Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocuk ile baba arasındaki soybağı, ana ile evlilik, tanıma ya da hakim hükmüyle kurulabilmektedir. (TMK m.282/2). Davacı ile davaya konu küçük arasında açıklanan şekillerde bir soybağı ilişkisinin kurulmadığı anlaşılmaktadır. Tanıma, babanın aile mahkemesine yazılı başvurusu ile de yapılabilir (TMK m.295/1). Olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme hakime ait olduğundan; davacının aile mahkemesine yönelik dava dilekçesindeki bu talebinin aynı zamanda tanıma istemini de içerdiği kabul edilmelidir. Türk Medeni Kanununu'nun 296/1. maddesinde mahkemeye yapılan tanıma beyanının babanın ve çocuğun kayıtlı olduğu nüfus memurluğuna bildirilmesi gerektiği düzenlenmiştir. O halde mahkemece kanundaki tanıma koşullarının gerçekleşmiş olup olmadığı da değerlendirilip, tanıma konusunda bir işlem gerçekleştirilmeden (HMK m.295,296), yazılı şekilde hüküm kurulması da usul ve kanuna aykırıdır....

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının, kendisinden sadır olan "tanıma" beyanının iptalini istememiş olmasına, inşai hükümle elde edilebilecek bir sonuca ilişkin olarak da dava yoluyla tespit istenemeyeceğine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.02.2010 (Prş.)...

      Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle mahkemece, başvurunun, vekil eliyle yapılmış olması ve çocuğun nüfus kayıt bilgilerinin temin edilememiş bulunması sebebiyle tanıma beyanının kabul edilmediğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.10.2011 (Pzt.)...

        Çocuklar, annelerinin evlilik dışı ilişkisinden doğmuş, baba ile soybağları 14.06.2007 tarihinde tanıma (TMK.md.295) ile kurulmuştur. Anneleri vefat etmiş olup, çocukların velisi yoktur. Kanun, ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa, hakimin, çocuğun menfaatine göre vasi atayacağını veya velayeti babaya vereceğini hükme bağlamıştır (TMK.md.337/2). Baba ile soybağı tanıma ile kurulduğuna göre, babanın çocuklarının velayetini alma hakkı mevcuttur. Aslolan velayet olduğuna göre mahkeme tarafından öncelikle davanın, babaya ihbar edilmesi, beyanının alınması, onun tarafından velayetlerin kendisine verilmesi yönünde dava açılması halinde sonucunun beklenmesi, küçüklerin velayetlerini baba talep etmediği taktirde davanın sonuca bağlanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

          Tanıma; genetik babanın, nüfus memuruna, mahkemeye, noter veya konsolosluğa yazılı başvurarak düzenlenen resmi senette ya da vasiyetnamede belirtilen evlilik dışı çocuğun kendisinden olduğunu beyan etmesidir. Tanıma, kurucu yenilik doğuran, tek taraflı bir işlemdir. Rızaya bağlı olmayan, şarta ya da vadeye bağlanmayan, süreye bağlı olmayan, serbest olarak geriye alınamayan, önceden feragat edilemeyen bir işlemdir. Dolayısı ile tanıma beyanının ana ya da çocuğa yöneltilmesi de gerekmediği için onların kabul beyanına da ihtiyaç yoktur. Tanıma kurucu yenilik doğuran tek taraflı bir hukuksal işlem olduğundan genetik baba tarafından gerçekleştirilen irade beyanı ile çocuğun babası ile olan soybağı ilişkisi değişmektedir. Tanıma için davacının ehil olması, çocuğun başka bir erkekle soybağının bulunmaması ve çocuğun anasının belli olması gereklidir. Tanıma koşulları bulunmadığı taktirde ana veya çocuk, çocuğun ölümü halinde onun alt soyu tanımanın iptalini dava edebilirler....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2022 NUMARASI : 2022/67 Esas - 2022/346 Karar DAVA KONUSU : Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) KARAR : DAVA :Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) İSTİNAF KARAR TARİHİ :06/07/2023 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :06/07/2023 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı dava dilekçesinde özetle; kendisinin davacı Ramazan Bahar’ın vasisi olduğunu, Ramazan Bahar’ın murisi Ali Kahya’nın veraset ilamını almak için Manavgat Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/517 Esas sayılı dosyasında dava açtığını, mahkemece verilen ara kararda ise T.C. Kimlik Numaralı Ayşe Bahar ile TC Kimlik Numaralı Ali arasında soybağının kurulması için dava açmak üzere süre verildiğini belirterek soybağının kurulmasına karar verilmesini ve nüfus kayıtlarına işlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Manavgat 1....

          Buna göre, tanıma, babanın nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla olur. Somut olayda dava, baba olduğunu iddia eden kişi tarafından açılan babalığın tespiti davasıdır. TMK'nin 301. maddesi uyarınca babalığın tespiti davası ancak anne veya çocuk tarafından açılabileceğinden, davacı babalık davası açamayacaksa da; babalığın tespiti talebi tanımanın tespiti istemini de içerdiğinden, davacı, çocuğun babası olduğunu ileri sürerek mahkemeye yazılı olarak başvurduğuna göre, bu başvurunun mahkemeye yapılmış "tanıma" başvurusu olarak değerlendirilip bu çerçevede hüküm kurulması gerekirken, bu yön nazara alınmadan hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/05/2018 NUMARASI : 2016/266 ESAS - 2018/981 KARAR DAVA KONUSU : Babalık (Tanıma Beyanının Tespiti) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında davalı tarafça istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının babası Mehmet Kemal Kutay ile annesi Hırvatistan Vatandaşı Jasminka Petrısıc'ın evlilik dışı ilişkisinden 06/05/1982 tarihinde dünyaya geldiğini, doğumu anında yanında bulunan babası Mehmet Kemal Kutay tarafından Hırvatistan yasaları gereğince Medyescak Belediyesi Kayıt Memuru önünde 5063/1 sıralı babalık kaydı ile tanındığını, babasının Türk ismi olan Deniz ismi ile nüfusa kaydettirdiğini, babasının ölümü üzerine davacının Türkiye'de Medeni Kanun anlamında ilişki kurmak istediğinde, babası tarafında Türkiye'de nüfusa kaydettirilmediğini...

            Tanıma; babanın, resmi senetle veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla mümkün olduğu gibi, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvuruda bulunmasıyla da yapılabilir. (TMK. m. 295/1) Davacı tarafından açılan ve kişisel ilişki tesisine dair dava ile birleştirilen “soybağının tespiti” isteğine ilişkin dava; mahkemeye yapılmış yazılı tanıma başvurusu niteliğinde görülebilir ise de, bu dava, davacı tarafından değil vekili tarafından açılmıştır. Tanıma beyanı, şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olup, tanıyan kişi tarafından bizzat kullanılması zorunludur. Akdi ya da kanuni temsil burada geçerli değildir. Bu bakımdan davacının vekilinin açtığı “soybağının tespiti” isteğine ilişkin davayı, babanın yazılı “tanıma beyanı” olarak nitelendirmek olanağı da yoktur....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2019/695 ESAS - 2020/144 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma İşleminin Hükümsüzlüğünün Tespiti KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T5 tarafından 10/09/1999 doğumlu T8 tanınmasına yönelik İzmir 17.Noterliği'nin 04/10/1999 tarihli 24561 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde tanıma senedi ile yapılan tanıma işlemi kesin hükümsüz olduğunu, bu hususun mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, tanıma işleminin kanunen geçerli bir tanıma olmadığını, tanımanın hukuki sonuçlarını doğurabilmesi için geçerlilik şartlarının mevcut olması gerektiğini, geçerlilik şartlarının eksik olması durumunda tanımanın gerçekleşemeyeceğini, ana rahmine düşme ve...

              UYAP Entegrasyonu