İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2020 NUMARASI : 2019/746 ESAS 2020/109 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Mersin 5....
nın 33/1.maddesine göre davacı borçlu hakkında icranın geri bırakılması yerine takibin iptali yönünde hüküm tesis edilmesinin isabetsiz olduğu, anılan bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından HMK'nın 353/1- b.2 bendi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Ankara Batı 2....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkiline karşı açılmış bu davanın konusu itibariyle takibin iptali davası olup İİK'nın 71. maddesi ile düzenlendiğini, öncelikle davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, İİK md. 71 hükmünün ''Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir.'' şeklinde olduğunu, madde metninden anlaşıldığı üzere takibin iptalini isteyebilmenin ön koşulunun itfa yahut alacaklı tarafından mehil verildiğinin ispatı olduğunu, borçlunun borcunu itfa ettiğini bu belgelerden başka bir delil ile ispat edemeyeceğini, ancak davacının delil olarak sunabileceği sayılan belgelerden hiçbirinin mevcut olmadığını, açıklanan sebeplerle kötü niyetli olarak açılmış takibin iptali davasının HMK'nın 114. maddesinde sayılan dava şartı olan...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71/1. maddesi uyarınca takibe konu borcun haricen ödenmesi nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir. İİK'nın 71/1. maddesi kapsamında itfa nedeniyle takibin iptali isteminin kabul edilmesi için itfa itirazının bu maddede açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Ancak, diğer yandan İİK'nın 120. maddesinde; "hacze iştirak eden bütün alacaklılar muvafakat ederlerse borçlunun borsada ve piyasada fiyatı olmayan alacakları, ödeme yerine geçmek üzere itibari kıymetleriyle kendilerine veya hesaplarına olarak içlerinden birine devredilir. Bu halde alacaklılar, alacakları nispetinde borçlunun haklarına halef olurlar. Aynı suretle hacze iştirak edenlerin hepsi veya içlerinden birisi borçlunun üçüncü bir şahıstaki alacağının tahsilini veya böyle bir şahsa karşı haiz olduğu dava hakkının kullanılmasını, masraf kendilerine ait olmak ve fakat haklarına halel gelmemek şartıyle üzerlerine alabilirler....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/357 KARAR NO : 2020/2061 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2019 NUMARASI : 2019/287 ESAS, 2019/612 KARAR DAVA KONUSU : İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/287 Esas, 2019/612 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların boşanmalarına ilişkin kararın 11/09/2017 tarihinde kesinleştiğini, karara konu maddi ve manevi tazminatın aynı tarihte davalıya ödenmesine ve ödemeye ilişkin makbuz alınmasına rağmen, bu alacak ve fer'ilerinin tahsili için Fethiye İcra Müdürlüğünün 2019/6027 Esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını belirterek, icranın geri bırakılmasını istemiştir....
İİK'nun 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, itfa şikayetinin, noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı mümkündür. Somut olayda, alacaklı, borçlunun itfa iddiasına dayanak yaptığı 07.01.2012 tanzim, 22.01.2012 vade tarihli 2.500 TL bedelli bono yönünden ödeme yapıldığını kabul etmediği gibi, alacaklıya bono verilmiş olması da ödeme yerine geçmez. O halde mahkemece, 2.500 TL bedelli bonoya ilişkin ödeme yapılmadığının kabulü ile 64.680,00 TL yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, anılan bono bedelini de içerir şekilde takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
in Karşı Oy Yazısı : İİK'nun 71. maddesinin birinci fıkrası takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen itfa ve imhal itirazlarını noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile borçlunun ispat etmesi halinde, takibin iptal veya talikinin her zaman icra mahkemesinden isteyebileceğini öngörmektedir. Borcun itfa edilmiş olmasından icra dairesi dışında borcun itfa edilmesi anlaşılmaktadır. İtfa terimi ödeme, hibe, ibra, her çeşit af, terkin ve takas gibi borcun sona erme sebeplerini kapsar. Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacaklıya karşı doğmuş bir karşı alacağı ile borcunun takas ettiğini bildirerek İİK'nun 71. maddesine göre icra mahkemesinden takibin iptalini talep edebilir. Takas beyanı ile birlikte karşılıksız borçlar, miktarı az olan borç miktarınca ve takas edilebilecekleri andan itibaren sona ermiş sayılırlar (TBK'nun 143/1)....
Borçlunun itfa itirazına dayanak yaptığı ibranamede bir tarih bulunmamakla birlikte, itiraz dilekçesi içeriğine göre yapıldığı iddia edilen ödeme takipten önce olup, takibin kesinleşmesinden önce borcun itfa edildiğine yönelik itiraz İİK. nun 168/5. maddesi kapsamında olup, bu maddeye göre itirazın beş günlük süre içinde yapılması gerekir. Ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü de iddia edilmediğinden mahkemece itirazın süre aşımı nedeniyle reddi yerine işin esasının incelenerek, takibin durmasına karar verilmesi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı/alacaklı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: İstek, kambiyo senedine dayalı takipte borca itiraza ilişkindir....
Dava, kira alacağına dayalı genel haciz yoluyla ilamsız takipte borçlunun takip yapan alacaklının takipte taraf sıfatının bulunmadığı, takibe ilişkin borcun takipten sonra itfa edildiği iddiasına dayalı itiraza ilişkindir. İİK'nın 33/2. maddesi uyarınca; icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa isteği mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir. Somut olayda; davacı tarafından sunulan sulh protokolü anılan madde kapsamında belgelerden olmayıp, alacaklı dernek vekilinin kabulü de bulunmamaktadır. İtirazın kaldırılması ve tahliye davasının açılmamış sayılmasına karar verilmesi takibin yürütülmesine engel teşkil etse de ibraz edilen belgenin İİK'nın 33/2.maddesi kapsamında itfa belgesi olmadığı gerçeğini değiştirmemektedir. Bu nedenle davacının itfaya dayalı icranın geri bırakılması talebinin reddine dair kararda usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir....
Bu durumda, borcun kabul edilmesi nedeniyle İİK'nun 170/a-son maddesi uyarınca senet üzerine düşülen kayıt nedeniyle takibin iptaline karar verilemez. O halde mahkemece, borçlunun ödeme iddiasının ve faiz ile zamanaşımına yönelik itirazlarının esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, senedin teminat senedi olduğu gerekçesiyle takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, kabule göre de; senedin teminat senedi olduğu iddiası İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup aynı Kanunun 169/a-5. maddesi uyarınca itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir....