Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 14/12/2011 gününde verilen dilekçe ile tanima ve tenfiz istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı ... hakkındaki davanın kabulüne, davalı ... hakkındaki davanın ise feragat nedeniyle reddine dair verilen 27/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 07/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TANIMA VE TENFİZ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : TANIMA VE TENFİZ İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. İş Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, 29/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        TANIMA VE TENFİZ 2675 S. MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKIN... [ Madde 37 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafıhdan temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, nafakaya ilişkin yabancı mahkeme ilamının tenfizi istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile ilamın tanınması cihetine gidilmiş, hüküm Dairemiz ilamı ile tenfiz şartları incelenerek sonucuna göre karar verilmek üzere bozulmuştur. Bozma ilamına uyulduğu halde gereği tam olarak yerine getirilmemiştir....

          TANIMA VE TENFİZ 5718 S. MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKIN... [ Madde 50 ] 5718 S. MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKIN... [ Madde 54 ] 5718 S. MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKIN... [ Madde 58 ] 403 S. TÜRK VATANDAŞLIĞI KANUNU(MÜLGA) [ Madde 20 ] 403 S. TÜRK VATANDAŞLIĞI KANUNU(MÜLGA) [ Madde 24 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı, Alman Mahkemesince verilen boşanma kararının tenfizine karar verilmesini istemiş, mahkemece istek reddedilmiştir. Mahkeme, tarafların Türk Vatandaşı olmadığını ve davacının hukuki yararının bulunmadığını gerekçe göstermiştir....

            nın gelmiş olmasıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılara 40.000 DM borç para verdiğini aralarında sözleşme düzenlendiğini, Almanya mahkemesinden almış olduğu kararın tanima ve tenfizi isteğinin reddedildiğini borcun kabul edildiğini ileri sürerek 40.000 DM'nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ispat edilmeyen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, alacağına delil olarak 29.9.1998 tarihli borç sözleşmesi, Alman Mahkemesinin verdiği icra belgesi ve davalıların tenfiz davasındaki savunmalarına dayanmıştır. Sözleşme ve icra belgesinde boç miktarı açıkça yazıldığı gibi davalılardan ...'...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/354 KARAR NO : 2021/807 DAVA : TANIMA VE TENFİZ DAVA TARİHİ : 16/01/2020 KARAR TARİHİ : 23/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesi ile ... yerel mahkemesinde açılan davada davalı aleyhine 777,50 Euro faiz ve masrafa hükmedildiğini, kararın 01/07/2019 tarihinde kesinleştiğini, bugüne kadar ödeme yapılmadığını, bu kararın tanınması ve tenfizi için dava açılmıştır....

                mal kaçırma riski sabit olduğundan yabancı mahkeme ilamına ilişkin tenfiz kararının kesinleşmesi beklenmeden yerel mahkemece borca yeter miktarda menkul, gayrimenkul ve ------ tarihli kararın tanınmasına ve aynen tenfizine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Davalı taraf yabancı mahkeme kararına karşı dava açacaklarını belirtmiş ise de vekili 30.05.2019 tarihli dilekçesi ile davalı kadının dava açmaktan vazgeçtiğini bildirmiştir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun, yabancı mahkeme kararlarının tanınmasında da aranan 54'ncü maddesinin (ç) bendinde, "o yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun olarak çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş olması, bu kişinin bu hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesinde itiraz etmiş olması" koşuluyla tenfıze ve tanımaya engeldir. Yabancı mahkemedeki usul hükümlerinin uygulanmasında ve tebligat usulünde, o yer kanunları geçerlidir. Diğer bir ifade ile yargılamanın usulü ve tebligat hakimin hukukuna (Lex fori) tabidir....

                  Davalı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı davanın kabulü kararının usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, tarafların 27/10/1997 tarihinde evlendikleri, yabancı mahkeme ilamı ile boşanmalarına karar verildiği, dava dilekçesi ekinde kesinleşme şerhlerini içerir yabancı mahkeme ilamının aslının ve konsoloslukça yapılan tercümesinin ve apostille şerhinin ibraz edildiği, davacı vekiline vekaletnamesinde boşanma davasının tenfiz ve tanınmasına dair dava açmaya yetki verildiği ve kararın incelenmesinde davalının savunma hakkının sınırlandırılmadığı, kamu düzenine aykırılığın bulunmadığı ve tenfiz için MÖHUK'deki aranan şartların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dosya içerisinde yabancı mahkemenin gerekçeli kararının aslı ve Türkçe tercümesinin bulunmadığı,dava dilekçesi ekinde bir sayfadan...

                  UYAP Entegrasyonu