Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sayılı kararıyla; davacının tapu iptal ve tescil talebinin kadastrodan önceki malik sıfatı ile zilyetliğe dayandığı, 10 yıllık hakdüşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinin usulden reddine, idare tarafından yanıltıldığından bahisle taşınmazın bedeline ilişkin zarara yönelik tazminat talebinde bulunulmuş ise de, mahkemenin 2000/24 E. sayılı dosyasında, davacı tarafından aynı taleple davalıya karşı dava açıldığı, davanın reddine karar verilerek hükmün kesinleştiği gerekçesiyle kesin hüküm nedeniyle tazminat talebinin usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1....

    sayılı kararıyla; davacının tapu iptal ve tescil talebinin kadastrodan önceki malik sıfatı ile zilyetliğe dayandığı, 10 yıllık hakdüşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinin usulden reddine, idare tarafından yanıltıldığından bahisle taşınmazın bedeline ilişkin zarara yönelik tazminat talebinde bulunulmuş ise de, mahkemenin 2000/24 E. sayılı dosyasında, davacı tarafından aynı taleple davalıya karşı dava açıldığı, davanın reddine karar verilerek hükmün kesinleştiği gerekçesiyle kesin hüküm nedeniyle tazminat talebinin usulden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF 1....

      Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

      Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil, olmadığında 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin kabulü ile HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu iptal ve tescil, olmadığında 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. İlk derece İstanbul Anadolu 12....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/549 E. 2019/329 K. sayılı ilamının, tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmiş olması ve bu ret kararının aksine karar verilmesi yönünde taraflarca istinaf talebinde bulunulmamış olması, yine zaten ıslah ve istinaf dilekçesinde de belirtildiği gibi tapu iptal ve tescile yönelik bir talebimizin bulunmaması, sadece tazminat taleplerimizin bulunduğu ve bu yönde karar verilmesine yönelik kabul ve beyanları doğrultusunda, tapu iptal ve tescilin talebinin reddine karar verilmesi yönündeki ilamın kesinleştiğini, kimsenin tapu iptal ve tescil istemediği gibi kararı kimsenin bu yönden istinaf da etmediğini, istinaf incelemesindeki tek konu tazminata yönelik olduğuna göre ortada taşınmazın aynından kaynaklanan bir davanın da kalmadığını, dolayısı ile icra takibinin de haklı ve yerinde olup, bu hususlar irdelenmeden takibin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, tedbirin duruşma günü beklenilmeksizin kaldırılmasını talep...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil, tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık harici satışa dayalı iptal-tescil ve tazminata ilişkindir. Mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm taraflarca tazminat yönünden temyiz edildiğine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (3.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, tapu iptal ve tescil yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat davası olup, mahkemece tazminata hükmedilmiş isede, karar davacı tarafından tapu iptal ve tescil talebi yönünden temyiz edildiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi 14. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında asıl davada tapu iptal ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat, birleşen davada tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl davada tazminat talebinin kabulüne, tapu iptal ve tescil isteminin reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararın asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesinin 13.10.2020 tarih ve 2018/1003 E., 2020/3005 K. Sayılı ilamı ile birleşen davaya ilişkin hükmün onanmasına, asıl davaya ilişkin kurulan hüküm yönünden kararın bozulmasına karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu