Keşif sırasında, davalı Hazinenin dayandığı Ocak 1944 tarih 33 sıra numaralı tapu kaydı ile davacının dayandığı Ekim 1997 tarih 28 sıra numaralı tapu kaydının kapsamı yöntemine uygun şekilde belirlenmeli, davalı Hazinenin dayandığı tapu kaydının revizyon gördüğü taşınmazların akibetleri araştırılmalı, bu tapu kaydının uygulandığı taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının, tutanakları kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının, davalı iseler dava dosyalarının getirtilmesi suretiyle Hazine dayanağı tapu kaydının uygulandığı taşınmazların kesinleşme durumu yöntemine uygun şekilde belirlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, kadastro tespitine aykırı sonuca varıldığı takdirde tespit bilirkişilerinin tamamının dinlenilmesi suretiyle çelişki giderilmeli, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği merciilerinden sorulmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü parsellere ait onaylı...
Keşifte 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kaydı yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kaydının haritasının uygulama kabiliyetinin bulunması halinde haritaya itibar edilmeli, tapu kaydının haritasının uygulama kabiliyetinin bulunmaması halinde tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri esas alınmalı, sabit sınır bulunabildiği takdirde uygulama bu sınıra göre yapılmalıdır. Bu amaçla, tapu kaydında yazılı sınırlar yerel bilirkişilere tek tek göstertilmeli, tapu kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, böylece tapu kaydının kapsamı belirlenmelidir....
Mahkemece dayanılan tapu kaydının söz konusu arazilere uymadığı belirlendiği ve davacı temsilcisi tarafından da keşif esnasında tapu kaydına karşılık gelen taşınmazın yerinin gösterilemediğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Davacı Hazine, 16.08.1973 tarih 12 nolu tapu kaydıyla Hazine adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın kadastro sırasında davalılar adına tespit edildiğini ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kaydının iptaliyle Hazine adına tapuya kayıt ve tescili istemiyle dava açmış, ancak; dava dilekçesinde dayandığı tapu kaydının hangi parselleri kapsadığı konusunda bir açıklama yapmamıştır....
4, Ağustos 1339 tarih 50 ve Aralık 1340 tarih 6 sıra numaralı tapu kayıtlarının tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir şekilde ayrıntılı kayıtlar (köy, mahalle, mevki, cins, sınırlar, yüzölçümü, malik, hisse, geldi, gitti ve revizyona ilişkin tüm bilgileri içerir ve okunaklı şekilde) ile varsa tesis ve ifraz haritalarının Mahalli Tapu Müdürlüğünden (eski yazı tapu kayıtları varsa Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından) ayrı ayrı sorulup getirtilerek dosyasına konulması, 5- Karadeniz ......
Taşınmaz tapu kaydına dayalı olarak davalı taraf adına tespit edilmiş olup, davacı de başka bir tapu kaydına dayanmıştır. Mahkemece davacı tarafın tapu kaydına dayanarak hüküm kurulmuştur. Ne var ki, tespit tapu kaydına dayalı olarak yapılmasına rağmen davalı idare adına kayıtlı olan ve tespitte uygulanan tapu kaydı ve oluşum belgeleri getirtilmediği gibi yargılama sırasında davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydı da oluşum belgeleri ve haritası ile getirtilmemiş; dava konusu taşınmaza komşu olan 104 ada 20 ve 22 parsel sayılı taşınmazların tutanak örnekleri ve varsa dayanağı olan kayıtlar getirtilerek de davacı tapu kaydının uygunluğu denetlenmemiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz inceleme ile karar verilmesi doğru değildir....
Hal böyle olunca; davacı Hazinenin dayanağı Temmuz 1399 tarihli 6 sıra numaralı tapu kaydı ile davalı dayanağı tapunun kök kaydı olan Mayıs 1288 tarihli 214 numaralı tapu kaydının ve yine Pazarcık Asliye Hukuk Mahkemesinin 1959/252 Esas sayılı dava dosyasında uygulanan Ocak 1953 tarihli 34 numaralı tapu kaydının tesislerinden itibaren tüm tedavüllerinin tapu kayıtlarının edinme sebebini, maliklerini, sınırlarını, iktisap sebeplerini, malik ve iktisap sebeplerinde başka tapu kayıtlarına atıfta bulunuluyorsa açıkça iktisap sebebini gösterecek şekilde tedavüllerinin bilgisayarla düzenlenmiş onaylı örneklerinin ve varsa haritaları ile kalan paylara yönelik tedavüllü tapu kayıtlarının (kalan paylar hakkında tapu kaydı varsa bu tapu kayıtlarının da kadastro sırasında revizyon görüp görmediği sorularak revizyon görmüş ise revizyon gördüğü taşınmaza ait kesinleşme durumunu gösterir şekilde onaylı kadastro tespit tutanağının sureti ve varsa tespit dayanağı belgeler ile tutanak kesinleşmiş ise...
