Davalı arsa sahibi, davacı ile akdi bir ilişkisi olmadığını, yüklenici ile yapılan sözleşmede eserin 31.07.2006 tarihine kadar tamamlanmaması durumunda kendisine fesih yetkisi verildiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar, savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, sözleşme feshedildiğinden tapu iptali ve tescil istemi reddedilmiş, bilirkişilerin bağımsız bölüme biçtikleri değer olan 80.000 TL’nin arsa sahibi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Davalılar arasındaki 19.01.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre çekişme konusu 14 numaralı bağımsız bölümün yükleniciye bırakıldığı tartışmasızdır. 19.01.2006 tarihli sözleşme yükleniciye kişisel hak sağlar ve sözleşmenin yükleniciye yüklediği edimlerin yerine getirilmesi halinde bu hak doğrudan arsa sahiplerine karşı ileri sürülebileceği gibi alacağın temliki yoluyla üçüncü kişilere de temlik edilebilir....
Somut olayda; davalı arsa sahibi ... ile dava dışı yükleniciler ... ve... arasında 19.07.1999 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş, yapılacak inşaattan 4 no'lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün yüklenicilere bırakılacağı kararlaştırılmıştır. Davacı, arsa sahibi ... tarafından yükleniciler ... ve...'ye karşı açılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali ve tazminat istemine ilişkin olarak açılan dava sonucu Ümraniye 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26.04.2006 tarihli ve 2003/483 E., 2006/143 K. sayılı kararı ile onaylanan "Protokol" gereğince dava konusu 4 no'lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün arsa sahibi tarafından ...'a devredileceğinin kararlaştırılması sonucu hak sahibi olduğunu ileri sürerek 25.11.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak dava konusu taşınmazın adına tescilini talep etmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/01/2013 NUMARASI : 2010/567-2013/10 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 14.01.2014 gün ve 2013/6671 Esas, 2014/91 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı, kendisi ile davalıların murisi arasında yapılan 02.03.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan borcunu ifa etmesine rağmen, yüklenici sıfatıyla hakettiği bağımsız bölümlerin davalılarca devredilmediğini ileri sürerek, dilekçesinde belirttiği bağımsız bölümlerin davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile kendi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Z. Z. G.vekili ve davalılar İ.. K.., G.. A.., M. K. K. ve A.. K.., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar ise davaya cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosya davacısı ise elatmanın önlenmesi ve tahliye istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen dosyadaki istemin kabulüne dair verilen 07.03.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 07.11.1995 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleştirilen davada mülkiyet hakkına dayalı olarak H blok 13 numaralı taşınmaza yersiz elatmanın önlenmesi talebinde bulunulmuştur....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 Sayılı Kanun'da kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Somut olayda davacı, davalı yüklenici şirketten bağımsız bölüm satın alan kişi olup davalı yüklenici şirket ile aralarındaki satış sözleşmesine dayanmış ise de, eldeki uyuşmazlığın çözümünde davalı yüklenicinin, diğer davalı arsa sahipleri ile düzenlemiş olduğu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki edimlerini yerine getirip getirmediği tartışılacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu ve temyize konu kararın Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak verildiği anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 6. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 07/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olaya gelince; Dava, yükleniciden alınan temlike dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekirken mahkemece, tapulu taşınmazın haricen satın alınmasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle ve haricen satın almanın geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece, Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak; dava konusu taşınmazın tapu kaydı getirtilerek ve çekişmeli taşınmazın yapı malikine de husumet yöneltilmek suretiyle taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Her arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden tapu intikali yapılan yükleniciden tamamen iyi niyetli olarak arsa payı veya bağımsız bölüm irtifak tapusu satın alanın bu iktisabını geçersiz saymak TMK nın 1023. maddesi karşısında açıkça Kanuna aykırı davranmak olacaktır. Arsa sahibi iyi niyetli ve risk almak istemiyorsa; tapu devrinin, sözleşme nedeniyle yapıldığını tapunun beyanlar hanesine şerh vermek suretiyle üçüncü kişilerin iyi niyet iddialarını bertaraf edebilir. Tapu siciline basit bir şerh vermekten kaçınan arsa sahibinin tamamen iyi niyetli üçüncü kişiler karşısında ve onların zararına sebep olacak şekilde korunması menfaatler dengesine aykırı olduğu gibi, taşınmaz hukukunun temeli olan "tapuya güven ilkesine" de açıkça aykırıdır. Somut olayda davacı kooperatif ile dava dışı ...….Ltd. şti arasında 29.5.1996 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenmiş olan 08.07.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici yükümlendiği tüm edimleri yerine getirdiğini ileri sürerek, kendisine aidiyeti çekişme konusu bulunmayan 16 numaralı bağımsız bölümün tapusunun adına tescilini talep etmiştir. Ne var ki, söz konusu bağımsız bölüm arsa sahiplerinin yükleniciye devretmesi gereken son bağımsız bölüm olup sırf tapu kaydına bağlı kalınmaksızın sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerinin teminatını oluşturmaktadır. Bu itibarla, davalının yanında sözleşmenin tarafı olan diğer tüm arsa sahiplerine karşı dava açması için davacıya süre verilerek, dava açıldıktan sonra da eldeki dava ile birleştirildikten sonra esas hakkında hüküm kurulması gerekirken, bu hususun nazara alınmaması doğru olmamıştır....
Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemektedir. Yüklenici, finansman sağlayarak arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binaya karşılık, bu binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir. Belirtilen bu nitelikleri itibarıyla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri iki tipli karma bir sözleşmedir. Bu sözleşmede, eser sözleşmesinin konusu olan inşaat yapma edimi ile taşınmaz satım sözleşmesindeki mülkiyetin nakli borcu bir araya gelmektedir. Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut bulunmamaktadır....