"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi K A R A R Dava, noterde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece tapu iptal ve tescil talebinini reddine, taşınmazın rayiç değerinin davalı ...'tan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından öncelikle tapu iptal ve tescile karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kooperatifinin 8 Eylül 2002 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının mutlak butlanla sakat olduğunun toplantıda alınan kararların geçersizliğinin (yok hükmünde olduğunun) tespitine ve Antalya ili, ... ilçesi, ... nolu parselde bulunan taşınmazın tapu kayıtlarında en son maliki olan ... Aş adına kayıtlı olan tapunun iptal edilerek davalı ... Kooperatifi adına tescil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, yok hükmünde-geçersiz genel kurul kararlarına istinaden ... Konut Yapı Kooperatifine ait taşınmazın davalı adına yolsuz olarak tescil edildiği iddiası ile açılan tapu iptal ve tescil davasıdır. Davacı aynı dava dilekçesi ile genel kurul kararının mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti ve tapu iptal ve tescil davası açarak Kooperatifi ve ......
Eldeki dava da dava sebebi kesinleşmiş orman tahdidi olup, istem ise tapu iptal ve tescil ile elatmanın önlenmesi, derdest kabul edilen davada ise dava sebebi 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi olup, istem ise tazminattır. Ayrıca tazminat isteyen tarafın tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuş olması da taşınmaz maliklerinin isteminin tapu iptal ve tescil olduğu anlamına da gelmemektedir. Zira, tazminat isteğiyle dava açan tapu malikleri tarafından tapu iptal ve tescil istenmeseydi dahi tazminata hükmedilmesi halinde mahkemece re’sen, taşınmazın tazminata konu bölümün idare adına tesciline karar verilmesi gerekmektedir....
Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkân tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi –genel ilke ile bağdaşmaz. Ne varki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur....
Somut olaya bakıldığında ise ; dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkin olup kal talebi içermemekteyse de dosyanın geçirdiği süreç, uzun yıllar davalı tarafından açılmış tapu iptali ve tescil davasının beklenmiş olması ve tapu iptal ve tescil davasının da Yargıtay incelemesinde olup son aşamada bulunması göz önüne alındığında Mahkemece tapu iptal ve tescil davasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM,ECRİMİSİL,İPTAL-TESCİL Yanlar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil ve tapu iptal ve tescil istemli karşı davanın yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece asıl ve birleşen davada elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne, yıkım isteğinin reddine, karşı davada ise tapu iptal ve tescil isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ... Genel Müdürlüğü ve karşı davacı ... Kooperatifi vekilleri tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. ...
Mah. ... ada 9 parsel 469 ada 1 ve 2 parsel 494 ada 1 ve 2 parsellere ilişkin 06.01.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda yeşil renk ile krokide (A) harfi ile gösterilen 601,54 metrekarelik kısma ilişkin davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile iptal edilen kısmın davacı adına tapuya tesciline ve 06.01.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda krokide yeşil renkte ve (B) harfi ile gösterilen 70,13 metrekare büyüklüğündeki patika yola ilişkin önceki kaydın iptali ile eski yerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline şeklinde hüküm kurulmuş ise de davacı tarafın dayanak yaptığı tapu kaydı sınırları içerisinde kalan taşınmazlara ilişkin iptal ve tescil hükmü kurulmadığı gibi, tescil harici bırakılan yol ve patikaya ilişkin taşınmazlar hakkında tescil hükmü kurulması gerekirken iptal hükmü kurularak hükmün infazında tereddüt meydana getirilmiştir. Mahkeme hakimi infazı kabil ve net hüküm kurmak zorundadır....
KARAR : Davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, kira alacağı yönünden kabulüne Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil ile vaktinde teslim edilememesi nedeniyle kira alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, kira alacağı yönünden kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Asıl Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır ili, Kayapınar ilçesinde bulunan 1845 ada 2 parselde yapılan Metropol-Life sitesinin D blok 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, miras bırakan ...'nin mirasçısı olmasına rağmen davalılar tarafından alınan ve kendisi mirasçı olarak gösterilmeyen veraset belgesine dayanılarak muris adına kayıtlı çekişme konusu taşınmazda intikal işlemlerinin yapılıp, kat irtifakına geçildiğini, anılan mirasçılık belgesinin iptal edildiğini, mirasçı sıfatıyla açtığı tapu iptal-tescil davasının kabulle sonuçlandığı, davalılar ile birlikte hasım oldukları davalar sonucunda tescil edilen paylarda hata yapıldığını ileri sürerek, tapu iptal-tescil ve tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı....
Hemen belirtmek gerekir ki; tapu kaydına (zilyetliğe) dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla, sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği -dolu pafta sistemi- genel ilke ile bağdaşmaz....