Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2.maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

İncelenen tapu kayıt örneğinden; geçit ihtiyacı içerisinde olduğu öne sürülen 8561 sayılı parselin davacı ... adına olmadığı, taşınmaz malikinin ... olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla kayıt maliki olmayan kişinin Türk Medeni Kanununun 747.maddesine dayanarak geçit hakkı tesisi talebine olanak yoktur. Diğer taraftan, geçit davalarından maksat genel yolla bağlantısı olmayan taşınmazların kesintisiz bir biçimde genel yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Pafta örneğinden, gerek 8561 gerekse 8562 sayılı parsellerin batıda yolla bağlantısının bulunduğu görülmektedir. Genel yola bağlantısı olan bu taşınmazların geçit ihtiyacı bulunduğu kabul edilemeyeceğinden, davanın bu nedenle de reddi gerekir. Mahkemece yapılan bu saptamalar bir yana bırakılarak, 8561 ve 8562 sayılı parsellerin geçit ihtiyacı varmış gibi davanın kabulü doğru olmadığından, karar bozulmalıdır....

    Mahkemece davacı parseli yararına, bir kısım davalılara ait 215, 210, 207 ve 216 sayılı parseller üzerinden 12.03.2008 tarihli fen bilirkişisi raporunda kırmızı ve mavi renkle boyalı (A-B-C-D) harfleri ile gösterilen, 3,5 metre genişliğinde, toplam 317,75 m2’lik kısımdan geçit hakkı tesisine ve geçit hakkı kurulan kısmın 215, 210, 207 ve 216 sayılı parsellerden ifrazına karar verilmiştir. Hüküm 210 ve 216 sayılı parsellerin maliki davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir....

      Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

        gerektiğini, müvekkillerinin 1982 yılında 84 ve 320 nolu parsel aleyhine kendilerine ait 283 nolu parsel lehine geçit hakkı tesisini hükmen kazandıklarını, tapuya tescil ettirdiklerini, artık buradaki geçit hakkı müvekkilinin özel yolu olduğunu, tapuya şerh düşülerek bedelinin ödendiğini, geçit hakkı üzerinden bir geçit hakkı daha verilemeyeceğini, belirterek resen gözetilecek sebeplerle de kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır. Somut olaya gelince; geçit hakkı tesisine karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olduğunu söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır....

          Geçit hakkı tesisi ile taşınmaz mülkiyeti sınırlandırıldığından, fedakarlığın denkleştirilmesi genel ilkesi de dikkate alınmalıdır. Somut olayımız da davacının tarım aracının ve kendisinin geçişini komşu arazi üzerinden geçişini sağlaması gerektiğinden davacı yararına tesis edilecek geçidin yola kesintisiz ulaşması sağlanmalıdır. Sağlanan geçit hakkı karşılığında yükümlü taşınmaz maliklerine bilirkişiler tarafından objektif kriterlere göre belirlenecek bedel ödenmelidir. Belirlenecek bedeli ise hükümden önce mahkeme tarafından depo ettirilmelidir. Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakıldığı geçit hakkı tesisi davalarında, kurulan geçit hakkı tapu siciline de kaydedilmelidir....

          Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Somut olayda; aleyhine geçit hakkı tesis edilen 490 parsel sayılı taşınmazın kayıt maliklerinden ......

            Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

              Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyacı veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nispi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir....

                UYAP Entegrasyonu