Davacı Hazine, taşınmazların zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluşmadığı ve orman olduğu, kayıt miktar fazlası bulunduğu iddiasıyla dava açmış; Orman Yönetimi, taşınmazların orman olduğu iddiasıyla davaya müdahale talebinde bulunmuş; mahkemece, dava konusu 101 ada 229, 230 ve 231; 102 ada 104 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davacının davasının reddine, dava konusu 101 ada 223 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacının davasının kabulü ile taşınmazın orman mühendisi teknik bilirkişinin 27/05/2014 havale tarihli raporuna ekli krokide miktar fazlası olan 18448,54 m²'lik kısmına ilişkin tapunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm davacı Hazine, davalı gerçek kişi ve müdahale talebinde bulunan Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
O halde; mahkemece dava konusu (A) ve (B) harfleriyle gösterilen taşınmazların etrafında aynı nedenle açılan tapu iptali ve tescil davaları bulunup bulunmadığı araştırılmalı, var ise dava dosyaları getirtilmeli dava konusu taşınmazlarla irtibatlı kroki düzenlenerek komşu kadastral parsellerle bağlantılarının olup olmadığı belirlenmelidir. Dava konusu taşınmazların komşu kadastral parsellerle bağlantısının bulunmadığının anlaşılması durumunda, dosya arasında bulunan bilgi ve belgeler ve özellikle bilirkişi rapor ve krokilerinden çekişmeli taşınmazların dört yönden kesinleşen parseli ile çevrili olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar tapu kaydına dayanmayıp zilyetlik iddiasına dayanmaktadır....
Zira, öncesi ... olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten ... sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi ... iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ... İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ... BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Yasa koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun ... içi açıklıklarda ... ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, ... ve inşaata açıldığında ... bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır....
Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Yasa koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda ... ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, ... ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır....
Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılması gerekir. Yasa koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır....
Tapu malikleri ... mirasçıları ve Hikmet ... tarafından 27.12.1962 tarihli dilekçe ile kadastro mahkemesinin 1962/24 sayılı dosyasında tapu kaydına dayanılarak açılan davada Hazine adına yapılan tespitin iptali istenmiştir. Yine aynı davacılar tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde Hazine aleyhine açılan 1988/291 sayılı davada, Hazine adına tespit edilen taşınmazda 40 yıldır zilyed olunduğu iddiasıyla Şubat 1944 tarih 16 nolu tapudaki Hazine hissenin iptali istenmiştir....
Hukuk Dairesinin 26/09/2005 tarih ve 2005/10054- 10898 sayılı bozma kararında özetle; "Dava, tapu iptali ve tescil davası olmayıp, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olduğu, 10 yıllık süre içinde zilyetliğe dayalı orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, davacı tapuya dayanmadığından hak düşürücü süre nedeniyle kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, dava konusu yerin dört tarafının kadastrosu kesinleşmiş devlet ormanı ile çevrili olup orman içi açıklık konumunda olup özel mülke konu olamayacağı gibi, davacı tarafca herhangi bir mülkiyet belgesine dayanılmadığından davanın reddine karar verilmesi"gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine ve dava konusu ... Köyü 1157 sayılı parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesinin 14/11/2005 tarih ve 2005/10053- 13505 sayılı bozma kararında özetle; "Dava, tapu iptali ve tescil davası olmayıp, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olduğu, 10 yıllık süre içinde zilyetliğe dayalı orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, davacı tapuya dayanmadığından hak düşürüçü süre nedeniyle kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, davea konusu yerin dört tarafının kadastrosu kesinleşmiş devlet ormanı ile çevrili olup orman içi açıklık konusunda olup özel mülke konu olamayacağı gibi davacı tarafa herhangi bir mülkiyet belgesine dayanılmadığından davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine ve dava konusu ... Köyü 101 ada 1157 parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır. Ayrıca; ... içi açıklık ve boşluklar ile ... ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, kanun gereği ... sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan ... Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez. Mahkemece değinilen yönler gözetilerek 104 ada 149 parsel sayılı taşınmaza yönelik davacı ......
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı gerçek kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğu gibi kadastro mahkemesinde açılan tespite itiraz davası dava konusu taşınmazlarla ilgili kadastsro tutanaklarının kesinleştiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk Mahmesine gönderildiğine göre, dava tapu iptali ve tescil davasına dönüşeceğinden kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılan taşınmazların özel siciline yazılmadan, orman niteliği ile Hazine adına tespitleri yapılan taşınmazların da Hazine adına tapu kayıtları oluşturulmadan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali şeklinde infazda duraksama yaratacak biçimde karar verilmiş olması da doğru değildir....