Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.11.2004 gününde verilen dilekçe ile inanç sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 04.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 06.02.2007 günü yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili gelmedi. Karşı taraftan davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildidrildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Talebi Nedeni ile İtirazın İptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça inanç sözleşmesinden kaynaklı olarak davalıdan alacaklı olduğu düşüncesi ile davalı aleyhine icra takibinde bulunulduğu, davalının icra takibine itiraz etmesi sonucunda takibin durduğu, davacı tarafça itirazın iptaline yönelik olarak bu davanın açıldığı görülmektedir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği dairemiz sadece inanç sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil davaları ile sınırlı olarak görevli kılınmıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 6....

    Mahkemece, tescili istenilen 6636 parsel sayılı taşınmaz dava dışı Hazine adına kayıtlı olduğundan bu parsel yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile, 6640 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise ortak muris İbrahim Güler’den intikal eden miras payını davacının bizzat tapu dairesinde yaptığı işlemle davalıya devretmesi nedeni ile esastan reddedilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi; inanç sözleşmesi, inanç gösterilene bir hakkın kullanılmasında davranışlarını, inanç gösterenin tespit ettiği amaca uydurmak borcunu yükler....

      İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, inançlı işlem nedeni ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde taşınmazın davalı adına tescil işlemi için vekaletname vermediğini belirterek davalı adına olan tescilin yolsuzluğunu iddia etmiş ise de davacı vekili cevaba cevap dilekçesindeki açıklamaları ile davadaki iddialarını inançlı işleme dayandırmıştır. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere malvarlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur....

      Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi; inanç sözleşmesi, inanç gösterilene bir hakkın kullanılmasında davranışlarını, inanç gösterenin tespit ettiği amaca uydurmak borcunu yükler. Diğer bir anlatımla, inanç gösterilen kişi, inanç gösteren namına yapılacak bir işlemden sonra, taşınmazın mülkiyetini ona yani inanç gösterene geçirme yükümlülüğü altına girmiştir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde, bunun dava yoluyla hükmen yerine getirilmesi istenebilir. İnanç sözleşmeleri anılan İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak yazılı delil ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan belge olmalıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.09.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 04.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 19.09.2017 günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili müvekkili ile davalı ...'in akraba oldukları dava konusu 378 ada 5 parsel 9 numaralı bağımsız bölümün dubleks olduğunu, üst katın davacıya, alt katın davalı ...'...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.08.2005 gününde verilen dilekçe ile inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 30.07.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 367 ada 24 parsel numaralı taşınmazın davalıya cebri icra yolu ile satışı öncesi verdiği 8.000 YTL para karşılığında, taşınmazın 1/6 payının kendisine devredileceğine dair davalı vekili ... tarafından düzenlenen 28.05.2004 tarihli taahhüde dayanarak tapu iptali ve tescil, mülkiyete ilişkin istemin kabul görmemesi halinde taşınmazın 1/6 payına isabet edecek olan 50.000 YTL bedelin tazminen tahsiline karar verilmesini istemiştir...

            Dava mülkiyet hakkından kaynaklanan ve inanç sözleşmesine (inançlı temlike) dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya içerisinde mevcut tedavüllü tapu kayıtlarından ve resmi senetlerden de açıkça anlaşıldığı üzere davacı tapu iptali ve tescil istemine konu taşınmazların davalıdan önceki maliki olup taşınmazlar davacı tarafından davalıya tapuda devredilmiştir. Davacı eski tapu maliki olup mülkiyet hakkına ve inançlı temlike dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteminde bulunmaktadır. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. Dairemizin iş bölümünün 4. Maddesinin (d) İnanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davaları (05.02.1947 tarihli 20/65 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı), Hatırlatma kısmında: Mülkiyet hakkından kaynaklanan ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevi 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır."...

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 22042 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 1. Kat 9 numaralı bağımsız bölümün davacı ve davalı adına 1/2'şer paylı olarak tapuda kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK'nın 33. maddesi hükmü uyarınca olayları bildirmek taraflara hukuki nitelendirmeyi yapmak ve ona uygun yasal düzenlemeyi tayin ve tespit ederek uygulamak mahkemeye aittir. Dava dilekçesi içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davanın inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu görülmektedir....

            UYAP Entegrasyonu