Davacı taraf ayrı bir tapu kaydına, tapu dışı satın almaya ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmış olup delil olarak tapu kaydı, harici sözleşme ve tanık beyanlarına dayandığı halde mahkemece söz konusu tapu kaydı tesisinden itibaren tedavülleri ile birlikte getirtilmemiş, taşınmaz başında bu tapu kaydı ile harici sözleşme yöntemine uygun olarak uygulanmamıştır. Ayrıca davacı tanıklarından yalnızca Ahmet Kanca'nın dinlenilmesi ile yetinilerek diğer iki davacı tanığı dinlenmemiş olduğu gibi, çekişmeli taşınmazın tespiti tapu kaydına dayalı olmasına rağmen mahallinde usulüne uygun olarak uygulanmamış, kapsamı kesin olarak belirlenmemiş, miktar fazlasının kimden ne şekilde intikal ettiği ortaya konulmamıştır....
Mahkemece, çekişmeli 470 ada 182 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafın dayandığı 28.11.1963 tarih 12 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı tarafın dayandığı 28.11.1963 tarih 12 sıra numaralı tapu kaydının sınırları itibariyle; davacı ile davalı Hazine arasında görülen ve Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.11.1989 tarih 1985/14-1989/59 sayılı tapu iptali ve mesaha tashihi davası sonucu oluşan davacının ... olduğu 7.8.1991 tarih 5 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kaldı ki, davacının dayanağı 28.11.1963 tarih 12 sıra numaralı tapu kaydının ve taraflar arasında görülen tapu iptali ve mesaha tashihi davası sonucu oluşan tespitin dayanağı 7.8.1991 tarih 5 sıra numaralı tapu kaydının kuzey sınırında da İstinati Malamati hududunun bulunması bu hususu doğrulamaktadır....
Ne var ki, davacı tarafın dayanak tapu kaydı ile yargılama sırasında tapu kaydına dayanan davalı tarafın dayanak tapu kaydı mahalline yeterli şekilde uygulanıp kapsamları belirlenmemiş, tapu kayıtlarının başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmamış, çekişmeli taşınmazı kenardan çevreleyen komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler getirtilmediği için tapu uygulamasında bu kayıtlardan yararlanılmamış, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının tapu kayıtları hudutları ile ilgili soyut beyanları ile yetinilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm verilemez. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; davacı ve davalı yanın dayanak tapu kayıtları tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir şekilde ve varsa kroki ve haritaları mahalli Tapu Müdürlüğünden (eski yazı tapu kayıtları varsa Tapu ......
Davacı, taşınmazın babasına ait iken ölümü ile yapılan taksim sonucu kendisine kaldığı ve zilyetliğinde olduğu iddiasına, davalı Hazine ise toprak tevzii çalışmaları sonucu oluşan 01.02.1966 tarih 299 numaralı tapu kaydına dayanmıştır. Çekişmeli taşınmaz toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışmalarda 1060 numaralı belirtmelik parseli olarak belirlenmiş, 01.11.1951 tarihli tescil ilamı ile oluşan tapu kaydı nedeniyle ... Uzunkol işgalinde ve tapu kaydı gayri sabit hudutlu olduğundan 1060 parselin tapu kayıt miktarı 179 ada, 67 parsel numarası ile tapu kayıt malikine ayrılmış, tapu kaydı miktar fazlası ise 3215 parsel numarası almış, 3215 numaralı tevzii parseli ifrazen 3381 ve 3382 parsel numaraları alarak Hazine adına 01.02.1966 tarih 299 numaralı tapu kaydına bağlanmıştır. Dava konusu taşınmaz Hazine adına tapuya bağlanan 3381 numaralı tevzii parselidir....