Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl dava, taşınmazın bahçe vasfında olduğunun tespiti istemine, birleştirilen 2014/402 Esas saylı dosya TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat ve tapu iptal tescil istemine, birleştirilen 2015/94 Esas sayılı dosya ise Orman Yönetimi tarafından açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın olduğu .... mahallesinde arazi kadastrosu 1975 yılında yapılmış dava konusu taşınmaz 16610 m2 yüzölçümü ve tarla vasfı ile .... adına tespit ve tescil edilmiş. 1987 tarihinde yapılan satış ile davacı ... adına tescil edilmiştir. Dava konusu 266 sayılı parselin tapu kaydına; 17/07/1991 tarihinde “diğer şerhlerin tesisi satılamaz” şerhi, 2001 yılında “afete maruz bölgededir” şerhi,03.11.2010 tarihinde ise “4142,34 m2 kısmı eylemli orman haline dönüşmüştür”şerhi yazılmıştır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu .... mahallesinde 23.02.1967 tarihinde kesinleşen 6831 sayılı Kanununun 1....

    Dava, 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince 10 yıl içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ile tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 5304 sayılı Yasaya göre 31.07.2009 tarihinde yapılıp 14.08.2009 – 14.09.2009 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

      Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3116 Sayılı Yasa gereğince yapılmış ve kesinleşmiştir. 1977 yılında aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. maddesi uygulamasına başlanmış, 28/9/1987 günü ilan edilerek kesinleşmiştir. Davacı tarafından, Orman Yönetimi aleyhine 144 ada 1 sayılı orman parseli için tapu kaydının iptali ve tescil davası açılmış, mahkemece davanın esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Orman niteliği ile Hazine adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmazların mülkiyet hakkı Hazineye, kullanma hakkı Orman Yönetimine aittir. Bu tür davalarda Hazine ve Orman Yönetimi zorunlu dava arkadaşıdırlar. Davalı parsel tapuda orman niteliği ile Hazine adına kayıtlı olduğu halde Hazineye husumet yöneltilmemiştir. Bu nedenle; Hazine davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmalı, ondan sonra davanın esasına girilmelidir....

        Şöyle ki; davalı ... çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğundan zilyetlik yoluyla kazanılamayacağını ileri sürdüğüne göre, mahkemece orman araştırmasının yapılmaması doğru olmadığı gibi ve çekişmeli 4317 parsel numarası ile hazine adına ihdasen tapuya tescil edilen taşınmaz hakkında temyize konu davada çekişmeli olan bölümü dışındaki birkısım yerleri ile ilgili tescil davalarının açıldığı ve bunların bir kısmının sonuçlandırıldığı ve tapuya tescil edildiği gözlenmiş olup, bu taşınmazlara ilişkin dava dosyaları ve oluşturulan tapu kayıtları dosyaya getirtilerek krokilerinde çekişmeli taşınmazın ne şelilde nitelendirildiğinin belirlenmesi bakımından krokilerinin uygulanması gerektiği düşünülmemiştir....

          Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince açılan tescil davasıdır.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince yapılın ve 26.01.2008 - 25.12.2008 tarihleri arasında kısmî ilâna çıkarılıp kesinleşen orman sınırlandırılması vardır.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 08/09/2014 gününde oy birliği ile karar verildi....

            Mahkemece; dava konusu taşınmazın "orman" vasfında olduğundan bahisle tapu iptal ve tescil davası açıldığı, taşınmazın bulunduğu... köyünün, orman kadastrosunun yapılıp bu işlemin 17.03.1971 tarihinde kesinleştiği, dava konusu taşınmazın orman vasfında olup olmadığı ile ilgili olarak mahallinde keşif yapıldığı, alınan bilirkişi raporu ile de dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi,... köyü, İncirlidere mevkiinde 972 numaralı "tarla" vasfındaki parselin, "tarla" olarak tespit gören niteliğinin iptali ile taşınmazın "orman" vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

              İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın yörede 1997 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında komşu parsellere uygulanan vergi kayıtlarının çekişmeli parsel yönünü orman okuması ve taşınmazın da halen fundalık olması nedeniyle Hazine adına tesbit edildiği, bilirkişi raporuna göre, taşınmazın üzerinde meşe ve ... ağaçlarının bulunduğu, eğiminin % 10 - 30 olduğu, üzerindeki bir kısım ağaçların kesildiği, bu durumda taşınmazın öncesinin ve halen de kısmen eylemli orman olduğu, orman tahdidi 1979 yılında kesinleşmiş ise de, taşınmazın halen orman sayılan yerlerden olması nedeniyle 6831 Sayılı Yasanın 4999 Sayılı Yasa ile değişik 7/1. maddesi gereğince herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış orman olduğundan her zaman orman sınırları içine alınmasının mümkün olduğu, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığı gözönüne alınarak davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen...

                in, dava konusu parseli ormandan açması nedeniyle 6831 Sayılı Yasanın 93/2. maddesi gereğince Bayramiç Sulh Ceza Mahkemesinin 1992/90-120 sayılı kesinleşen ilamı ile hükümlülüğüne karar verildiği gibi, taşınmazın eski tarihli ... fotoğrafı ve memleket haritasında da orman sayılan yerlerden olduğu, ancak yörede 3402 Sayılı Yasanın 4/3. maddesi hükmüne göre yapılan orman sınırlamasında parsel orman sınırı dışında bırakıldığını, bu nedenle aslı orman olan taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tescili iddiasıyla genel mahkemede dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman olduğu iddia edilen parselin tapu kaydının iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen, davanın reddine ilişkin hükmün davacı Hazine ve müdahil Orman İdaresi tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.06.2021 tarih ve 2020/4118 Esas, 2021/5406 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş olup, davacı Hazine tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla; dosya incelendi,gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, Kırklareli ili ...., ilçesi ....., Köyü 101 ada 22 parsel sayılı 14.650 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak, ... ve Nuriye adlarına tespit ve tescil edilmiştir....

                    Dava devletin hüküm ve tasarrufu altınkadi yer iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise 31.01.2006 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmaz orman kadastro sınırı dışında kalmakla birlikte, orman bütünlüğü içinde yer aldığı ve 6831 Sayılı Yasanın 17. maddesine göre orman içi açıklık niteliğinde olup, zilyedlikle iktisaba elverişli olmayan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 06/06/2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu