarını temyiz etmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mera kaydının iptali ile tapuya tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman savına dayalı tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... Kasabası 3193, 3194 ve 3195 parsel nolu taşınmazların hem arazi kadastro sırasında, hem de 4342 Sayılı Yasa hükümlerine göre mera olarak sınırlandırıldığını; ancak, orman sayılan yerlerden olduklarını iddia ederek mera sınırlamasının iptalini ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece süresi içinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman savına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.02.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 155 ada 203 parsel sayılı taşınmazın güneyindeki bir bölümünün kadim mera olduğu iddiası ile açılmış tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istemine ilişkindir. Mahkemece, taşınmazın kadim mera olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı Hazine vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 13.12.2010 gün ve 2010/13213-13882 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istemine ilişkindir. Davalı, hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dairemizce 23.11.2011 tarihinde karar onanamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3-4) Meralar üzerinde, aidiyet iddiasıyla, elatmanın önlenmesi, tapu iptali mera olarak sınırlandırma veya tespitin iptali ve mera olarak sınırlandırma istemi ile açılan davalarda yapılan keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıkların çekişmeli mera veya yayla ile herhangi bir yararlanma ilişkisi bulunmayan yansız anlatımda bulunabilecek yöreyi iyi bilen ve çevre köy yada kasabalarda yaşayan yaşlı kişilerden seçilmesi gerekir. Yine mahkemece, kadimliğe dayanılıyorsa, yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmeli, çevre taşınmazlarla toprak yapısı kıyaslanarak, uzman bilirkişiler aracılığı ile uyuşmazlığa konu yerin ve niteliğinin saptanması gerekir....
Mahkemece bozmaya uyulmuş, taraf delilleri toplanmış, mahallinde keşif yapılmış ve bu kez davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, kadim mera iddiasına dayalı tapu iptali ve sınırlandırma istemine ilişkindir. İl Tarım Müdürlüğünün dosya içinde bulunan yazısında dava konusu yerde mera komisyon çalışmalarının yapıldığı, mera olan taşınmazların tespitinin yapılarak tahsisin kesinleştiğini bildirilmiştir. Dava konusu taşınmaz mera parselleri içinde yer almamıştır. Mahallinde iki kez keşif yapılmış ve alınan uzman bilirkişi raporlarında dava konusu yerin uzun zaman kullanılmadığı, hayvan otlatmaya müsait ancak geleneksel (kadim) mera olmadığı, 30-35 yıllık ceviz ağaçları ve meşe ağaçlarının olduğu belirtilmiştir. Davalı tanıkları ise bu yerin davalının babası tarafından 30-35 yıl önce otu biçilerek kullanıldığını belirtmişlerdir. Dava konusu taşınmazın sınırında da orman ve şahıs arazileri bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.6.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair verilen 19.7.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, kadastro çalışmaları sırasında ... adına tespit ve tescil edilen 4 parsel numaralı taşınmazın, ... Köyü ile ... Köyünün müşterek merası olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılması isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davaya fer'i müdahil olarak katılan ... Köyü Tüzel Kişiliği'de taşınmazın davacı köy ile müşterek meraları olduğu iddiasını yinelemiştir....