WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının dava dilekçesinde belirttiği her iki istem birlikte değerlendirildiğinde, yukarıda yapılan açıklama doğrultusunda tescil imkanı bulunduğundan, tapu iptal ve tescil davası olarak görülmesi gereken davanın tespit davası olarak dinlenilme olanağı yoktur, Bütün bu açıklamalardan sonra, mahkemece yapılması gereken iş, yerinde keşif yapılarak yöntemince seçilecek bilirkişiler vasıtası ile Borçlar Kanununun 162 ve devamı maddeleri uyarınca tescil imkanının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, tescil imkanı bulunduğu tespit edildiği takdirde, satış vaadine konu taşınmaza isabet edecek arsa payını tıpkı kat irtifakı kurulacakmış gibi hesaplatmalı, davacı adına tescil edilecek bulunacak arsa payını davalının arsa payından düşürülerek davacıya adına tescil etmek olmalıdır. Değinilen bütün bu yönler bir yana bırakılarak tespit hükmü kurulması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.04.2022 tarih ve 2022/42E.-2022/266K. sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kaydı, Satış sözleşmesi ve ekleri, Delil listeler sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava konut satış sözleşmesinden (yüklenicinin temlikinden) kaynaklanan tapu iptali ve her türlü takyidattan ari tescil, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsili istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki asıl davanın davacısı ve birleşen davanın davalısı ..., asıl ve birleşen davanın davalıları ... ve ..., birleşen davanın davalılarından ... ile asıl davada müdahil ... vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden, birleşen dava ise alacağın temlikinden kaynaklanan tescil istemlerine ilişkin olup, mahkemece kısmen kabule dair verilen karar asıl davanın davacısı ve birleşen davanın davalısı ..., asıl ve birleşen davanın davalıları ... ve ..., birleşen davanın davacılarından ... ile asıl davada müdahil ... vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına...

      Salt bedelsizlik iddiasının iptal nedeni olmadığı da açıktır. Hal böyle olunca iptal tescil isteğinin reddedilmesi bedel isteğinin kabul edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacının tapu iptali ve tescil talebini içerir davasının reddine, bedele yönelik davasının kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.434.42 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 17/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava ve birleştirilen dosyadaki davacılar, davalı yükleniciler ile arsa maliki ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılan bağımsız bölümleri ondan satın aldıklarını, bedelini ödediklerini belirterek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı ..., yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmenin feshedildiğini davacıya yapılan satış sözleşmesinin dahi sözleşme şartlarına uygun olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı yükleniciler, sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiklerini, satış sözleşmesinin geçerli olduğunu belirterek davacıların tescil isteklerinin kabulünü istemişlerdir. Mahkemece dava ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar ve davalı yükleniciler temyiz etmişlerdir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava; yükleniciden haricen satın almaya dayalı şahsi hak temlikinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkin olup davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen hükmün kesinleşmesi sonrasında, davadışı/ihtiyati hacizden menfaati ihlal edilenler vekilince taşınmazlar üzerindeki ihtiyati haciz şerhlerinin kaldırılması istemi üzerine, talebin reddine ilişkin mahkemece verilen 06.04.2021 tarihli ek karar temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun, Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02/07/2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın ve davaya yönelik fer'i taleplerin açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay ( 6. ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

            Mahkemece; davacının davaya konu bağımsız bölümlerden 1 numaralı bağımsız bölümle ilgili talebini atiye bıraktığından karar verilmesine yer olmadığına, 2 numaralı bağımsız bölüme ilişkin tapu iptal ve tescil talebinin reddine, davacının yaptığı ödeme miktarı olan 3.500 TL'nin davalılar ... ve ...'tan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Davacının tapu iptal ve tescil isteğine yönelik temyiz itirazları incelendiğinde; Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden, 19.10.1994 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici olan ...'un 30.10.1996 tarihinde vefat ettiği, davalılar yüklenicinin oğlu ... ve kardeşi ...'un işi devraldıkları, yüklenici konumunda oldukları anlaşılmaktadır. Davacı da yüklenici olarak işi üstlenen davalılar ... ve ...'...

              Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı yüklenicinin edimlerini yerine getirdiği, eksik imalat kalmadığı, taşınmazın kullanıma hazır olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile dava konusu bağımsız bölümün davacı adına tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Karşılıklı edimleri içeren sözleşmelerde, bir tarafın diğer taraftan edimini yerine getirmesini isteyebilmesi için, TBK'nın 97. maddesine göre, öncelikle kendi edimini ifa etmiş olması gerekir....

                Ancak yüklenicinin adına tescil isteyebilmesi için; anahtar teslimi olmak kaydıyla yükümlendiği inşaatı yine sözleşmenin 12. maddesince SSK ve diğer tüm borçlarını ödeyip oturma raporunu alarak arsa sahibi kooperatife teslimi zorunludur. Oysa mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, yüklenicinin edimini sözleşmeye uygun ifa etmediği arsa sahibi kooperatife borçlu olduğu saptanmıştır. SSK’dan ilişiksizlik belgesi de sunulmamıştır. Bu haliyle yüklenicinin tescile hak kazanmadığı ortadadır. Yükleniciden daire satın almak suretiyle alacağın temliki hükümlerine dayanarak arsa sahibinden tapu payı isteyen davacı, yüklenicinin halefi sıfatıyla onun edimlerini tümüyle ifa etmelidir. Aksi durumda tescil istemi dinlenemez....

                  Bu durumda, mahkemece, iskan ruhsatının iptaline ilişkin idare mahkemesi kararının kesinleşip kesinleşmediği de araştırılarak, iskan ruhsatı iptal edilmiş ise, davacı tarafa iskan ruhsatının alınması için süre ve yetki verilmesi, iskan ruhsatının alınması halinde, şimdi olduğu gibi, 4 adet bağımsız bölüm yönünden tapu iptal ve tescil isteminin kabul edilmesi, iskan ruhsatının alınmaması halinde ise, davalı arsa sahibinin seçeceği 1 adet bağımsız bölüm iskan ruhsatının teminatı olarak arsa sahibinin uhdesinde bırakılarak kalan diğer 3 adet bağımsız bölüm yönünden tapu iptal ve tescil isteminin kabul edilmesi, her iki durumda da, aleyhinde dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşılan davalı arsa sahibinin, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu