Bu sebeple, başkaca geri çevirmeye ve dosyanın sürüncemede kalmasına yol açılmaması bakımından; İstanbul 17. İcra Hukuk Mahkemesinin 26.2.2014 tarihli ve 2014/ 271 Esas- 165 Karar sayılı takibin devamına ilişkin kararın davacı üçüncü kişi ....Orman Ürünleri İnş. San. Tic. Ltd. Şti.ne tebliğ edilip edilmediğinin araştırılarak, tebliğ edilmiş ise tebligat parçasının okunaklı ve onaylı bir suretinin, bulunduğu yerlerden temin edilip eklenmesinden sonra gecikmeye neden olunmaması için ilgili hususun ikmalinin bizzat hakim tarafından denetlenmesi, bu kez de geri çevirme kararının gereklerinin yerine getirilmemesi durumunda ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulacağının bilinmesi, anılan eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 15.5.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Esas sayılı dosyası 3-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE Dava, icra dosyasında zamanaşımı oluşmadığının tesbiti ile takibin devamı talebi istemine ilişkindir. Davacı yanca davalı aleyhine yapılan takibin bonoya dayalı takip olup, alacağın bonoya dayandırıldığı anlaşılmaktadır. İcra Hukuk Mahkemesince takibin icrasının zamanaşımı nedeniyle geri bırakılması kararı verilip kesinleşmesinden sonra İİK 71. maddesi yollamasıyla İİK 33/a maddesi uyarınca, takip alacaklısı takibin zamanaşımına uğramadığının tespiti için dava açabileceği gibi, temel ilişkiye dayalı olarak genel mahkemede de dava açabilir. İİK.'nun 33/a maddesi gereğince alacaklının icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra 7 gün içinde zamanaşımının gerçekleşmediğine dair genel mahkemede açacağı dava alacak davası olmayıp zamanaşımının gerçekleşmediğine ilişkin bir dava olmalıdır....
GEREKÇE:Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zamanaşımının gerçekleştiği iddiasıyla İİK.nun 71 ve 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
GEREKÇE:Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zamanaşımının gerçekleştiği iddiasıyla İİK.nun 71 ve 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
İİK'nun 71/son maddesinde borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönem için takip konusu alacağın zamanaşımına uğramadığını ileri sürmesi halinde İİK'nun 33/a maddesinin kıyasen uygulanacağını düzenlemekte olup, anılan maddenin 33/a 1. fıkrası uyarınca icranın geri bırakılması kararı verileceği öngörmektedir. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmediği başvuru tarihi itibariyle henüz takibin kesinleşmediği görülmektedir. Bu hale göre borçlunun zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesi öncesine ilişkin olup, mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılmasına hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetin konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. İİK’nun 71. maddesinin 2. fıkrasına göre; "Borçlu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır"....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/8 Esas, 2013/37 Karar sayılı ilamıyla davacı tarafından davalı aleyhine daha önce girişilen kambiyo yoluyla takibin geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, anılan kararın takibin iptali niteliğinde bulunmadığı ve böylece takibin halen derdest olup davalı yanın aleyhine başlatılan davaya konu takip kapsamındaki derdestlik itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın süresinde olmadığını, takibe süresi içerisinde itiraz edilmediğini, bu nedenle zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebinin kabul edilemeyeceğini söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Takibin kesinleştikten sonra, icranın geri bırakılması talebi süreye tabi olmadan İcra Mahkemesinden istenebilir.Bu nedenle, davalının davanın sürede açılmadığı yönündeki itirazı yerinde görülmemiştir. İİK 71/2 maddesinde belirtildiği üzere “ Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33 a. Maddesi hükmü kıyasen uygulanır.” hükmü yer almaktadır. İİK Madde 33/a – (Ek: 18/2/1965- 538/18 md.), "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir....
Buna göre, mahkemece icra emrinin tebliğinden sonraki dönemde borcun kısmen itfa edilmiş olması nedeniyle istemin kısmen kabulüne karar verildiğine göre, yukarıda anılan yasa hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına hükmolunması gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Somut olayda; borçlu ... hakkında başlatılan ve kesinleşen takipte zamanaşımı süresinin dolduğu tespit edildiğine göre mahkemece, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi doğru değil ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzelterek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 6....