HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, önceye dayalı mülkiyet hakkı olmayan davacıların inançlı işlem (nam-ı müstear) inançlı işlem iddiasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 02/07/2021 tarihli ve 211 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Ancak davalı vekili müvekkilinin taşınmazı kullanmasında haklı nedenlerinin bulunduğunu aslında taşınmazın davacıya iş ortaklığı ilişkisi içinde ve inançlı sözleşme ile devredildiğini ve müvekkilinin haksız zilyet sayılamayacağını ileri sürmüştür. Davacı vekili taşınmazın inanç akdi ile devredildiğini belirtmiş ancak buna ilişkin belge sunmamıştır. Ayrıca inanca dayalı açtığı tapu iptali ve tescil davasını da takip etmemiştir. Bu durumda davalının taşınmaza tasarruf etmede haklı bir nedeninin bulunduğu ispat edilememiştir. Esasen inanç sözleşmesi yapılmış olsa idi dahi bu sözleşme ile de mülkiyet geçeceğinden (Eraslan Özkaya, İnançlı İşlem ve Muvazaa Davaları, 1999:44) başka bir söyleyişle inanç akdinin yaptırımı butlan olmadığından buna dayalı bir tapu iptali ve tescili hükmü bulunmadığı sürece mülkiyet kayıt malikine ait bulunduğundan bu ihtimalde dahi davacının elatmanın önlenmesini isteme hakkı bulunmaktadır....
Dava konusu taşınmazın tapu kaydı ve devir evrakının yapılan incelemesinde, 18.11.1982 tarihinde davalıya dava dışı Şakir Boşnak isimli şahıstan 2000/11583 'lük hisse devrinin yapıldığı, taşınmazda halen davalı adına 116704/675891'lik hissenin kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Devir evrakının yapılan incelemesinde, dava konusu taşınmazın davacı adına geçmeksizin doğrudan üçüncü kişiden satın alma yöntemiyle davalı adına tescil edilmiş olduğu görülmektedir. Az yukarıda da bahsedildiği üzere, davacı tarafça dava dilekçesi inançlı işleme, cevaba cevap dilekçesi hileye, istinaf dilekçesi içeriği ise hem hileye hem de inançlı işleme dayalı olarak hazırlanmış olduğundan eldeki davanın hile ve inançlı işlem nedenine dayalı tapu iptali tescil talebine yönelik olduğu değerlendirilmiş olup istinaf incelemesi bu çerçevede yapılacaktır....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, muvazaa ve hile hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davada iddiaların ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 74. ve 76.maddeleri hükümlerine paralel düzenlemeler getiren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. ve 33. maddelerine göre; olayları bildirmek ve ileri sürmek taraflara, bu kapsamda nitelemeyi yapmak ve belirlenecek hukuki tavsifle ilgili olarak tatbik edilecek kanun hükümlerini tesbit ve tayin ederek uygulamak hakime aittir. Eldeki davada, dava dilekçesinin içeriğinden ve iddiaların ileri sürülüş biçiminden davada hile ve inançlı işlem hukuksal nedenlerine dayanıldığı görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25.06.2009 gün ve 2009/7239-7928 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 565 inci maddesi, 3. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/09/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28/12/2017 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 17/11/2020 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili gelmedi. Karşı taraf davalı ... vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklaması dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, inançlı işlem ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 05.02.1947 tarihli, 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı. 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı, 640 ıncı, 701 inci, 702 nci, maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1949 doğumlu mirasbırakan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.04.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 3367 sayılı Kanun gereğince köy tüzel kişiliği tarafından satışa çıkartılan 104 ada 2 parsel numaralı taşınmazın bedelini kendisinin ödediğini, yasal engeller nedeniyle tapunun babası adına düzenlendiğini, devir yasağı sona ermeden babasının öldüğünü belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescil ve taşınmaz üzerindeki muhdesatın kendisine ait olduğunun tespiti isteğinde bulunmuştur. Davalılar davanın reddine savunmuşlardır. Mahkemece tapu iptali ve tescil davasının reddine, dava konusu parsel üzerindeki muhdesatın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hükmü davacı ve davalılar temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre davalıların temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Dava inanç sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal, tescil ve muhtesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir....