Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; 26.01.2016 gün ve 2015/13986 E.-2016/921 K. sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davaya konu 27.07.1984 tarihli tapu tahsis belgesinin muris Niyazi Türküz'ün başvurusu üzerine alındığı anlaşıldığından tahsis belgesinden adı geçen hak sahiplerinden ... ile ...'ün sağ olup olmadıkları ilgililerinden sorularak, ölü iseler mirasçılık belgelerinin temini ile temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 27.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    a dava dışı ...’nin maliki olduğu 226 sayılı parselin 222,42 m2 bölümü için 12.11.1984 günlü tapu tahsis belgesi verildiğini, tapu tahsis belgesine dayanarak tescilin koşulları gerçekleştiği halde davalının tapuyu devretmediğini ileri sürerek, taşınmazın rayiç değerinin depo ettirilerek 6 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının ..., 1/2 payının ise ... adlarına tescilini istemişledir. Davalı, idari yargının görevli olduğunu, taşınmazın plansız alanda kaldığını, tescil koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinin 2. bendi “İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır....

      Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için, hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunmalıdır. Bunun yanında, tahsise konu yerde 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı Kanun ile değişik 2981 sayılı Kanun uyarınca ıslah-imar planlarının yapılması, ilgilisine, tapu tahsis belgesi gereğince bir başka yerden tahsis yapılmamış olması ve tahsise konu yerin kamu hizmetine ayrılmamış ve imar planına göre konut alanında kalmış olması gerekir....

        ASIL ve BİRLEŞTİRİLEN DAVADA DAVACI : ... DAVALILAR : ... vd. Taraflar arasındaki asıl davada tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa alacak; birleştirilen davada tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tecsil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 03.03.2022 gün ve 2021/7385 Esas, 2022/1637 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar ve davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/50 ESAS, 2020/449 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) KARAR : Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/50 Esas, 2020/449 Karar sayılı dava dosyasında verilen Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Samsun ili İlkadım ilçesi Kılıçdede mah. 1222 ada 40 parsel 6 nolu bağımsız bölümün hukuka aykırı şekilde davalı adına tescil edildiğini, taşınmazın tapu kaydında adı yazan Hamide Avcı'nın müvekkilininin akrabası olduğunu, taşınmazda yıllardır müvekkilinin oturduğunu ve taşınmazın müvekkiline ait olduğunu beyan ederek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.05.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, tescil kabul edilmediği takdirde rayiç değerin tahsili isteğine ilişkindir. Davalı, sözleşmede belirlenen bakiye bedelin ödenmediği gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.12.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, tapuda Hazine adına kayıtlı ..., ... ilçesi, ... (...) Köyü, 10 ada 3 parsel sayılı 639 m2 (imar uygulaması sonucu 10 ada 8 parsel numarasını alan 598 m2) yüzölçümündeki taşınmazın 400 m2 kısmı için kendisine tapu tahsis belgesi verildiğini, kalan kısmı için de Hazine’ye ecrimisil ödediğini belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir....

              Mahkemece, davacıların murisi ... adına düzenlenmiş tapu tahsis belgesine konu taşınmazın 10 ve 11 no'lu parsellerin tamamı ile 9 ve 12 nolu parsellerin bir kısmını ve 8 no'lu parseli kapsadığı, 8 nolu parselin kesilmesi gereken DOP nedeniyle davacılar adına tescilinin mümkün olmadığını, tapu tahsis belgesinde yazılı olan işgal miktarından DOP kesintisi düşüldükten sonra davacıların hak sahibi olduğu miktarın 150 m2 olduğu, arsa bedelinin hak sahibi tarafından yatırıldığı ve diğer 4 parselle ilgili ıslah imar planında herhangi bir kamu hizmetine tahsis edilmediği ve davacılara da tapu tahsis belgesi ile işgal ettiği yere karşılık başka yerde herhangi bir taşınmaz tahsis edilmediği ve tapu tahsis belgesinin halen geçerli olduğu, .... etap 1/1000 ölçekli uygulama imar planı plan notlarında T1 sembolü ile gösterilen ticaret alanlarında bütün katlar ticaret alanı olarak düzenlenebileceği gibi istenirse zemin kat ticaret alanı üst katlar konut alanı olarak düzenleme yapılabileceği, ... tarafından...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis şerhi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tapu müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.10.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmiş, mahkemece yapılan araştırma neticesinde davacı adına düzenlenmiş tapu tahsis belgesi olmadığı anlaşılmiştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davada tapu tahsis belgesine dayalı bir tescil talebi bulunmamaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu