Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna rağmen davacı dava açarken davalı olarak tapu maliklerini göstermemiştir, yargılamanın devamı sırasında taşınmazın orman vasfı ile tesciline karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği düşünülse dahi bu durumda da tapu maliki Hazine ile ormanları kullanma hakkına sahip olan Orman Yönetimi de davalı olarak gösterilmediğinden, mahkemece davacının tapu iptal ve tescil davasının pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerekmekte ise de sonuç olarak tapu iptal ve tescil talebi açısından red kararı verilmiş olduğundan bu husus bozma sebebi yapılmamıştır Davacının TMK’nın 1007. maddesine dayalı tazminat istemine yönelik kurulan hüküm açısından ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi, tapu sicilinin aleniliği ve tapu siciline güven ilkelerinin yansımasının sonucu olarak, mülkiyet hakkı ya da başkaca bir ayni hak edinen kişinin, bu sicilin tutulması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, buna göre "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan...

    Mahkemece davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmesi üzerine 20.Hukuk Dairesinin 2011/10404-2012/5522 sayılı kararı ile "Dava Medeni Yasanın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminata ilişkin olup, tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan devlet sorumlu olup, Hazine aleyhine dava açılabileceği, işin esasına girilip, inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Bu kez davalı Hazine kararın düzeltilmesini istemiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava; 6831 sayılı Yasanın 2/B uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali nedeniyle oluşan zararın Medeni Yasanın 1007. maddesine göre tazmini istemine ilişkindir. Medeni Yasanın 1007. maddesi hükmüne göre, tazminata hükmedilebilmesi için, diğer koşulların yanı sıra, “Tapu sicilinin tutulması nedeniyle bir zarar doğmuş olmalıdır.”....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi, davacılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla duruşma için belirlenen 21.05.2013 günü temyiz eden davacı vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı idare vekili Av......'nin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir....

        HUKUK DAİRESİ Dava; mahkemenin nitelendirmesine göre tapu sicilinin yeniden tutulması nedeniyle uğranılan zararın Türk Medeni Kanunu'nun 1007 maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine 03/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın ... yönünden reddine, davalı Hazine yönünden kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/795 E. - 2020/308 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın davalı ......

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 13. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/227 E. - 2018/391 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı davalı Hazine vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 13....

              Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/477 Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; davanın tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, davanın kabulüne karar verildiği, dava konusu Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesi Güvem Köyü 107 ada 128 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği ve kararın 03/06/2013 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, tazminat istemi yönünden kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Terme 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/3 E. - 2018/71 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 13/04/2021 gün ve 2020/8805 Esas - 2021/5418 Karar sayılı ilama karşı, davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davada; mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı Hazinenin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış; bu karara karşı, davalı Hazine vekili ile fer'i müdahil Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğü vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. 1- Fer'i müdahil Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğü vekili kararı...

                  SAVUNMA: Davalı Hazine vekili cevap dilekçesini özetle; davacılar vekilince 3402 sayılı yasanın 22/2- a Maddesi gereğince yapılan işlemden değişen yüzölçümü nedeniyle ilk kadastro tespitinin hatalı olduğu iddiası ile tazminat davası açıldığını, genel arazi kadastro çalışmaları sırasında tespit ve tescile tabi tutulan çekişmeli taşınmazın sonradan 3402 sayılı Kanunun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama ile yüzölçümü azalmış ise de azalmanın nereden kaynaklandığı araştırma yapılması gerektiğini, komşu parsellere bir kayma olup olmadığı varsa kadastro işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek tapu iptali istenebilecek iken Hazinenin zarardan sorumlu tutulması hukuka uygun olmadığını, tapu sicilinin tutulması nedeniyle bir zarar doğmuş olması gerektiğini, herhangi bir zarar oluşmadığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 1007 md. tazminat şartları oluşmadığından davanın reddi gerektiğini, istenilen tazminat da fahiş olduğunu bu nedenle de reddi gerektiğini yersiz açılan...

                  UYAP Entegrasyonu