tazminata hükmedildiği, kararın temyiz edildiği, temyiz sonucunda kararın bozulduğu; fakat karar henüz kesinleşmeden dava dışı borçlunun davacı aleyhine takip başlattığı ve davacının mallarına haciz koydurduğu, davacının takibin iptali için dava açtığı ve takibin iptaline karar verildiği, kararın da kesinleştiği anlaşılmaktadır.Dava, İİK'nın 5. maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Bu dosya ile birleşen 2004/2753 Esas sayılı dosyada ise davalı/birleşen dosyada davacı şirket vekili, BEDAŞ tarafından kaçak elektrik kullanıldığından bahisle düzenlenen 49.146,20.YTL tutarındaki faturadan dolayı borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Birleşen dosyada davalı Kurum vekili, davacı şirketin kaçak elektrik kullandığını belirterek davanın reddi gerektiğini belirtmiştir. Mahkemece, davalı şirketin eksik elektrik tüketimine neden olduğu belirtilerek bilirkişi raporu doğrultusunda davacı BEDAŞ'ın açtığı itirazın iptali davasında 7821,33.YTL üzerinden yapılan itirazın iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına; davalı şirketin açtığı menfi tespit davasında ise davalı şirketin 41.733,23.YTL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm her iki taraf vekilince temyiz edilmiştir....
Üçüncü haciz ihbarnamesi üzerine zimmetinde sayılması kesinleşen davacı dava dilekçesinde, İİK 89/3 maddesine göre açtığı davanın reddedilmesi nedeniyle genel hükümlere göre borçlu olmadığının tespitine ilişkin eldeki davayı açtığını beyan etmiştir. Bu durumda, borcun zimmetinde sayılmış olduğu kesinleşen davacının açtığı dava, niteliği ve ileri sürülüş şekli itibarıyla İİK 89/3 maddesindeki menfi tespit davası değil, davacının takip borçlusuna borçlu olmadığını bildiği halde, kötü niyetle borcun davacının zimmetinde sayılmasını sağladığını iddia ettiği takip alacaklısına ve takip borçlusuna açılmış genel nitelikte (İİK m.72) menfi tespit davasıdır....
Mahkemece davalı ... ... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, tapu iptali ve tescil talebi yönünden davanın açılmamış sayılmasına, menfi tespit talebi yönünden ise dava tarihi itibariyle davacının davalıya 28.840,40 TL borçlu olduğunun tespitine dair verilen karar taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemiz 04.11.2015 tarih ve 2014/10348 E.-2015/7058 K. sayılı ilamıyla, davacının tapu iptal ve tecsil istemi yönünden harç yatırılmadığından sadece açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, husumetten reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, miktarı belirtilen menfi tespit davasının kabul ve reddedilen kısım üzerinden taraflar yararına avukatlık ücret tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği, ayrıca HUMK'nın 416, 417. HMK'nın 326. maddeleri uyarınca davanın kabul ve red oranına göre diğer yargılama masraflarının paylaştırılması gerektiği belirtilerek bozulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit, istirdat, tapu iptali ve tescil, ihraç süresinde tesis edilen kooperatif işlerinin iptali ve itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen davalı ... vekilince duruşmasız, davalı-birleşen davacı kooperatif vekilince duruşmalı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
nin 2005/471 Esas sayılı dosyasında açtığı menfi tespit davasında anılan takibin dayanağı ihracat döviz kredi alacağından dolayı davacıya borçlu olmadığının belirlenmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde davalının davacıya takibe konu alacağın 7.576.02 YTL'lik kısmından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, kararın Yargıtay'ca onanarak kesinleştiği, HUMK'nun 237. maddesine göre kesin hükmün olumsuz dava şartlarından olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kesinleşen mahkeme kararı ile çözümlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, 02.06.2005 tarihinde açtığı işbu davada davalının ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2005/1860 sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptalini talep etmiştir....
Mahkemece, davacı hakkında başlatılan ve yürütülen icra takip dayanağı bankacılık hizmetleri sözleşmesi ve müşteri imza kartonundaki imzanın davacıya ait olmadığının ...Kurumu ... Dairesinin 8.10.2012 tarihli raporuyla belirlendiği gerekçesiyle menfi tespit ve alacak davasının kabulüne, tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili ile davalılardan ... Bankası A.Ş. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 790.45.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı ..., tapu kaydında herhangi bir şerh bulunmadığını, iyiniyetli olduğunu, dava konusu taşınmazı bedelini ödemek suretiyle satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. III. MAHKEME KARARI Mahkemenin 02/05/2012 tarihli ve 2009/144 E., 2012/187 K. sayılı kararıyla; tapu iptal ve tescil isteği yönünden karar verilmesine yer olmadığına, menfi tespit davasının kabulüne ve inkar tazminatının reddine karar verilmiştir. IV. TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Bozma Kararı Dairenin 24.03.2014 tarihli ve 2013/20960 E., 2014/6261 K. sayılı kararıyla; “... O halde, tapu iptali ve tescil davası bakımından; tescilin yolsuz olduğunun tartışmasız olduğu sabit olduğundan son kayıt maliki davalı ...'...
İcra Müdürlüğü'nün 2008/15952 sayılı takip dosyasından 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesi üzerine İİK'nun 89. maddesi uyarınca iş bu temyize konu menfi tespit davasını açmıştır. Haciz ihbarnamesi gönderilen kişinin ihbarnamenin iptali için şikayet yoluna başvurmuş olması, 89/3 ihbarnamesi gönderilmesi üzerine genel mahkemede menfi tespit davası açmasına engel değildir. Bir başka anlatımla davacının 89/3 ihbarnamesini aldıktan sonra iş bu menfi tespit davasını açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi menfi tespit davasını konusuz bırakırsa da dava tarihi itibariyle haklılık durumuna bakılıp yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden bir karar verilmesi gerekirken hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ve davacının yargılama giderleriyle sorumlu tutulmasında isabet görülmemiştir....
Hukuk Mahkemesinde açtığı menfi tespit davasının feragat nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen kararın kesinleştiğini belirterek kesin hüküm nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davacı tarafından Bursa 16. İcra Dairesince yapılan icra takibinin dayanağı 650 ada, 193 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ipotekle teminat alınan borcun, gerçek olmadığının tespiti isteği ile Sakarya Asliye 3. Hukuk Mahkemesinde açılan 2012/580 Esas ve 2013/1 karar sayılı, menfi tespit davasının feragat nedeniyle reddedildiği ve temyiz edilmeksizin 19/12/2013 tarihinde kesinleştiği, anılan menfi tespit davası ile eldeki iptal ve tescil davasının tarafları ve konusunun aynı olduğu, kesinleşen menfi tespit davasında verilen kararın kesin hüküm niteliğinde olup eldeki dava bakımından bağlayıcı olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. ./.. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; Bursa 16....