Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
TAPU İPTALİ VE TESCİL 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 12 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 20 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı-davalı Mehmet, 830 ada 24 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında miktar fazlasının Hazineye ait olduğuna dair şerh bulunduğunu, oysa Hazine tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası sonucu K... Asliye hukuk Mahkemesinin 1943/277 E, 1944/109 K sayılı ilamında böyle bir kayıt bulunmadığını ileri sürerek, şerhin terkini isteğinde bulunmuş, birleşen davanın ise reddini savunmuştur. Davalı-Davacı Hazine, 830 ada 24 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında tapu fazlası miktarın Hazineye ait olduğuna ilişkin şerh olduğunu ileri sürerek, miktar fazlası 2.070 m2 lik kısmın tapu kaydının iptali ile hazine adına tescilini istemiş, şerhin terkin isteğinin reddine savunmuştur....
Sayfa, paragraf 6) : "....dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle halen muris Mahmet Palta adına kayıtlı olduğu, mirasçılarına intikal etmemiş olduğu, bu itibarla, satış vaadi sözleşmesinin ifasının imkansız olduğu anlaşılmakla, davalılar aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine karar vermek gerektiği, .....terditli olarak talep edilen alacak davasının kabulüne karar vermek suretiyle.." denilmiş olduğunu, yani tapu iptali ve tescil talebimizin reddine gerekçe olarak, taşınmazların henüz intikal etmemiş olduğu bildirildiği, bundan, eğer taşınmazların intikali yapılmış olsa idi, tapu iptali ve tescil kararı verileceği sonucu çıktığı, tapu iptali ve tescil kararı verilmesine mani bir husus olmadığını, Eğer intikal yapılmamış olması bir engel olsaydı, bize süre verilmesi, intikalin yaptırılması için dava açılıp bunun sonucunun beklenmesi ve yine tapu iptali ve tescil kararı verilmesi mümkün iken bu yaptırılmamıştır....
Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Medeni Kanunun 716 (önceki Medeni Kanun 642) maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağının bulunması zorunludur. Elbirliği mülkiyetine (Türk Medeni Kanunu m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağı varlığı düşünülemez. Somut olayda, satış vaadi sözleşmesine konu 84 parsel tapu kaydına göre elbirliği mülkiyet rejimine tabidir. Satış vaadi sözleşmesi iştirakli paydaşlar arasında yapılmamıştır....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Medeni Kanunun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde resen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirme borcu yüklenen satıcıdan, edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğmasından sonra işlemeye başlar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.09.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus, sözleşmenin ifa olanağının bulunup bulunmadığıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 13.01.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünde n14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.08.2011 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil veya tazminat talebine ilişkindir. Davacı vekili, ... Noterliğinin 07.01.1999 tarihli düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesiyle,...ili, ... ilçesi, ......