Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Orman Yönetimi, 27.04.2011 tarihli dilekçeyle, çekişmeli taşınmazların kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı iddiasıyla tahdit içinde kalan bölümün tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmış, yargılamanın devamı esnasında taleplerinin hem mülkiyete hem de uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olduğunu beyan etmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, uygulama kadastrosuna itiraz yönünden davanın reddine, davacı ... İdaresinin tapu iptali ve tescil talebi yönünden Mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı ... Yönetimi vekili tarafından istinaf edilmekle ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince davacı ......

    "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen hükmün Dairemizin 23/2/2017 gün ve 2015/11150 E. ve 2017/1469 K. sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından karar düzeltme istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme incelemesi yapılabilmesi için; Davalı tarafın 1967 yılında kadastroda oluşan tapu kaydına dayalı olarak Orman Yönetimi aleyhine orman kadastrosuna itiraz davası açıp açmadığı öncelikle taraflardan sorulması ve mahkeme esas defterinden ayrıca araştırılması, gerçek kişiler orman kadastrosuna itiraz davası açmışlarsa esasının belirlenerek dosyanın bu dosya içerisine konulması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun 302/4. ve Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi listesine bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir....

      İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazların, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğu ve eylemli orman niteliğinde bulundukları anlaşıldığına göre, mahkemece yazılı şekilde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak;orman kadastrosuna itiraz davalarında Kadastro Mahkemelerinin tescile karar verme yetkisi bulunmadığı, Orman Yönetiminin; çekişmeli taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescilleri yönünde Asliye Hukuk Mahkemesinde tapu iptali ve tescil davası açabileceği halde Kadastro Mahkemesince, orman olduğu saptanan çekişmeli taşınmazların 6831 Sayılı Yasanın 11/4. maddesi uyarınca orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

        Dosya kapsamından, yörede 1947 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastro çalışmaları bulunduğu, Orman Yönetimince, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastrosuna göre tahdit sınırları içinde kaldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ve tescil istemiyle dava açıldığı, yargılama sırasında yörede 3302 sayılı Kanun uyarınca 2/B maddesi ugulama çalışmasının yapıldığı, bu çalışmanın askı ilân süresi içinde kadastro mahkemesine tapu maliki tarafından tespite itiraz davası açıldığı anlaşılmaktadır. Dava, çekişmeli taşınmazın yörede 1947 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastro sınırlarının içinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil ile müdahalenin men'i istemlerine ilişkindir. Bu durumda, uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          VE ARK. Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz, tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacıların tamamı ve katılan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 2005 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... Köyü 101 ada 1 ve 110 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 7.007.315,35 m2 - 3.650.031,03 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, senetsiz ve belgesizden orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş, tutanaklar itirazsız kesinleşmiştir....

            Hukuk Dairesinin 20.09.2007 tarih 2007/8746 - 10955 sayılı kararı ile eldeki davanın hem tapu kaydının iptali ve tescil hemde yargılama sırasında ilan edilen orman kadastro çalışması nedeni ile orman tahditine itiraz niteliğinde olduğu, orman tahditine itiraz davasının kadastro mahkemesinde incelenmesi gerektiği, bu yüzden tahdite itiraz davasının tefrik edilerek kadastro mahkemesine gönderilmesi" gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak orman kadastrosuna itiraz davasının tefrik edilmiş ve bu dava yönünden mahkemenin görevsizliği ile dosyanın görevli kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hüküm davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmektedir. Dava, 6 aylık askı ilan süresi içinde orman kadastro çalışmasına itiraz niteliğindedir. Yörede 08.06.1990 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastro çalışması ile 31.08.2005 tarihinde ilan edilerek eldeki dava nedeni ile kesinleşmeyen orman kadastro çalışması bulunmaktadır....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve Orman Yönetiminin her zaman çekişmeli 958 sayılı parselin orman sınırları içinde kalan 2356 m2'lik bölümü hakkında tapu iptali ve tescil davası açabileceği gibi, davacı kişi de açacağı davada, kesinleşen orman sınırları içinde kalıp resmi belgelerin uygulanması sonucu da orman olduğu belirlenen bu bölümü ifrazen orman niteliği ile Hazine adına orman sınırı dışında kalan bölümün de orman şerhi olmadan kendisi üzerine bırakılmasını isteyebileceğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 03/07/2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

                Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, orman kadastrosuna itiraz davası tefrik edilerek görevsizlikle kadastro mahkemesine gönderilmiş, tescil davası elde tutularak kadastro mahkemesinin kararı bekletici mesele sayılmış, ancak kadastro Mahkemesince dava konusu taşınmaz hakkında tescil yönünden karar verilip, bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi neticesinde aynı taşınmazla ilgili görülmekte olan tapu iptali ve tescil davasının konusuz kaldığı gerekçesiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 24/01/2008 tarihinde ilân edilip dava tarihinde kesinleşmeyen ilk orman kadastrosunun aplikasyonu, herhangi bir nedenle dışta kalmış ormanların kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır....

                  Yönetimi vekili de 18/02/2013 tarihli karşı dava dilekçesi ile kesinleşen orman sınırı içinde kaldıkları iddiasıyla, tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliğiyle ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, ... aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasının husumetten; diğer davalılar aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasının esastan reddine, karşı tapu iptali tescil davasının tefrikine karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 25/12/2012 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1955 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....

                    Yönetimi vekili de 18/02/2013 tarihli karşı dava dilekçesi ile kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, Hazine aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasının husumetten; diğer davalılar aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasının esastan reddine, karşı tapu iptali tescil davasının tefrikine karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 25/12/2012 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması, 1955 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır. Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu