Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle tapu iptal ve tescil davasının açılmamış sayılmasına, maddi tamzinat yönünden ise davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, davacıların kuyumculuk işi ile iştigal ettiklerini, yine kuyumcu olan davalılardan ... ve ...'...
Davalı, vekaleti aldığı halde tapu iptal ve tescil davasını açmadığını, emsal dosyalarda çıkacak olan kararları beklemek ve davacıları zarara uğratmamak amacıyla bu şekilde davrandığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taşınmazın rayiç değerine ilişkin talebin reddine, ödenen ücretin iadesi talebi yönünden ise ayrı ayrı 800,00 TL'nin davalıdan alınıp davacılar ...'a, ayrı ayrı 400,00 TL'nin davalıdan alınıp davacılar ... ve ...'...
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve karşılık dava olarak tapu iptal ve tescil davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K ARAR - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve karşılık dava ise tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece idarenin açmış olduğu tapu iptal ve tescil istemine ilikin davanın kabulüne, ....'in açtığı kamulaştırmasız el atma davasının bedele ilişkin kısmın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesi doğrudur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 18 parsel sayılı taşınmazdaki 18 nolu bağımsız bölümü, davalı ...'in birlikte iş kurmaya ikna ederek aldığı vekaletnameyi kötüye kullanarak anılan taşınmazı iş ortağı davalı ...'ya satış suretiyle temlik ettiğini, onun da davalı ...'a devrettiğini, davalıların birbirlerini tanıyan kişiler olup, iyi niyetli olmadıklarını, kandırıldığını, bedel de ödenmediğini ileri sürerek, tapunun iptal ve tescilini, 31.06.2006 tarihli dilekçesi ile de iptal tescil isteği kabul edilmediği takdirde rayiç değerin tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin davalı ...'e yönelik olarak kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "vekalet görevinin kötüye kullanıldığının benimsenmiş olması doğrudur....
Davalı Tapu müdürlüğü, husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davacılardan ...'nin, asıl davanın davalılarına karşı aynı iddia ve taleplerle açtığı dava, birleştirilerek ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/75 E sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine karar verilmiş; mahkemece, tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne, Tapu müdürlüğü yönünden açılan davanın reddine dair verilen karar Dairece, "davalı asillere usulüne uygun tebligat yapılması ve davalı ...'ın iyiniyetli olup olmadığı yönünde araştırma yapılması" gerekçeleriyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda tapu iptal tescil isteği yönünden talebin reddine, Tapu Müdürlüğü yönünden davanın reddine, diğer davalılar aleyhine tazminata hükmedilmesine dair verilen karar Dairece, " davalı ...'...
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin husumetten reddine, tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurunun kabulü ile, tapu iptal tescil talebinin husumetten reddine, tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.06.2021 Perşembe günü saat 09.50'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, düşüncesi alındı....
ve ...’ye sattıkları, anılan kişilerinde açtıkları cebri tescil davasının kabul edilerek 16.09.1980 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. ... 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1977/764 E. - 1978/68 K. ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.11.1985 gün 1985/111 E. - 1985/231 K. ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 1984/114 E. - 1986/277 K. sayılı dava dosyaları ile ilamları dosya içinde bulunmamaktadır. -3- 2016/9788 - 2018/3394 Bilindiği üzere TMK’nın 1007. maddesi uyarınca ancak tapu maliklerinin tazminat davası açma hakları bulunmaktadır. Dayanak tapu kayıtlarındaki paylar satış vaadi sözleşmesiyle devredilmiş ve cebri tescil davasıyla dava dışı kişiler adlarına tescil edilmiş ise anılan tapulara dayanılarak açılan tazminat davasının dinlenemeyeceği kuşkusuzdur....
Mahkemece; iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının cevaba cevap dilekçesi ile üyelik tespiti yönünde bir dava açmadıkları ve tapu iptal ve tescil istemiyle açtıkları davalarını da gayrimenkulün değeri olan 25.000,00 TL bedelin davalıdan tazmini olarak değiştirdiklerini beyan ettiği, bu beyanların tam ıslah olarak kabul edilmesi gerektiği ve davasını tamamen ıslah ettiğini bildiren tarafın süresinde yeni bir dava dilekçesi vermesi gerektiği, aksi halde ıslah hakkının kullanılmış sayılacağı ve ıslah yapılmamış gibi davaya devam edileceği, yeni bir dava dilekçesi verilmediği, dava konusu taşınmazın davadan önce 3.kişiye satıldığı ve davalının tapu maliki olmaması nedeniyle tapu iptal ve tescil davasının husumet yönünden reddine, davacının davalının kooperatif üyesi olmadığını bilecek durumda olması ve davalının da üyelik iddiası olmadığı gerekçesiyle davalının kooperatif üyesi olmadığının tespiti isteminin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir....
Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Banka kayıtlarından ve davalı tarafın ödemelere ilişkin herhangi bir itirazlarının da bulunmaması sonucu davacıların harici sözleşme kapsamında satış bedeline yönelik edimlerini yerine getirmiş olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirket vekili, dava konusu edilen harici sözleşmeye konu taşınmazı tapuda devre hazır olduklarını ve mahkemenin tapu iptal ve tescile karar vermesini talep etmiştir. Davacılar vekili, öncelikle ödenen bedelin iadesini olmadığı takdirde tapu iptal ve tescile karar verilmesini talep etmiştir....