Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/600 KARAR NO : 2022/2446 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUSTAFAKEMALPAŞA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2021/88 2021/123 DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2019 NUMARASI : 2019/79 ESAS, 2019/786 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 28 İcra Müd'nün 2019/1960 esas sayılı takip dosyası ile müvekkil şirket hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebliğ şikayeti davası da açarak dosya numarasını bildireceklerini, İzmir İcra Dairelerinin yetkisiz olduğunu, icra takibinin dayanağı olan çekler üzerindeki imzaların müvekkili şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin eli ürünü olmadığını, borca, faize, çek tazminatı miktarına, borcun ferilerine ve takibe itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....

    itirazın değerlendirilmemesi gerektiğini, Yargıtay ilamlarında da icra ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan borca itirazın hüküm doğurmayacağının ve kanunun açık hükmüne aykırı olduğunun açıkça belirtildiğini, borçluya tebliğ yapılmadan yapılan itiraz hükümsüz olduğu için yapmış oldukları icra memur muamalesi şikayetinin kabul edilmesi ile daha önce değerlendirilen borca itirazın kaldırılması ve takibin devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne, takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Şikayetin KABULÜNE, Bulanık İcra Müdürlüğünün 2021/34 esas sayılı dosyasında davacının icra takibine itiraz tarihi olan 17.02.2021 tarihinde borca itiraz edildiğinden BORCA İTİRAZIN SÜRESİNDE YAPILDIĞININ KABULÜ İLE icra müdürlüğünün takibin kesinleşmesine ilişkin kararının KALDIRILMASINA, Takibin DURDURULMASINA, İcra Müdürlüğünde konulan hacizlerin KALDIRILMASINA, karar verilmiştir....

    T4 tarafından 01/10/2021 tarihli borca itiraz dilekçesi ile yetki ve borca itiraz edildiği, 06/10/2021 tarihli borca itiraz dilekçesi ile T3 Şirketi vekili Av. T4 tarafından itiraz edildiği, dilekçe ekinde Ukrayna dilinden aslı ve noter tercümeli 05/10/2021 tarihli vekaletnamenin sunulduğu, 04/10/2021 tarihli karar ile, itirazın süresinde olması halinde yetki itirazının kabulü ile takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği, 07/10/2021 tarihli karar ile de, 06/10/2021 tarihli borca itiraz dilekçesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararların şikayete konu edildiği, şikayetin süresinde olduğu anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının, icra mahkemesine başvurusunda icra dosyasında şirket adına borca itiraz eden kişinin şirketin yetkili temsilcisi olmadığını ileri sürerek, usulsüz itirazın reddi ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 35/1. maddesine göre, yargı yetkisini haiz bulunan organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip...

      Maddesi uyarınca takibin iptali istemine ve borca itiraza ilişkindir. İİK. 'nun 71/1. Maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Davacı borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo takibi başlatılmasından sonra borçlunun takip dosyasına yapmış olduğu ödemeye istinaden İİK. 'nun 71/1. Maddesi uyarınca takibin iptalini talep etmesi hukuki dayanaktan yoksundur. Zira, (yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış) takip dosyasına yapılmış olan ödemenin, takip dosyası yetkili icra müdürlüğüne gönderildiğinde, dosyanın infazında nazara alınacağı aşikardır. Bu itibarla, mahkemece, takibin iptali isteminin reddi hukuken isabetlidir....

      Yasal sürede borca itiraz nedeni olarak ileri sürülmeyen hususlar senet metninden anlaşılanlar dışında yargılama sırasında ileri sürülemeyeceği gibi (m. 63), mahkemece de kendiliğinden dikkate alınamaz. Somut olayda, davacı borçluya ödeme emri 15/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacı borçlu tarafından süresinde 19/10/2020 tarihinde takibe dayanak senetlerin zamanaşımına uğradığı ileri sürülerek borca itiraz edildiği, bilahare yargılama sırasında davacı borçlu tarafından 29/10/2020 tarihli beyan dilekçesi ile icra takibine konu senetlerin ödendiğine ilişkin ödeme iddiasında bulunduğu, yasal sürede borca itiraz nedeni olarak ileri sürülmeyen ve senet metninden de anlaşılmayan hususların artık ileri sürülemeyeceği anlaşılmakla davacının bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

      İcra Hukuk mahkemesinin 2022/73 esas sayılı dosyasında TMK 606.maddesine dayalı şikayetlerinin kabul edildiğini ve takibin iptaline karar verildiğini, bu karara yönelik istinaf başvurusu yapıldığını, 2022/74 esas dosyada ise icra takibine itiraz edip borçlarının bulunmadıklarını iddia ettiklerini, mahkemenin şikayet davasına dayanarak icra takibine itiraz davasını derdestlikten ret etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkillerinin reddi miras davası açtıklarını, yerel mahkeme tarafından şikayet davasının bekletici mesele yapılması gerekirken derdestlikten reddinin hatalı olduğunu, her iki davanında aynı anda açıldığını, itiraz davasında karar verilmesi için şikayet davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini, kesinleştiği takdirde itiraz davasının esasına yönelik bir hüküm kurulmasına gerek kalmayacağını belirterek kararın kaldırılmasını, borca ve faizlere itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Davalı istinaf cevap dilekçesinde özetle; Yargıtay 12....

      UYAP Entegrasyonu