Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Müvekkili şirketin, tanınmış ... markalarının ve bu markaların kullanıldığı özgün yaratı ambalaj dizaynlarının, ... markalı çayların satışa sunulduğu paketlerin özgün yaratıcısı, ambalaj kompozisyonunun fikir sahibi ve ilk kullanıcısı olduğundan, davalı taraf markasının kullanıldığı ambalajlar üzerindeki tescilli ve tescilsiz tüm şekil unsurları, ambalaj kompozisyonu ve bu kompozisyondan ibaret markanın öncelikli hak sahibinin müvekkili şirket olduğunu, 556 sayılı KHK m. 8/3 hükmünün ticaret sırasında tescilsiz olarak kullanılan bir işaret, ticaret unvanı, işletme adı veya endüstriyel tasarım sahibine, bu işaretin daha sonra bir başkası tarafından marka olarak tescil başvurusuna itiraz edebilme hakkı tanıdığını, Söz konusu işaret müvekkili tarafından ilk defa kullanıldığı için haksız rekabet hükümlerine göre elde edilen hakka üstünlük tanınması gerektiğini, bir hakkın ilk önce kullanılması ve ona belli bir tanınma sağlanması halinde bu ekonomik...
Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
Konu ile ilgili olarak WIPO’nun 1999 yılında aldığı “WIPO Ortak Tavsiye Kararı”nda uygulanabilecek kriterler şu şekilde tespit edilmiştir: 1) Toplumun ilgili kesiminde markanın bilinme veya tanınma derecesi, 2) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım derecesi ve kullanım süresi, 3) Markanın kullanıldığı mal veya hizmetlerle ilgili olmak üzere markanın reklam ve tanıtımlarını ya da fuar veya sergilerde sunumlarını içeren promosyon faaliyetlerinin kapsadığı coğrafi alan, promosyon süresi ve derecesi, 4) Markanın kullanım ve tanınmışlığının göstergesi niteliğinde olacak şekildeki marka tescillerinin veya marka tescil başvurularının süresi ve kapsadığı coğrafi alanı, 5) Özellikle yetkili mercilerce markanın tanınmışlığına ilişkin verilen kararlar olmak üzere, marka haklarının başarılı bir şekilde uygulandığını gösterir kayıtlar, 6) Markaya atfedilen değer....
Muhakemeleri Kanunu ve emsal Yargıtay ilamları uyarınca hukuka açıkça aykırı olduğunu, -Yargıtay içtihatlarından da anlaşıldığı üzere gerekçelendirilmeyen İlk Derece Mahkemesi kararının kabulünün mümkün olmadığını, kararın sadece bu yönüyle bile kaldırılması gerektiğini, -Davacı tarafından sendikal nedenle fesih ileri sürülmüş ve kanıtlanmış değilken huzurdaki davanın kabulüne karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, -Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve gerekçeli kararda hangi iddiaya üstünlük tanındığının gerekçesine yer verilmemiş olmasının hatalı olduğunu, -Hükme esas alınan bilirkişi raporuna açıkça itiraz edildiğini, raporda hangi iddiaya neden üstünlük tanındığının gerekçesine yer verilmediğini, Mahkemenin gerekçeli kararda hangi delile hangi sebeple üstünlük tanındığının belirtilmesi gerektiğine ilişkin zorunluluğun bilirkişi raporları için de geçerli olduğunu, gerekçesi belirtilmeksizin hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olacağını, -Bu kapsamda üstünlük tanınma...
Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
Bir markanın ... niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın ... niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
Bir markanın tanınmış marka niteliğinde olup olmadığı; a)Toplumun ilgili kesimince markanın tanınma düzeyi, b) Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, c)Marka promosyonlarının ve reklamlarının süresi, yoğunluğu, hedef aldığı alan, d)Markanın tesciller veya tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, e) Markanın resmi mercilerce tanınmışlığına delalet eden karar ve uygulamaları, f) Markanın ekonomik değeri, g) Markanın hitap ettiği mal veya hizmetlerin pazar payı, gibi tahdidi olmayan kriterler dikkate alınmak suretiyle, yapılacak global bir değerlendirme neticesinde her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Hemen belirtilmelidir ki; bir markanın tanınmış marka niteliğini haiz olmasının; yukarıda yer verilen tüm kıstasların sağlanması gerektiğini şart koşmadığı gibi, yukarıda yer verilen kıstaslardan yalnızca birinin gerçekleşmesinin mutlak anlamda ilgili markayı tanınmışlık seviyesine çıkaracağını da göstermez....
gerekçesinin yeterli olmayıp, davanın kabulüne ilişkin yeterli gerekçe bulunmadığından bu hususun Anayasa, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve emsal Yargıtay ilamları uyarınca hukuka açıkça aykırı olduğunun izahtan vareste olduğunu, -Yargıtay içtihatlarından da anlaşılacağı üzere gerekçelendirilmeyen İlk Derece Mahkemesi kararının kabulünün mümkün olmadığını, kararın sadece bu yönüyle bile kaldırılması gerektiğinin açıkça ortada olduğunu, -Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve gerekçeli kararda hangi iddiaya üstünlük tanındığının gerekçesine yer verilmemiş olmasının hatalı olduğunu, -Hükme esas alınan bilirkişi raporuna açıkça itiraz edildiğini, raporda hangi iddiaya neden üstünlük tanındığının gerekçesine yer verilmediğini, Mahkemenin gerekçeli kararda hangi delile hangi sebeple üstünlük tanındığının belirtilmesi gerektiğine ilişkin zorunluluğun bilirkişi raporları için de geçerli olduğunu, gerekçesi belirtilmeksizin hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olacağını, -Bu kapsamda üstünlük tanınma...