Hukuk Dairesi Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden daire satın alan kişi tarafından arsa sahibi ve yükleniciye karşı açılan tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince tapu iptal tescil talebinin reddine, tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş, istinaf mahkemesince de davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ve bu hüküm davacı tarafından öncelikle tapu iptal ve tescil talebi yönünden temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak ... mahallesi, ... ada ... parsel sayılı 9691 m² yüzölçümündeki taşınmaz arsa vasfı ile 06.01.2004 tarihinde 2350/2400 pay oranı ile davacı adına, 50/2400 pay oranı ile dava dışı ... Holding A.Ş. adına imar nedenine dayalı olarak tescil edilmiştir. Hazine tarafından açılan tapu iptal ve tescil istemli dava nedeniyle ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/10/2007 tarih ve 2005/189 - 2007/505 sayılı kararı ile ... ada ......
Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....
Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. TMK'nun 1007 maddeden doğan zararlardan Devletin sorumlu olduğu belirtildiğinden davalı tarafın husumete yönelik itirazı yersizdir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama neticesinde tapu iptal ve tescil davasının reddine, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne karar verilmiş olup, karar tapu iptal ve tescil davasının davacıları tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 8.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 11.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyada yapılan incelemede; davacının talebinin tapu iptal olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, davacı tarafça davalılar murisinden satın aldıkları taşınmazın, murisinden satın aldıkları taşınmazın, murislerinin vefatı sonrası açılan tapu iptal ve tescil davası ile tapu kaydının iptal edilerek davalı adına tescil edildiği, davacının iptal edilen satışa ilişkin murise ödediği 70.000,00- TL ile sonradan davalının iş bu davaya konu taşınmazı satın aldığını beyan ederek, ilk tescil işlemindeki muvazaalı iptali ile ödenen para karşılığı alındığını beyanla taşınmazın tapusunun iptalini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince Tapu iptal Tescil talebinin reddi ile bedel isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm davalı tarafça hükmedilen bedel yönünden, davacı tarafça TAPU İPTAL TESCİL ve REDDEDİLEN BEDEL yönünden istinaf edilmiştir. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, şahsi hakka dayalı Tapu İptal Tescil istemine ilişkindir....
Ancak, gerçek zararın, tapu iptal kararının kesinleşme günündeki net gelir metoduna göre hesaplanması zorunlu iken, mahkemece dava tarihi olan 2014 yılı resmî rakamları esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre hüküm kurulması doğru değildir....
Mahkemece; tapu kayıtlarının bedelsiz iptal edilemeyeceği, tapusu iptal edilen taşınmazın dava tarihindeki değerine hükmedileceği, ancak tapu iptali ve tescil davasında hüküm altına alanın yargılama giderlerinin tazminat olarak istenemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 24.023,76 TL tazminat bedelinden 4.990,00 TL'sının dava tarihinden, 19.023,76 TL'sının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK.nun 1007.maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/1056 esas 2003/180 karar sayılı dava dosyasından; davalı belediyece, davaya konu taşınmazın 8.10.1992 tarihinde dava dışı ... ... adlı şahsa tapuda 7591 yevmiye nolu resmi akit senedi ile satılmış olmasına rağmen,bu satışın tapu kütüğüne işlenmediği ve aynı taşınmazın satışının tapu kütüğüne işlenmemesinden dolayı, 9.7.2001 tarihinde ihale suretiyle davacıya yeniden satarak tapuda davacıya devrettiği, bunun üzerine ... ... adlı şahsın davacı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açarak aldığı kesinleşen mahkeme kararıyla davacı tapusunu iptal ettirdiği açıkça anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı belediyenin davacıya yaptığı satışta, yasanın aradığı tüm şekil şartlarının mevcut olması nedeniyle satış geçerli bir satıştır. Tapunun iptal edilmesi bunu değiştiremez. Bu yüzden davalı belediye taşınmazın ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/1056 esas, 2003/180 karar sayılı kararının kesinleştiği tarihteki rayiç bedelinden sorumludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil, birleşen dava elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, yargılama sonunda tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, birleşen dosyada elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiş, verilen karar tapu iptali ve tescil davasının davacısı ve davalısı tarafından temyiz edilmiştir....