WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2019 NUMARASI : 2019/162 ESAS, 2019/156 KARAR DAVA KONUSU : ÖDEME EMRİNİN VE TAKİBİN İPTALİ, BORCA İTİRAZ KARAR : Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/162 Esas, 2019/156 Karar sayılı dosyasında verilen talebin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bodrum 1. İcra Müdürlüğünün 2019/11962 Esas sayılı takip dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine konu senedin onaysız fotokopisi üzerinden yapılan incelemede, senette keşide yerinin yazılı olmadığını, keşide yeri yazılı olmayan senedin, kambiyo senedi vasfını taşımadığını, ödeme emri ekinde senet örneğinin gönderilmediğini, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını belirterek, ödeme emrinin ve takibin iptalini istemiştir....

nun, takip konusu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, işin esası incelenerek istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK.nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 31/12/2014 tarihinde tebliğ edildiği halde, yasal beş günlük süreden sonra 12/01/2015 tarihinde imza itirazı ile icra mahkemesine başvurulduğu görülmektedir....

    İcra Müdürlüğünün 2020/13367 Esas sayılı dosyasında düzenlenen ödeme emrinin sol tarafında bulunan hesaplamanın ödeme emrinden çıkarılmasına, banka hesap numarasının yazılmamasının ödeme emrinin iptalini gerektirmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali talebinin reddine, ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlenmesinin icra müdürünün görevi olduğu, alacaklının sorumlu tutulamayacağı anlaşıldığından davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacıların istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile, İSTANBUL 14. İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 31/08/2020 tarih, 2020/776 Esas ve 2020/910 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul 27....

    bilgilerin yazılmasının ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini ileri sürerek, ödeme emirlerinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Mahkemece toplanan delillere göre, takip konusu borcun ödeme emrinin tebliğinden sonra ödendiği, davacının ödeme tarihine kadar izleyen ve ödenmeyen faiz, icra, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibi devam ettirmesinde hukuki yararı bulunduğu, davacı vekilinin son celsede davanın icra masrafları ve vekalet ücreti üzerinden açıldığını beyan ettiği gerekçeleriyle davanın kabulüne, takibin takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 07/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş. tarafından davacı borçlu T1 Şti. hakkında ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının teminat mektubu ve tazmin talebi örneği olduğu, 03/03/2017 tarihinde ödeme emrinin davacı borçlu şirkete tebliğ edildiği, 06/03/2017 tarihinde borçlu şirket vekili tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davanın 06/03/2017 tarihinde açıldığı, davadaki talebin ödeme emrinin tebliği işleminin iptali ile takibin mükerrer olmasından dolayı iptali ve zamanaşımı iddialarına ilişkin olduğu, ödeme emri tebliği işleminin mahkemece iptal edildiği, diğer taleplerin ise reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

      emrinin iptali ile ortadan kaldırılmasının da mümkün olmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile takibin davacı yönünden iptaline karar vermiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2020/1011 esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, takip talebinde ve ödeme emrinde vesayet altında bulunan kısıtlının borçlu olarak gösterildiğini, sistemin kısıtlılık uyarısı sebebiyle ödeme emrinin kısıtlının vasisine tebliğ yapıldığını, takip talebinde kısıtlının adı soyadının yanında kanuni temsilcinin adı ve soyadının da gösterilmesinin zorunlu olduğunu, takipte bu hükme uyulmadığını kısıtlının şahsen borçlu olarak gösterilerek husumetin kendisine yöneltiğini vasisinin belirtilmediğini, takip dayanağı olan bonolardaki yazı ve altındaki imzalarında müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle; takibin ve ödeme emrinin iptaline, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, takibin durdurulmasını talep ve dava etmiştir....

      Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya yapılan ödeme emrinin tebliğinden usulü ilişkin önemli bir eksikliğin mevcut olduğundan davanın açılmasında herhangi bir hukuki yararın olmadığını, borçlu T1 icra dairesi tarafından usulüne uygun bir ödeme emri düzenlenmediğini, tebliğ mazbataları incelendiğinde yalnızca tek bir ödeme emrinin düzenlendiğinin görüleceğini, ödeme emri düzenlenmeden ve tebliğe çıkmadan bu aşamada davacının ödeme emrine itiraz etmesinde ve söz konusu davayı açmasında hukuki bir yararının bulunmadığını, ödeme emrinin borçlulardan biri olan ve aynı zamanda davacıyla aynı evde yaşayan eşi olan borçlu Erdal Atabey'e tebliğ edilecek olan ve tebliğe henüz o sırada çıkarılmamış olan ödeme emri olduğunu, ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlediği için sistem tarafından otomatik doldurulduğunu, bu yüzden borçlulardan T1 isminin geçtiğini, takip başlatıldığında davacıya ait bazı bilgilerin...

      İcra Müdürlüğü'nün 2021/2509 Esas Sayılı icra takip dosyasında ilamlı takip başlatıldığını, 24/02/2021 tarihli icra emrini tebliğ aldıklarını, gönderilen icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra emri ekinde dayanak mahkeme kararının gönderilmediği, ilam suretinin icra emri ekinde gönderilmesi gerektiğini, bu nedenle icra emrinin iptali gerektiğini, ayrıca gönderilen icra emrinde hatalı faiz miktarlarının belirtildiğini, faizin başlangıç tarihinin şüpheden uzak bir şekilde belirtilmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tebliğ edilen icra emri içeriğinde işlemiş faiz olarak belirtilen alacak kalemlerinin hangi asıl alacağa ilişkin olduğu, belirsiz olduğu gibi faizin başlangıç tarihinin de açık bir şekilde belli olmadığını söyleyerek şikayetin kabulü ile ödeme emri tebligatının ve nihayetinde takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu