Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; 2981 sayılı Yasadan kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine, asli müdahil dava ise orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın orman olduğu iddiası gözetildiğinde orman araştırması yapılarak uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 20.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,24.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

    Mahkemece, dava konusu taşınmazın 10/05/2010 tarihinde 2/B kadastrosu sonucunda ... adına tescil edildiği ve davalı adına zilyetlik tespiti yapıldığı, daha sonra da davacı tarafından taşınmazın 6292 sayılı Kanun kapsamında 28/11/2013 satın alındığı, taşınmazın üzerinde keşif tarihi öncesi itibariyle meşe ağaçlarının bulunduğu, tarım alanı olarak kullanılmadığı, 2/B zilyetliğine dayanan tapu iptali ve tescil talebinin davalı adına tescil yapılmadan önce Hazineye açılması gerektiği, taşınmazın üzerinde davacının zilyetliğine esas olacak kullanım da ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 27/02/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/206 Esas 2008/167 Karar sayılı ilâmı ile tapu kaydı iptal edilerek, Hazine adına tapuya tesciline karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmış; ancak, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi gereğince 2/B vasfıyla tapusunun iptaline karar verilen ve henüz infaz edilmemiş ilamların uygulanmayacağı, tapuların geçerli olacağı kabul edilmiş olduğundan, dava konusu taşınmazın tapusunun geçerli olduğu ve davalı Hazinenin taşınmaza malik olmadığı anlaşıldığından, davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmadığı, davacının, ancak, taşınmazın tapu maliklerine karşı, aralarındaki hukukî ilişkiye dayanarak dava açabileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6292 sayılı Kanuna dayalı, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 08.06.2010 tarihinde tescil edildikten sonra 15.01.2014 tarihinde 6292 sayılı Kanun gereğince ...'a satılarak bu kişi adına tapuda kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 03.10.2016 tarihinde taşınmazın 5.000,00 m2 kısmının kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, 05.11.2019 tarihli dilekçe ile de, taşınmazın tapu kaydının ve davalı lehine oluşturulan kullanıma ilişkin şerhin iptali ile lehine kullanıcı şerhi verilmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ve iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 08.06.2010 tarihinde tescil edildikten sonra 15.01.2014 tarihinde 6292 Sayılı Kanun gereğince ...'a satılarak bu kişi adına tapuda kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 03.11.2017 tarihinde taşınmazın 5.000,00 m2 kısmının 40 yılı aşkın süredir önce babası daha sonra ise taksim neticesinde kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış, 05.11.2019 tarihli dilekçe ile de, taşınmazın tapu kaydının ve davalı lehine oluşturulan kullanıma ilişkin şerhin iptali ile lehine kullanıcı şerhi verilmesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ve iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            İlçesi, ...Mahallesi, 129 ada 4 parsel sayılı, 172,74 m² yüzölçümlü taşınmazın 2010 yılında Kadastro Kanununun ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmaları sırasında orman sınırları dışına çıkarıldığı, bahçe ve üzerindeki 3 katlı binanın 1990 yılından beri ...’nun kullanımında olduğunun beyanlar hanesine şerh verilmek suretiyle bahçe vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edildiği, davalılar tarafından başvuruda bulunulması üzerine 6292 sayılı Kanun uyarınca satılarak 03/03/2015 tarihinde davalılar adına tescil edildiği, eldeki davanın 05/01/2018 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun ek 4. maddesi uyarınca yapılan ve sonuçları 18/08/2010 ilâ 16/09/2010 tarihleri arasında ilan edilen kadastroda dava konusu 129 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davalı ...’ın kullanımında olduğunun belirlendiği ve 6292 sayılı Kanun uyarınca dava tarihinden önceki bir tarihte, kullanım kadastrosu sırasında hak sahibi olduğu belirlenen davalı ...’a ve onun ... 1....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalı adına oluşan tapu kaydının iptali ile tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin 6. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/68 E. - 2019/368 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalı adına oluşan tapu kaydının iptali ile tescil istemine ilişkindir....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2000 yılında 3402 sayılı Kanunun uygulamalarına esas olmak üzere orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları birlikte yapılarak kadastro müdürlüğünce ilân edilmiştir....

                  6292 sayılı Kanunun 6/1 - 3....

                    DELİLLER: Kadastro çalışmalarına ilişkin belgeler, tapu kayıtları, vs. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İlk derece mahkemesince toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, ileri sürülen istinaf nedenleri ve HMK 355/1 maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin yapılan inceleme sonucunda; Dava, 2/B niteliğiyle tespit ve tescil edilen taşınmazların, kullanıcısı olarak tespit edilen kişiye 6292 sayılı Yasa uyarınca kayden satılmasından sonra muvaaza/yolsuz tescile dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu