Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nitekim davacı borçlunun eldeki şikayet dilekçesindeki sebeplerle borca itirazda bulduğu ve icra dairesince takibin durdurulduğu görülmektedir. İcra Dairesi yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmayacağı gibi borca itiraza konu olabilecek itiraz sebepleri şikayet yoluyla ileri sürülerek takibin iptali de istenemez. Sonuç olarak; takibin durdurulmuş olması ve eldeki davada da icra müdürlüğüne yapılmış olan itirazların tekrarlanmış olması karşısında davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu durumda davanın bu gerekçe ile reddi yerine imza incelemesi yapılarak davanın esastan reddi isabetsiz bulunmuştur....

Kriminal Polis Laboratuvar Müdürlüğü'nün 13.02.2012 tarihli raporunda, itiraz edenin 2. ciranta olmasına karşın mukayese imzalarla keşideci imzasını karşılaştırarak rapor tanzim edildiği, mahkemece de düzenlenen rapora dayalı olarak hüküm tesis edildiği görülmüştür. Bu durumda, mahkemece, imzaya itiraz eden çekin arka yüzündeki 2. ciranta imzası yerine çekin ön yüzündeki keşideci imzasının incelenmesi ile düzenlenen hatalı bilirkişi raporu esas alınarak sonuca gidilmesi isabetsizdir. Kabulü göre de İİK'nun 169-a/5. maddesine göre; itirazın kabulü kararı ile takip durur. Mahkemece anılan hüküm gereği takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru değildir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

    LTD.ŞTİ. tarafından da İstanbul 4.İcra Hukuk Mahkemesi hakimliğinde 2019/390 Esas numaralı dosya ile imzaya itiraz davası açıldığını ve çek ciro silsilesinin sahte olduğunun bildirildiğini, yine çekin çalındığına dair İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesi'nde 2019/36 E. sayılı dosya üzerinden açılan çek iptali davasında çek hakkında ödeme yasağına ve çekin zayii olması nedeniyle iptaline karar verildiğini, Geti İnşaat tarafından açılan imzaya itiraz davasının lehe sonuçlandığını, ancak taraflarınca açılan borca itiraz davasının, icra mahkemelerinde senede karşı borca itiraz sebeplerinin kısıtlı olması nedeniyle ve sahte ciro silsilesindeki sahte kaşe imzanın taraflarına değil lehfar Geti İnşaat'a ait olması nedeniyle reddedildiğini, ve takibin devamına karar verildiğini, dava konusu olayda hiçbir zaman lehtar Geti İnşaat tarafından çekin bir başkasına ciro edilmediğinden keşideci müvekkilinin lehdar gibi davranılarak sahte ciro silsilesi yaratılmasına karşı davalıya karşı bir borcunun bulunmadığının...

    İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlunun başvurusu İİK.nun 170. maddesi kapsamında imzaya itiraz niteliğinde olup, kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

      İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlunun başvurusu İİK'nun 170. maddesi kapsamında imzaya itiraz niteliğinde olup, kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre , alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu tarafından, yasal süresi içinde imzaya ve borca itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından dava tarihinden önce takipten feragat edildiği ,davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, ,davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İmzaya itiraz veya borca itiraz devam eden takibe yönelik ileri sürülen itiraz olup alacağa yönelik dava niteliğinde değildir. İmzaya itirazın veya borca itirazın kabulüne karar verilmesi halinde takibin durdurulması ve kararın kesinleşmesi ile de takibin iptali sonucunu doğurur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalayan davalının girişilen icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içinde açılmadığını, ihtarname tebliğ edilmediği için şahsı yönünden muaccel bir alacak bulunmadığını, genel kredi sözleşmesi tebliğ edilmediği için imzaya itiraz hakkını saklı tuttuğunu belirterek davanın reddi ile %40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 4949 Sayılı Yasa ile Değişik İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca İİK'nun 68/a.maddesi gereğince icra mahkemesince yapılan inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirilmesi halinde (itiraz) kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Mahkemece imza itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, bozma nedenine göre yeniden yargılama yapılması zorunlu olmadığından kararın düzeltilerek onanması yönüne gidilmiştir....

            İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusunun açtığı imzaya itiraz davasına ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibi üzerine, borçlunun icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği, mahkemece, itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu