Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacının hissesi üzerinde bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmadığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, Dairemizin 12.10.2015 gün ve 2015/5942 Esas -2015/16936 Karar sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir. Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan rapor uyarınca ... ili Küçükçekmeçe ilçesi 533 ada 5 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 01.11.2016 gün ve 2015/17356 Esas, 2016/9039 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapu kaydındaki zilyetlik şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 01.11.2016 tarih, 2015/17356 E.- 2017/9039 K. Sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Onama ilamına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Zilyetlik şerhi hak sahibine kişisel hak sağlar....

      Eğer bir tapu kaydında evvelinden beri vakıf şerhi bulunmuyorsa ve buna rağmen sonradan vakıf şerhi işlenmişse ilgilisi bu şerhin terkinini isteyebilir. Eldeki davada da, davacılar daha önce tapu kayıtlarında yer almayan vakıf şerhinin idarece tek taraflı konulduğundan bahisle şerhin terkinini istemişlerdir. Dosya kapsamından; davaya konu taşınmaza ait tapu kaydında, taşınmazın evveliyatından beri herhangi bir vakıf şerhinin yer almadığı, sonradan konulan"Y...... B....... Vakıf Şerhi"nin ise davalı Vakıflar İdaresinin tapuda yapılan tek taraflı işlemiyle gerçekleştiği, 16.09.2008 tarihinde tapuya yazdırılan bu şerhin ilgilisinin rızasına göre yapılmış bir işleme de dayanmadığı, davalı idare tarafından şerhin tapuya yazılmasına dayanak gösterilen Eskişehir İdare Mahkemesi'nin 19.04.2005 gün ve 2005/881 E.2005/480 K. sayılı kararında da bu taşınmazın yer almadığı, açıkça anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafça kadastro sonucu oluşan tapu kaydındaki zilyetlik şerhine ilişkin olarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen ek 4. madde kapsamında 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında 1735 ada 24 parsel sayılı 483.43 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın 20 yıldan beri Bekir oğlu Erdal Özata'nın kullanımında olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., beyanlar hanesindeki baba adının ... adının da İhsan olarak düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Yargılama aşamasında Hazine davaya dahil edilmiştir....

          Sulh Hukuk Mahkemesince ise; 6100 sayılı HMK.nın 4/c. maddesine göre taşınır ve taşınmaz mallarda sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalara sulh hukuk mahkemesinin bakmakla görevli olduğu, bu davanın zilyetliğin tespiti davası olduğu, zilyetliğinin mülkiyet amaçlı olduğu ve davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesinin gerektiği anlaşılmakla, HMK 2 ve 4 maddelerine göre bu davada görevli olmadığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup görevli mahkeme...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; 6831 Sayılı Yasanın 2/B.maddesi uyarınca orman rejimi dışına çıkarılan taşınmazda zilyetlik şerhinin düzeltilmesi ve 6292 sayılı Yasa gereğince yapılan satış nedeniyle oluşan tapu kaydının iptali istemine ilişkin olup, bu hususa dair HİİK.' nun dosyanın temyiz incelemesi için 16.Hukuk Dasine gönderilmesine ilişkin kararı vardır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21....

              Ancak; 1-Davacıların tamamının adının karar başlığında gösterilmemesi, 2-Tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a) Gerekçeli karar başlığındaki davacılar bölümüne (...) adlarının yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki (verilmesine) kelimesinden sonra (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında, davacılardan Halit Biber payı üzerindeki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idareden peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Bu nedenle zilyetlik şerhinin yeniden yazılmasına karar verilmesi sonuca etkili görülmediğinden, Direnme yönündeki İlk Derece Mahkemesi kararının onanması düşüncesinde olduğumdan, sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılamamaktayım....

                  Ancak davanın, beyanlar hanesinde lehine zilyetlik şerhi verilmiş olan kişide değişiklik yapılmadan sadece nüfus bilgilerindeki hataların düzeltilmesi istemi ile açılmış olması halinde, artık taraflar arasında gerçek anlamda bir uyuşmazlığın varlığından söz edilemeyeceği ve Hazine de kayıt maliki olan ilgili sıfatıyla davada taraf olacağı için, bu tür davalar çekişmesiz yargı işi sayılırlar ve görevli mahkeme, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-ç fıkrası uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesidir. Somut olayda; dava, kesinleşen kullanım kadastrosu tespitine karşı, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı şerhin iptali ve davacının fiili kullanıcı olduğu şerhinin yazılması istemine yöneliktir. Bu nitelikteki davalar, yukarıda açıklandığı üzere çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilemeyeceği gibi, 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesindeki Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine giren işler kapsamında da değildir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.03.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki muhdesat şerhinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki muhdesat şerhinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, 259 ada 12 parsel sayılı taşınmazın muhdesat bilgileri hanesindeki ".............." ibaresinin "..........." olarak düzeltilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu