a sattığını, 14 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin terkini işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek, ipotek alacaklısı bankanın bu işlemden kaynaklı muhtemel zararının önlenmesi, Hazine zararına sebebiyet verilmemesi ve telafisi imkansız sonuçların ortaya çıkmaması için ipotek borçlusu davalı şirketin adına kayıtlı taşınmazların kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, 30.11.2017 tarihli satışın ve 14 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırılması işleminin iptaline, aksi takdirde mahkemece taşınmazların belirlenecek bedelinin alacak ve ferilerine yetecek kadar miktarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; ipoteğin hatalı olarak fekki işleminin müvekkilinden kaynaklı bir hata olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....
Sıra ipotek şerhi işlendiğini, müvekkilinin yapılan işlemin niteliğinden habersiz olup ipotek senedinde imzası bulunan ... şahit şahsı da hiç bir şekilde tanımadığını, ipotek şerhinin, davalı ... Bankası lehine konulduğunu ve taşınmazın ipotek akit tablosundaki değerinin ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine asıl ve birleşen davalarda; 90,93 ve 95 parsel sayılı taşınmazların malikleri olan ... ... oğlu ... ve ...’in Suriye uyruklu olduklarını, paydaş ...’un Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu ileri sürerek, 28.08.1973 tarihli başvurusu üzerine elkoyma şerhinin sehven kaldırılması sonucu payını ... ...’a, bu şahsında satış yoluyla dava dışı kişilere temlik ettiğini, satışlara ilişkin işlemlerin geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile ... adına tescili ile tapu kaydının beyanlar hanesine 1062 Sayılı Yasa gereğince hazinece el konulduğu şerhinin işlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, ... ...’ın Suriye uyruklu olduğuna dair herhangi bir kayıt bulunmadığını, taşınmazların el değiştirdiğini, anılan kişinin ... vatandaşı olup satışların gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
olduğunu, günümüz itibariyle davalı şirketin dava konusu taşınmaz üzerinde hiçbir hukuki menfaati ve ipotek dayanağı mevcut olmadığını söz konusu ipoteğin kaldırılması gerektiğini, Gölcük Tapu Müdürlüğüne dava konusu ipoteğin kaldırılması için 19.12.2019 tarihinde yazılı başvuru yapılmış olup Müdürlükten gelen cevap yazısında ipoteğin yalnızca ipotek lehtarının talebi veya mahkeme kararı ile mümkün olduğu bildirilmiş olduğunu beyanla müvekkilin taşınmazı üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Bankası tarafından yapılan icra takibi sonucu konulan haczin kaldırılması isteğinde bulunmuştur. Davalılar, duruşmaya katılmadıkları gibi herhangi bir savunmada da bulunmamışlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava, kişisel hakka ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, ıslah dilekçesi ile ileri sürülen istem ise, ipotek ve haciz şerhinin kaldırılması isteğine ilişkindir. HUMK.nun 73. maddesinin açık hükmüne göre mahkeme, yasada gösterilen belirli durumlar ayrık olmak üzere, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için yasaya uygun şekilde davet etmeden hükmünü veremez....
DELİLLER VE GEREKÇE : Menderes Sulh Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararına ilişkin davalı tarafa iki kez tebligat çıkartıldığı, davalı adına çıkarılan tebligatların iade döndüğü, 30/11/2023 tarihli Menderes Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevsizlik kararının davalıya tebligat yapılamadığından kesinleşmediği, 6100 sayılı yasanın 20.maddesine göre dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için kararın kesinleşmesi gerektiği, kesinleşme şerhinin düzenlenmesinin hukuken kesinleşmemiş bir kararın niteliğini etkilemesinin mümkün olmadığı, kesinleşmemiş bir karara ilişkin sehven kesinleştirme şerhi düzenlenmesinin kararı kesinleştirmeyeceği, kesinleşme şerhinin hukuka aykırı düzenlendiği anlaşılmakla gereği yapılmak üzere dosyanın Menderes Sulh Hukuk Mahkemesine iadesine mahkememiz esasının kapatılmasına dair karar verilmiştir....
Ne var ki 400 ada 11 sayılı parselin geldi kaydı olan 287 parsel sayılı taşınmazın tapulama tutanağında vakıf şerhinin bulunmadığı, idarenin tapu müdürlüğünden şerhin yazılmasını istediği, tapu müdürlüğünün bu istemi reddetmesi üzerine ret kararının iptali istemiyle idare mahkemesinde dava açtığı, dava sonucu idari işlemin iptal edildiği, vakıflar idaresinin tek taraflı talebi ile vakıf şerhinin 23.02.2004 tarihinde tapu kaydına işlendiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. İdare mahkemesinin sözü edilen 2002/830 Esas- 2003/1340 sayılı 11.11.2003 tarihli Kararında tapu maliki taraf olarak yer almadığından, davacı tarafı bağlayıcı değildir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ......
taşınmazda bulunan 1 numaralı bağımsız bölüm kaydına ilişkin tapu kaydına, Bodrum 3....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/316 Esas KARAR NO : 2022/266 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 07/04/2021 KARAR TARİHİ : 28/03/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 20/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünde kayıtlı, ...... mah., ..... ada, ....... parsel, A blok 4.normal kat, 10 nolu Bağımsız bölümün müvekkilleri ...... tarafından vekaletname verilmek sureti ile, önceki malik olan davadışı ....... Gıda Tic.Ltd.Şti'nden satın alındığını, taşınmazın kaydında ....... Gıda Tic. Ltd.Şti.nin genel kredi borçları için Davalı .........
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı tapu sicil müdürlüğü vekili temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kaldırılması istemli davalar ipotek alacaklısına karşı açılmalı, ipotek alacaklısı belirlenemediği takdirde kayyım tayin edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmelidir. Somut uyuşmazlıkta, davacının maliki olduğu 1809 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında, 19.01.1933 tarihli ve 5 yevmiye numarası ile ... yararına, 360,00 ETL bedelli ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır....