İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2022 NUMARASI : 2022/455 ESAS, 2022/520 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen borca itiraz davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; dava dilekçesini tekrar ederek, icra tebligatının iptalini dava ettikleri halde mahkemenin yanlış bir algılama ile davayı borca itiraz gibi değerlendirerek borca itiraz yönünden davanın reddine karar verdiğini, bu durumun Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, mahkemenin gerekçeli kararına karşı süresi içerisinde istinaf talebinde bulunduklarını, ancak davalı tarafın talebi üzerine mevcut ihtiyati tedbirin kaldırıldığına ilişkin 19/01/2021 tarihli ek kararın objektif olmadığını, 22/01/2021 tarihinde müvekkilinin konutuna haciz uygulanmasının hukuk düzenine aykırı olduğunu, dava dilekçesindeki talepleri dışına çıkılarak borca itiraz yönünden davanın reddi ve ek karar ile mevcut tedbirin kaldırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Somut olayda, davacı vekili müvekkili olan şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığını, ödeme emrinin tebliğ edilmeyip 17/09/2019 tarihinde haricen öğrendiklerini, çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun yerleşim yerindeki icra müdürlüğünün yetkili olduğundan yetkiye, borca ve faize itiraz ederek ... 5. İcra Müdürlüğünün 2019/10628 Esas sayılı takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu ... 5. İcra Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nun 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/8226 Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, dava dışı borçlunun icra takibine itiraz etmediği, davalı kefil ...' ın sadece icra takibine dayanak borca itiraz ettiği ancak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmediği, davalı kefil ...'nin ise borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, davacı alacaklı tarafından borca ve yetkiye yapılan itirazın iptalini temin için de eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. O halde, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinde yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün sadece İstanbul olarak gösterilmemesi ayrıca borçlu ve kefillerin ikametgahının da yetkili olarak gösterilmesi, dava dışı borçlu şirket ile davalı kefillerden ...'ın İzmir'de kayıtlı olmaları, İzmir 14. İcra Müdürlüğü'nde yapılan icra takibine dava dışı borçlu şirketin itiraz etmemesi, davalı kefillerden ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptali KARAR İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2012/3295 Esas sayılı takip dosyası aslı eklendikten sonra dosyanın, bu dosyada asıl (B)... Büro Sistemleri Ltd. Şirketi'ne ihtar tebliğ edilmiş ise temini ile varsa ihtara itiraz yönünden de eksiklik giderilerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle borcun sadece 1 aylık döneminin bize ait olması ve kalar borcun bizden önceki döneme ait olması nedeni ile KISMEN BORCA İTİRAZ ETTİĞİMDEN, TAKİBE KONU BORCA, FAİZ VE BÜTÜN FERİLENE İTİRAZ ETTİĞİMDEN TAKİBİN DURDURULMASINI talep ederiz. SONUÇ VE İSTEM; Bizim yukarıda izah ettiğimiz üzere alacaklı tarafın açmış olduğu icra takibine KISMEN BORCA İTİRAZ ETTİĞİMDEN, TAKIBE KONU BORCA, FAİZ VE BÜTÜN FERİLENE İTİRAZ ETTİĞİMİZDEN TAKİBİN DURDURULMAS[NI talep ederiz...." şeklinde dilekçe vererek kısmi itirazda bulunmuşlardır. 2004 sayılı İİK.nun 62/4.maddesi gereğince Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısman cihet ve miktarını açıkca göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır. (Bkz: İtirazın İptali Davaları, Adnan Değnekli & Sedat Kısa, Turhan Kitabevi 2.Baskı) Görüldüğü üzere borca kısmi itirazda bulunulurken, borcun ne kadarının kabul edildiği, ne kadarının kabul edilmediği belli değildir. İtiraza uğrayan bedel net ve açık olarak belirtilmemiştir....
Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 169/a-5 maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” O halde, mahkemece, borçluların, borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK.nun 169/a-5.maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Talep, İİK’nın 97/1. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğü'nün İcra Mahkemesi'nden takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. Hemen belirtmek gerekir ki; İİK 97/1. maddesinde; "İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir." düzenlemesi yer almaktadır. Bu durumda İİK'nın 97/1. maddesi, icra müdürüne dosyayı re’sen ve derhal icra mahkemesine göndermek, İcra Mahkemesine ise icra dosyası içeriğine göre "takibin devamına veya talikine karar vermek" görevi yüklemiştir. Yasal düzenleme çok açık olup, İcra Mahkemesince, İcra Müdürlüğü’nün İİK'nın 97/1. maddesine ilişkin talebi üzerine vereceği karar, “ takibin devamına veya talikidir”, başka bir karar verilemez....
İİK.nun 269/2.maddesi gereğince,borçlunun, (13) örnek ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde, itiraz sebeplerini 62. madde hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmesi gerekir. Somut olayda, davacı borçlu, 7226 sayılı yasaya dayanarak 2020 yılı Mart ayı kira alacağına ilişkin tahliye talepli icra takibi başlatılamayacağı iddia ettiğine göre, başvuru bu hali ile borca itiraz niteliğinde olup, borçlunun aynı nedenle icra takip dosyasına 10.08.2020 tarihinde itiraz ettiği anlaşıldığından, borçlunun bu iddiasının itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davasında değerlendirilmesi ve tartışılması mümkün olup, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı görülmekle, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, söz konusu icra takibine davalı şirket tarafından itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu davalının itirazının haksız olduğunu açıklanan nedenler ile İzmir .... İcra Dairesinin .../... Esas sayılı dosyasına yapılan borçlu itirazının iptali ile takibin devamına, takibe haksız yere itiraz eden davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili 19.10.2020 tarihli takibe itiraz dilekçesinde; davalı müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle borca ve ferilerine itiraz edildiğini, takibin durdurulduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....