Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu 136 ada 2 parsel sayılı taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı Köy Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın, kendisine ait 136 ada 1 parsel sayılı taşınmazın devamı olduğu iddiasına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının açtığı tapu iptal ve tescil davasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-i ve 115/2. maddeleri gereğince kesin hüküm nedeni ile dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında, kadastrodan kaynaklanan nedenlerle açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 47 parsel sayılı 29.351,00 metrekare yüzölçümündeki kanal vasıflı taşınmaz ... adına tespit ve 05.08.1999 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Davacı ..., kadastro öncesi nedenlere dayanarak 3.05.2013 tarihinde tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Mahkemece, davacılar tarafından imar uygulamasının iptali için dava açılmadığı, İdare Mahkemesince verilen iptal kararının davacılar yararına uygulanmasının mümkün olmadığı, idari yargı kararlarının sadece ilgilileri bağlayacağı gerekçesiyle, "davanın aktif dava ehliyeti olmaması sebebiyle reddine" karar verilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

        Somut olayda, Mahkemece, az yukarıda bahsi geçen bozma ilamı uyarınca, davacı tarafa tapu iptal ve tescil davası açması için süre verilmiş, davacı tarafça Başkale Asliye Hukuk Mahkemesine 2009/172 Esas numarası ile 02/12/2009 tarihinde çifte tapunun iptali için tapu iptal ve tescil davası açılmış, Mahkemece 18/06/2019 tarihli celseye kadar bahsi geçen davanın bekletici mesele yapılmasına karar verilmiş, 18/06/2019 tarihli celse de, meni müdahale davasında zilyetlik esas alınacağından tapu iptal ve tescil davasının beklenilmesinden vazgeçilerek, dava konusu yerin neresi olduğunun açık bilgilerinin sunulması için taraflara kesin süre verilmiş, verilen kesin süreye rağmen davacı tarafından dava konusu yerin neresi olduğu açıklanmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir. Karar dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, bozma kararına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak doğacağı kuşkusuzdur....

          Tapu tescil bilgilerine göre taşınmazı satın alan kişinin kötü niyetli olduğu, (tapu kaydındaki tescilin yolsuz olduğunu bildiği) iddia ve ispat edilmediği sürece aleni olan tapu kayıt bilgilerine göre taşınmazı satın alan kişinin kötü niyetli olduğunun kabulü mümkün olmadığı gibi, taşınmazın değeri ile orantılı olarak tespit edilmiş makul değerden ayrıca indirim yapılması hakkaniyete, davanın mahiyetine ve TMK’nın 1007. maddesine uygun değildir. Sonuç olarak; hatalı ve yanlış olarak verildiği düşünülse dahi yasalar gereğince devlet kurumları tarafından vatandaşlar lehine tesis ve tescil edilen taşınmazlar ile kesinleşmiş mahkeme kararları gereğince vatandaşlar lehine tescil edilen taşınmazlara ait tapu kayıtları, özel mülk halini alma suretiyle kazanılmış hak oluşturacaklarından hiç bir gerekçe ile “yok hükmünde” veya “geçersiz” sayılmaz. Tapu kayıtları bedelsiz olarak iptal edilmez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı kuruma ait 3 parsel sayılı taşınmazın 5335 Sayılı Yasa ile TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğüne Ait Taşınmazların Satışı ve Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri uyarınca 12.04.2007 tarihinde davalıya ihale edildiğini, ancak dava dışı ......

              Mahkemece tapu iptali ve tescil davasının kabulüne, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davacılar (karşı davalılar) vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan delil ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine, tapu iptal ve tescil davasının ise kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacılar (karşı davalılar) vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 19.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'a ait 128 ada 106 parsel sayılı taşınmazın davalılar ... ve ...'ın hileli eylemleri ile ...'a temlikinin sağlandığını, ...'ın da muvazaalı olarak davalı ...'ye devrettiğini, onun da davalı ...'a temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil olmazsa bedelin tazmini, bu talepleri de yerinde görülmediği takdirde alacak isteminde bulunmuşlardır. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ve ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Gürün Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20.07.2011 gün ve 144/111 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili dava dilekçesinde; dedeleri ...’dan kalan 101 ada 71 ve 111, 113 ada 10 , 102 ada 22 parsellerin kadastro çalışmaları sırasında davalılar adına tespit ve tescil edildiklerini, taşınmazların ... mirasçılarına ait olduğunu, 32 yıldan beri aralıksız, çekişmesiz olarak ... ve mirasçılarının zilyet ve tasarrufunda iken ölümü ile kendilerine intikal ettiğini açıklayarak anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile ......

                    "İçtihat Metni" ... 5.Tüketici Mahkemesi KARAR Davacı, davalılardan ...’den satın almış olduğu bağımsız bölümün, adı geçen davalı tarafından kendisinden mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak diğer davalıya tapudan devredildiğini belirterek, öncelikle davalılardan ... adına kayıtlı olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili, olmadığı takdirde ise tazminat istemiyle dava açmış olup, mahkemece muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinin reddine, tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm, “muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal tescil isteminin reddedilmiş olması” yönünden davacı tarafından da temyiz edilmiş olduğundan, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu