GEREKÇE: Uyuşmazlık: kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile tekipte takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zaman aşımı itirazı niteliğindedir. Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde, takibin şekline göre İİK'nun 170/b maddesi göndermesi ile olayda uygulanması gerekli aynı Yasanın 71/2 ve 33/a-1. maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilir....
İcra Müdürlüğünün 2021/4421 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde çeke dayalı alacağın tabi olduğu üç yıllık zamanaşımı süresince dosyanın işlemsiz bırakıldığı anlaşıldığından, şikayetin kabulü ile davacı yönünden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Bonolarda takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tabi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede İİK.nun 71. maddesi göndermesi ile İİK.nun 33/a maddesi gereğince süreye tabi değildir (HGK.nun 4.11.1998 tarih ve 1998/12-763 E. - 1998/797 K.). O halde, takip sonrası zamanaşımı itirazı süresiz olarak ileri sürülebileceğinden itirazın TTK.nun 749. maddesi koşullarında esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takip konusu alacakların takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takiplerin iptalini talep ettiği, mahkemece şikayete konu iki icra takibi bulunmasına rağmen sadece ... İcra Müdürlüğü'nün 2000/182 E. (yenilemeden sonra 2006/2089 E.) sayılı takip dosyası hakkında değerlendirme yapılarak bu dosyada yapılan takibin zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verildiği, şikayet konusu diğer takip olan ... İcra Müdürlüğü'nün 1999/3920 Esas sayılı takip dosyası hakkında hüküm kurulmadığı görülmekle birlikte, temlik alacaklısı ...'in yargılama sırasında 20.01.2016'da, şikayetçi borçlu ...'in ise 17.11.2017'de öldüğü, ancak mahkemece adı geçenlerin mirasçıları davaya dahil edilmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Dava devam ederken taraflardan birinin ölmesi halinde, TMK'nun 28/1. maddesi uyarınca ölen kişinin taraf ehliyeti son bulur....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K.sayılı kararı, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait itfa itirazına yönelik olup itirazın esası incelenmeksizin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca süreden reddine karar verilmiştir. Eldeki ödeme itirazı ise takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait olmakla itirazın yasal dayanağı İİK'nun 71. maddesi olup itiraz süreye tabi değildir. Bu nedenle ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.3.2009 tarih ve 2009/335 E.-2009/236 K. sayılı kararı şikayet konusu yapılan itfa itirazı yönünden HMK'nun 303. maddesi anlamında kesin hüküm niteliğini taşımaz. O halde mahkemece, borçlunun, İİK'nun 71. maddesi uyarınca ileri sürdüğü itfa itirazının esası incelenerek oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak kesin hüküm nedeniyle istemin reddedilmesi isabetsizdir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bono için öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle İİK'nun 71/2 maddesi göndermesiyle uygulanması gereken İİK'nun 33/a-1 maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, bu nedenlerle istinaf dilekçelerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Borçlunun istinaf yolu başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptali istemine ilişkindir....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda; davacı yanın, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleştiğini iddia ettiği zamanaşımı itirazlarına yönelik incelemede; öncelikle takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazının herhangi bir süreye tabi olmadığı gözetilerek, bu kapsamda İİK 33. ve İİK 71. maddelerine göre yapılan incelemede; takip dosyasında yenilemeden önceki son işlem tarihinin 15.11.2012 tarihi bulunduğu, dosyanın 05.05.2014 tarihinde dosyanın harçsız yenilendiği, sonrasında dosyanın 23.02.2017 tarihinde bir kez daha harçsız yenilendiği, sonraki işlem tarihinin 24.02.2017 olduğu, sonrasında 30.05.2017 ve 06.06.2018 tarihli işlemlerin yapıldığı, kambiyo senetlerine ilişkin bono/senet bakımından o tarihte yürürlükte bulunan yasaya göre 3 yıllık zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Zamanaşımı şikayetinin...
Belirtilen durum karşısında, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde mirasın reddine ilişkin mahkeme kararını icra müdürlüğüne sunmak suretiyle kesinleşen takipteki hacizlerin kaldırılmasını isteyemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Alacaklı adi belge altındaki imzayı inkar ederse icra hâkimi İİK’nın m. 68/5 hükmünü kıyasen uygulayamaz ve imzanın alacaklıya ait olup olmadığı hakkında bir inceleme yapamaz (veya bilirkişiye yaptıramaz); takibin iptalini reddetmekle yükümlüdür (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, Ankara 2013 s.340). İtfa nedeniyle İİK’nın 71/1 maddesi uyarınca icra takibinin iptal edilmesi için itfanın takibin kesinleşmesinden sonraki bir dönemde olması ve 71/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatı gereklidir. Somut olayda ödeme emri 07.05.2010 tarihinde borçlu ...’a, 11.07.2011 tarihinde ise borçlu ...’a tebliğ edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince; "İcra müdürlüğünce takip dosyası fiziken bulunamadığından uyap üzerinden gönderilen dosya örneği incelendiğinde; Alacaklı tarafından yapılan son takip işleminin 28/06/2012 tarihinde dosyanın yenilemesi işlemi olduğu, o tarihten sonra dosyada TTK.750.maddesinde sayılan zamanaşımını kesici bir işlemin dosyada yapılmadığı, icra müdürlüğünden gelen müzekkere cevabına göre de dosyada depo edilmiş bir satış avansının bulunmadığı anlaşıldığı, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımına uğramış olduğunun tespiti ile İİK.71/2.maddesi yollamasıyla İİK.33/a maddesi gereği icranın geri bırakılmasına" dair karar verildiği görülmüştür....