Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E. sayılı dosyası ile 3688,23 TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığını, davalı borca, faiz ve takibe itiraz ettiğini dilekçesi ile belirttiğini ve davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlu iş bu itiraz dilekçesi ile tüm borca itiraz ettiğini, İcra takibine konu borç, faiz ve ferileri Sözleşmeden kaynaklanmakta olduğunu, davalı taraf söz konusu kredi kullanıldığını ve borcunu ödemediğini, davalı/borçlunun icra dairesine yapmış olduğu itirazı haksız ve dayanaksız olup iptali gerekmekte olduğunu, faiz oranına yapılan itiraz haksız ve mesnetsiz olduğunu, sözleşme ile belirlenen ve kredi hakkında uygulanan faiz oranı yasal olduğunu ve bu takipte de yasal olan faiz talep edildiğini, haksız ve mesnetsiz olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, kötü niyetli davalı aleyhine %20’ den aşağı olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve...

    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davalının murisi Nurullah Şen aleyhine bonoya dayalı takip yaptığı, kesinleşen takip devam ederken borçlunun vefat ettiği, mirasçı davalıya çıkarılan ödeme emrine itiraz edildiği ve icra müdürlüğünce takibin durmasına karar verildiği, davalının murisi olan borçlunun itirazının olmaması nedeniyle takibin kesinleştiği, davalının mirası red veya mirasın borca batık olması dışında borca itiraz edemeyeceği, mirasçılara ödeme emri çıkarılmasının zorunlu olmadığı, mirasçılar borçtan müteselsilen sorumlu olup, mirasçılardan biri hakkında takip yapılabileceği, her ne kadar davalının borca itiraz hakkı olmamasına rağmen borca itiraz ettiği, takibin icra müdürlüğünce durdurulduğu, bu nedenle iş bu davanın açıldığı, davalının takibe ilişkin diğer itirazlarının icra hukuk mahkemesinde görülen davada irdelenip davanın reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği, davacının davalıdan...

      takibin durdurulmasına karar verilmesinin de somut bir dayanağının bulunmadığını, takibin dayanağına bakıldığında, takibin senetlere ilişkin olduğunun görüleceğini, yapılan itiraz dilekçesinde sadece borcun olmadığı savunması yapıldığını, imzaya yahut başkaca bir hususa da itiraz edilmediğini, dolayısıyla yapılan itirazın bir dayanağının olmadığını, İİK. m. 68 kapsamında bir belgenin söz konusu olduğunu, buna göre de itirazın kaldırılması gerektiğini belirterek, kararın davalı şirket yönünden kaldırılarak şikayetin kabulüne, olmadığı takdirde itirazın kaldırılmasına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

      Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 10.000 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, 10.000 TL asıl alacak üzerinden % 40 icra tazminatının davalıdan alınmasına, temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı, icra tazminatı ve tahliye isteminde bulunmuştur....

        KARAR Davacı banka, davalının kredi kartı kullandığını, geri ödemelerini aksatan davalıya muacceliyet ihtarnamesi çektiklerini, ihtarnamenin tebliğine rağmen davalının borcunu ödememesi üzerine icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

          Davalı borçlunun yerleşim yeri İzmir İli ve akdin ifa yeri Honaz İlçesi olduğundan takibin yapıldığı Denizli İcra Dairesi yetkili değildir. Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptâli davasını gören mahkeme, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyebilir. İtirazın iptâli davasında icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde, mahkemenin yetkisine itiraz edilmemiş olsa dahi, mahkeme öncelikle icra mahkemesinin yerine geçerek, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyip sonuçlandırılmalıdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.03.2002 gün 2002/13-241-208 E.K, 28.03.2001 gün 2001/19-267-311 EK. sayılı kararları) Öte yandan bir itirazın iptâli davasının görülebilmesi usulüne uygun şekilde yapılmış, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Geçeli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur....

            Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu yasal süresindeki itirazında “alacaklıya Ocak-Şubat-Mart aylarına ait kira borcu bulunmakta olup, istenilen miktarın 2.550 TL kısmını kabul ettiğini, geri kalan kısmına, faiz ve damga vergisi cezasına itiraz ettiğini” beyan etmiştir. Mahkemece istemin kabulü ile itirazın kaldırılmasına, 7.650 TL asıl alacak ve 219 TL damga vergisi olmak üzere toplam 7.869 TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş ise de, esasen davalı tarafından borcun 2.550 TL kısmı kabul edilmiş olup, bu kısma itiraz söz konusu olmadığından mahkemece borcun kabul edilen kısmı mahsup edildikten sonra sadece itiraz edilen kısma yönelik olarak itirazın kaldırılmasına ve bu miktar için takibin devamı ile icra inkar tazminatına karar verilmesi gerekirken sanki borcun tamamına itiraz edilmiş gibi takip konusu miktarın tamamı üzerinden itirazın kaldırılarak takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

              in borca itiraz etmesi üzerine, icra müdürlüğünce takibin borçlu ... yönünden durdurulduğu, alacaklının icra mahkemesine başvurarak, borçlu adına yapılmış bir itiraz olmadığından takibin durdurulmasına ilişkin kararın kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçlu ... adına vasisi ...'e 08.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen vasinin İİK'nun 62. maddesinde öngörülen yedi günlük süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesinde, kısıtlı kardeşinin kendi kimlik bilgilerini kullanarak krediler çekmesi nedeniyle şu anda cezaevinde olduğunu, kardeşi ile bir ilgisinin olmadığını, ödeme imkanı olmadığından borcu ödeyemeyeceğini belirtip kısıtlı kardeşinden alınması gerektiğini bildirmiştir....

                İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1115 E., sayılı imzaya itiraz dosyası üzerinden 21.10.2013 tarihinde takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği, aynı mahkemece 18.06.2014 tarih ve 2013/1115E., 2014/707 K. sayılı kararı ile imzaya itirazın reddine karar verildiği, nihai kararda, önceden verilen tedbir niteliğinde geçici durma kararının kaldırılmasına veya takibin devamına ilişkin bir karar verilmediği, alacaklı vekilinin imza itirazının ret kararının onanmasına dair Dairemizin 2014/27978 E., 2015/2911 K. Sayılı 16.02.2015 tarihli ilamını ibrazla takibin devamını ve haciz kararı verilmesini istediği, icra müdürlüğünce 04.03.2015 tarihinde istem kabul edilerek haciz kararı verildiği anlaşılmıştır....

                  Taşınır rehninin paraya çevrilmesi başlığı altında yer alan İİK'nun 147. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 62. maddesinde "itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak İcra Dairesine bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, anılan yasal düzenlemeler gereği ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde İcra Müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra Müdürlüğü yerine İcra Mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmaz. Somut olayda borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takibin dayanağı, rehinli olan ... plakalı kamyonete dayalı olarak, daha önce... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2009/5323 sayılı dosyası ile icra takibi yürütüldüğü ve bu takibin halen derdest olduğu ileri sürülerek mükerrerlik itirazı ile İcra Mahkemesine başvurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu