Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taşınmazın usulüne uygun olarak haczedildiğinin kabulü için icra müdürlüğünce haciz kararı verilmesi yeterli olup, haczin geçerliliği ve tamamlanmış sayılması için ayrıca tapu siciline şerh verilmesi zorunlu değilse de, 3. kişilere karşı ileri sürülebilmesi için haczin tapu siciline işlenmesi gerekmektedir. Keza TMK'nun 1023. maddesinde "Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur "şeklinde düzenleme yapılmış olmakla; tapu sicilinde yazılı olmayan şerhin şikayet eden iyiniyetli üçüncü kişiye karşı ileri sürülemeyeceğinin kabulü gerekir....

Taşınmazın usulüne uygun olarak haczedildiğinin kabulü için icra müdürlüğünce haciz kararı verilmesi yeterli olup, haczin geçerliliği ve tamamlanmış sayılması için ayrıca tapu siciline şerh verilmesi zorunlu değilse de, 3. kişilere karşı ileri sürülebilmesi için haczin tapu siciline işlenmesi gerekmektedir. Keza TMK'nun 1023. maddesinde "Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur "şeklinde düzenleme yapılmış olmakla; tapu sicilinde yazılı olmayan şerhin şikayet eden iyiniyetli üçüncü kişiye karşı ileri sürülemeyeceğinin kabulü gerekir....

Sayılı dosyasında 19.11.2009 tarihli tensip tutanağı ile şikayete konu taşınmaz üzerine "dava açıldığı" şerhi konulmasına karar verildiği, bu karar üzerine Gelibolu Tapu Müdürlüğünce 19.11.2009 tarih ve 7416 yevmiye numaralı işlemle şerhin tapu kaydının beyanlar hanesine işlendiği, 08.12.2010 tarihli hükümle şerhin kaldırılmasına karar verildiği, bu karar üzerine Gelibolu Tapu Müdürlüğünce 15.02.2011 tarih ve 1032 yevmiye numaralı işlemle şerhin kaldırıldığı, Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/533 E. - 2016/235 K....

    "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, 03.02.2015 tarihinde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması ve haczin fekki davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 09.05.2017 gün ve 2017/1154 Esas, 2017/2706 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı, davalı ... vekili ve davalı ... Faktoring vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

      Tüm bu açıklamalardan dava konusu ipoteğin inşaat teminat ipoteği olduğu ve ipoteğin miktarı sözleşmedeki ve tapu kaydındaki miktar ile sınırlı olmayıp inşaatın tamamlanma oranına göre belirlenmesi gerektiği, yükleniciye devredilmiş olan arsa payları ve bağımsız bölümler üzerinde ki inşaat teminat ipoteğinin kaldırılması yüklenicinin inşaat sözleşmesinden doğan edimlerinin tamamını ifa etmiş olmasına bağlı olduğu ve mahkemece bu konuda inceleme ve değerlendirme yapılmadan bir karar verildiği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece yapılması gereken ipoteğin inşaat teminat ipoteği olduğu gözetilerek yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda yüklenicinin edimini yerine getirip getirmediğinin araştırılması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden karar bozulmalıdır. Açıklanan nedenlerle sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum....

        Maddenin ipoteğin fekki davalarında uygulanmaması gibi bir durum söz konusu değildir. HMK 389.m.tedbir kararı: "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. " Somut olayda uzun yargılama süreci içerisinde davacıların murisi Abdullah Alikaya fazlasıyla zarara uğramış, ömrü davanın sonunu görmeye yetmemiştir. 14 yıl süren yargılamanın ardından hak sahipleri ipoteğin kaldırılması ile nihayetinde hakkına kavuşabilecek, nihayetinde adalet tecelli edebilecektir. Ancak tedbir kararının kaldırılması durumunda satış gerçekleşirse, durum içinden hukuken çıkılamayacak bir hal alacaktır. Zaten doğmuş olan maddi ve manevi zarar zaman geçtikçe daha da artmaktadır....

        İcra Müdürlüğünün 2019/5065 esas sayılı dosyasına depo edildiğini, ipotek alacaklılarına muhtıra çekilerek ipoteğin kaldırılması talep edilmiş ise de davalıların ipotek bedelini kabul etmediklerini belirterek ipoteği kaldırmadıklarını, borcun ödenmiş olmasına rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını ve kaldırılması için de bir işlem yapılmadığını, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazdaki söz konusu ipoteğin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yapılan yargılama neticesinde, dava ipoteğin kaldırılması (fekki) istemine ilişkin olup, karar davalı T7 vekili davacı T1 vekili tarafından ipoteğin kaldırılmasını depo edilen bedelin iadesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince dava kabul edilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, bankadan alınan kredinin teminatı olarak konulan ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddi kararı temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 22.08.2007 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine, Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair verilen 18.09.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ... ve Fatma Nezihe Tan vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki ipotek şerhinin terkini istemiyle açılmıştır. Davalı, ancak ipoteğin güncelleştirilmiş bedelinin ödenmesi halinde şerhin terkin edilebileceğini belirtmiştir. Mahkemece, dava dilekçesinin görev noktasından reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.07.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ...Ş. vekili ve davalı ... Varlık Yön A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılması istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu