"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'...
ın iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken tazminata hükmedilmesi hatalıdır" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne diğer taleplerin reddine dair verilen karar Dairece, " kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunduğu" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından vekalet ücretine hasren, davalı ... vekili tarafından esasa ilişkin nedenlerle süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu rapor okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacılar ve davalı ...'...
a satıldığı iddia edilerek tapu iptal ve eski malik eş olan ... adına tescil ve aile konutu şerhi konulması talep edilmiş, mahkemece tapu iptal ve tescil davasının reddine, aile konutu şerhi konulması davasının ise kabulü ile taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiş, tapu iptal ve tescil davasının reddine dair hüküm temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmazın mülkiyeti üçüncü kişi davalı ...'e aittir. Mülkiyeti üçüncü kişiye ait konutun tapu kütüğüne malikin tasarruf yetkisi ve temlik hakkını sınırlayıcı şerh konulmaz. Gerçekleşen bu hale göre aile konutu şerhi davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Mahkemece davacı tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesine dayalı tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verilmiş, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir....
Bilindiği üzere Yargıtay’ın ve Dairemizin yerleşmiş içtihatları; geri dönülmez sonuçlara yol açtığından “kal” talebinin bulunması halinde ancak tapu iptal ve tescil davalarının bekletici mesele yapılabileceği yönündedir. Somut olaya gelindiğinde; dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olup kal talebi içermemekteyse de taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında 24.06.2014 tarihli celsede kararın verilmesi, mahkemece 11.10.2016 tarihli celseye kadar tapu iptal ve tescil davasının bekletici mesele yapılmış olması, tapu iptal ve tescil davasının hile hukuki sebebine dayalı olarak açılmış olup tapu kaydının iptal edilmesi halinde geçmişe etkili sonuç doğurması, tapu iptal ve tescil davasında davanın reddine karar verilmişse de Yargıtay 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, mirasbırakanın ehliyetsiz olduğunun saptandığı, bu durumda TMK’nun 701. maddesi hükmü uyarınca miras payı oranında açılan tapu iptal ve tescil istekli davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "Hemen belirtilmelidir ki, kural olarak ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istekli davaların pay oranında açılmasına olanak yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Davacı adına kayıtlı 29.1.1968 tarih 2 sıra nolu tapu kaydına dayalı olarak tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Bu durumda dava genel kadastro ile oluşan, tapu kaydına dayalı olarak kadastrodan önceki nedenlerle açılan ve Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. 27.1.1998 tarih 5-698 sayılı Başkanlar Kurulu Kararı ile bu tür davalarda verilen kararlara yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi 3.2.1998 tarihinden itibaren kadastro dairelerine verilmiştir. Hal böyle olunca dosyanın ilgisi yönünden Yüksek 7.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
M.. aleyhine açılan tapu iptal ve tescil Davasında; muris Mehmet oğlu, Ş.. A..'dan intikal eden 738 ada, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazların kayıt malikinin mirasçısız ölümü nedeniyle vakıf adına tescil edildiğini oysa kendisinin mirasçı olduğunu, Tapu sicil Müdürlüğü aleyhine açılan tespit davasında Vakıfların ihbar edilen sıfatı ile davadan haberdar olduğunu anılan davada 1984 tarihli, mirasçılık belgesi ile mirasçı olduklarının sabit olduğunu, vakıfların hasımsız açtığı tescil davasında kötüniyetli olduğunu ve kendisinin taraf olmadığından bağlayıcılığı bulunmadığını ileri sürülerek payı oranında tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğu, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, kararın derecattan geçmek suretiyle 04/02/2009 tarihinde kesinleştiğini, diğer taraftan Üsküdar Asliye 4....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacı Hazine, kadastro sonucu 08.08.1983 tarih ve 8 sıra numaralı tapu kaydı nedeniyle adına tespit ve tescil edilen 131 ada 14 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiğini belirterek komşu taşınmazlar hakkında tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, çekişme konusu ... parsel sayılı taşınmazın 1/3 paylarla adlarına ve davalı ... adına kayıtlı olduğunu, taşınmazın alımında davalıya verdikleri 08.09.1986 tarihli vekâletname uyarınca temsil edildiklerini bedelin tümü taraflarınca ödendiği halde vekâlet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek tapu iptal tescil, olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme ve denkleştirici adalet ilkesi gereğince alacağa hükmedilmesini istemişlerdir. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, alacak isteğinin kısmen kabulüne ilişkin verilen karar, Dairece ‘...Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilmiş olması doğrudur....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak dava, genel mahkemede açılan tapu iptal ve tescil davası olup, kadastro mahkemesinde açılan tespite itiraz davası değildir. Genel mahkemelerde açılan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü halinde, sadece tapu kaydı iptal edilecek kısma yönelik tescil hükmü kurulması gerekmekte olup kalan bölüm yönünden tapu kaydı geçerliliğini koruduğundan bu bölüm hakkında tescil hükmü kurulması infazda tereddüt oluşturacaktır. Somut olayda mahkemece, çekişmeli taşınmazın, tapusunun iptaline karar verilen ve fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden hüküm kurulmakla yetinilmesi gerekirken taşınmazın tamamı hakkında hüküm kurulması doğru olmamıştır....