Bu bedel farkının hesaplanmasında satılan taşınmaz üzerinde ipotek ve haciz kayıtlarının bulunduğu hallerde, alıcının taşınmazı bu kayıtlarla yükümlü olarak satın almış olacağı, satışın bunların tamamı üzerinden yapıldığı kabul edilerek, oransızlığın belirlenmesinde, tapu kaydındaki ipotek ve haciz miktarlarının da göz önünde tutulması gerekeceğinden, dava konusu taşınmazın ipotek ile yükümlü olarak satılması bakımından edimler arasında fahiş fark bulunmamaktadır. Somut olayda İİK.'nun 280/2. maddesindeki şartlar oluşmaması nedeniyle davanın reddine dair hüküm kurulmuş ise de, devir tarihi itibariyle taşınmaz üzerinde bedel farkı oluşmasını engelleyecek miktarda ipotek bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, farklı gerekçe ile davanın reddi yönünde hüküm kurulması sonucu itibariyle doğru olduğundan, mahkemenin ulaştığı neticeye göre kararın onanması gerekmiştir....
yansıtılması ile tapu kaydındaki takyidatlar, tedbir ile haciz ve ipotek şerhinin kamulaştırma bedeline yansıtılmasının istenilmesine, b) Mahkememizce arsa kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen 605.075,94 TL ile davacı idarenin kıymet takdir komisyonunca arsa kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen 109.183,64 TL arasındaki fark olan 495.892,3 TL'lik kısmının karar kesinleştiğinde işlemiş faizi ile birlikte; tapu malikleri olup kimlik bilgileri tespit edilmediğinden kendilerine kayyım atanan tapu malikleri İsmail oğlu Ali ve Abdülaziz oğlu T16'ın hisselerine düşen kamulaştırma bedelinin ileride belirlenebilecek hak sahiplerine ödenmek üzere kayyım adına açılacak vadeli hesaba yatırılmasına, tapu malikleri İsmail oğlu Ali ve Abdülaziz oğlu T16'ın dışında kalan diğer tapu maliklerinin hisselerine düşen kamulaştırma bedelinin ise tapu malikleri İsmail oğlu Ali ve Abdülaziz oğlu T16 dışında kalan diğer tapu maliklerinin tapu kaydındaki ve veraset ilamındaki hisseleri oranında kendilerine...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yükleniciden konut satım sözleşmesine dayalı takyidatlardan ari bir şekilde tapu iptali ve tescil, birleşen dosya takyidatların terkini istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
DELİLLER : Tapu kaydı, Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, Delil listeler sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali, ipotek, haciz ve diğer takyidatlardan ari tescil, ipotek ve hacizlerin fekki, olmadığı taktirde taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 4.3.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle 03.03.2005 tarihli tapu tescil istem belgesinde davacı vekilinin taşınmazların tescilini, gayrimenkul üzerindeki takyidatların bütün hukuk ve vecibeleri ile birlikte kabul ettiğini beyan etmesine ve tescilin bu beyanı üzerine yapıldığının anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDAKİ ŞERHİN TERKİNİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ayrıca tapu kaydındaki yüzölçümü ile bilirkişilerce belirtilen yüzölçümlerinin birbirinden farklı olduğu gözönüne alınmadığı gibi dava tapu iptali ve tescil talebi ile birlikte davalının elatmasının önlenmesi talebini de içerdiği halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmaması da doğru olmadığı” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulü ile 1054 parsel sayılı taşınmazın (A) ile gösterilen 2470,368 m2'lik kısmını orman vasfı ile hazine adına tapuya kaşıt ve tesciline, davalıların bu kısma yönelik elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali tescil, elatmanın önlenmesi ve tapu kaydındaki ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılmasına ilişkindir. Yörede 1949 ve 1975 yıllarında yapılan orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde uygulaması bulunmaktadır....
Ş. ve T8 tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkil’in borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, Çınar Mahallesi, 382 Ada, 43 Parsel, E(Heybeli) Blok, 412 no.lu bağımsız bölümde yer alan taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş. ve T8. tarafından konulan tüm ipoteklerin ve varsa başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Garanti Koza İnşaat San. Tic.A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, haciz ve ipoteklerin kaldırılması için dava açılması gereken tarafın müvekkili olmadığını, takyidatların kaldırılmasına ilişkin sorumluluğun bankalarda olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
Ancak; 1)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde bozma öncesinde toplam 14.398,44 TL bedelin depo edildiği anlaşıldığından iade edilecek bedelin eksik tespit edilmesi, 2)Tapu kaydındaki ipotek ve haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, 3)Karar tarihindeki Avkatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kendisini vekille temsil ettiren taraflar lehine 1.980,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a) 4 nolu bendine (3.266,90) rakamının hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine ( 3.707,96) rakamının yazılmasına, b) 5 nolu bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Tapu kaydındaki haciz ve ipotek şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, c) 8 ve 9 nolu bentlerindeki (1.500,00) rakamının hüküm fıkrasından çıkartılmasına...