"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, aile konutu niteliğinde olan taşınmaz üzerine davalılardan banka lehine tesis edilen satışın iptali ile ipoteğin kaldırılmasını ve bu taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece verilen hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizce ipoteğin kaldırılması davasında harç eksikliği tamamlanmadan işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmadığından bahisle hükmün bozulmasına, aile konutu şerhi davasında ise taşınmazın 19.12.2013 tarihinde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptal ve Tescili Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 5766 sayılı ve 6217 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Temyiz eden davalı ...'dan tapu iptal ve tescil davası nedeniyle 768,25 TL nispi temyiz peşin harcının eksik alındığı görülmektedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 19.12.2019 gün ve 2019/7620 - 12556 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; İlk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararına karşı davacının istinaf yoluna başvurması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi’nce davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 19.12.2019 tarih 2019/7620 esas, 2019/12556 karar sayılı ilamı ile aile konutu şerhi konulması davasında verilen hükmün onanmasına, tapu iptali ve tescili davasında verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Davacı tarafından dairemizin onama-bozma ilamına karşı karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....
Davacı-karşı davalı kadın aile konutu olduğunu iddia ettiği taşınmazın 3. kişilere devrinin önlenmesi amacıyla taşınmazın tapu kaydına tedbiren aile konutu şerhi konulmasını talep ettiği ve kadının taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması yönünde harcı yatırılarak usulüne göre açılmış bir davası bulunmadığı halde, talep aşılarak taraflar arasında kesin hüküm oluşturacak şekilde taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Somut olayda davacı, davalılardan Hasan ile evli olduğu, fiilen birlikte oldukları dönemde satın alınan ve aile konutu olarak kullanılan taşınmazın boşanma davası devam ederken muvazaalı olarak diğer davalıya satıldığı, amacın kendisinden mal kaçırmak olduğu iddiasıyla taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Aile Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 27.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
a yapılan satış ve devir işleminin iptali ile taşınmazın önceki malik eş adına tescil istemine ilişkin davasının incelenmesinde;satış işleminin yapıldığı 09.03.2018 tarihinde davaya konu taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı ve devir yapılırkan davacı eşin rızasının alınmadığı, dava konusu taşınmaz yönünden diğer eşin açık rızası alınmadan yapılan 09.03.2018 tarihli satış ve devir işleminin 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesine aykırı olması nedeniyle iptali ile taşınmazın davalı eski malik ... adına tesciline; davacının üçüncü talebi taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davasının incelenmesinde; davacının, aile konutu şerhi konulması davasının dinlenilebilmesi için, tapu iptal tescil davasının kesinleşmesi gerektiği, aksi takdirde aile konutu şerhi konulması davasının incelenmesi hukuken mümkün olmadığı, o halde aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın, tapu iptali ve tescil davasından tefrik edilip, ayrı bir esasa kaydedilmesi, tapu iptali ve tescil dosyasının bekletici...
Taraflar arasındaki aile konutundan kaynaklanan tapu iptal ve tescil ve aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın dahili davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine, davacının aile konutu şerhi konulmasına ilişkin talebinin ise tefrikine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ve davalı ...'ın 2008 yılından beri evli olduğunu ve dava konusu taşınmazın evlilik süresince aile konutu olduğunu, bu konutun davalı ... tarafından diğer davalı ...'...
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olduğu ileri sürülen taşınmazın, davacı eşin rızası alınmadan davalı ... tarafından diğer davalıya satış yoluyla yapılan devir sonucu oluşan tapu kaydının iptali ile yeniden davalı eş Yunus Murat adına tescili, tapu kaydına aile konutu şerhi konulması istemine ilişkin olup, 24.04.2013 tarihinde açılmıştır. Davacı ile davalı ...'ın evliliği karardan sonra 11.02.2015 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile sona ermiştir. Bu durumda "aile konutuyla" ilgili Türk Medeni Kanununun 194/1 maddesine dayanan davanın esası konusuz kalmıştır....
Somut olayda, davacının davalı ... ile evli olduklarını, evlilik yılları içinde birlikte edindikleri eşi adına kayıtlı 1 dairenin bulunduğunu, eşinin devamlı sorun çıkardığını, tehdit ettiğini, şimdi ise evi satacağını tahmin ettiğini, aile konutu şerhi konulması için dava açtığında eşinin bu taşınmazı diğer davalı ...'a sattığını öğrendiğini, satışı mal kaçırmak kastı ile yaptığını, davalı ...'ın memur olup taşınmazı satın almasının imkansız olduğunu, satışın muvazaalı olduğunu belirterek satışın ve tapu kaydının iptaline, taşınmazın eski haline getirilmesine, aile konutu şerhi ve tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ettiği, aile konutuna ilişkin talebin tefrik edildiği, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların evli olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması -Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından ipoteğin kaldırılması talebinin reddi yönünden; davalı banka tarafından ise aile konutu şerhi konulması yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 6.10.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile davalı ...geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....