Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine dair ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı taraf işbu takibe itiraz ettiğini ve haksız olan bu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, borçlunun itirazında borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve bu haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun uzun süreden beri müvekkile olan açık faturalardan kaynaklanan borcunu ödemediğini, müvekkilinin mal ve hizmeti teslim ettiğini ve bunun sonucunda alacağa konu faturayı tanzim ettiğini belirterek ... 33 . İcra Müdürlüğü’nün...Esas sayılı dosyasına yapılan davalının haksız itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalı/borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....
Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine kısmi itirazda bulunulduğu ve takibin durmasına karar verildiğini, davalının yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir....
Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin müdürü tarafından ... tarihinde takibe itiraz edildiğini, borçlu şirketin borca itirazında "ödeme emrine, borcun tüm ferilerine itiraz ettiği" şeklinde itiraz sunulduğunu, asıl borca itiraz etmediğinin anlaşıldığını, İcra Müdürlüğünce itirazın geçerli bir itiraz olarak kabul edilerek takibin durdurulduğunu, takibin dayanağı olan, müvekkili tarafından borçlu şirketin mal teslimi (alüminyum doğrama profili ve cam malzeme) karşılığında kesilen faturanın, hem kendisinin hem de borçlu şirketin ticari defterlerine işlendiğini, Davalı şirket müdürünün, borca itiraz dilekçesinde taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ve borç ilişkisini ve bunun delili olan faturayı inkar etmediğini, haliyle ihtiyati haciz kararında ölçüt olarak kabul edilen "yaklaşık ispat kuralının" dosyamız açısından gerçekleştiğini, neticeten itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, borçlunun 05/08/2014 tarihinde ve süresi içerisinde borca itiraz ettiği, takibin 06/08/2014 tarihinde durdurulduğu, takibin durdurulması kararının alacaklı ... vekiline 01/09/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 09/11/2015 tarihinde ve 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; borca itiraz dilekçesi ve takibin durdurulması kararının bizzat davacı/alacaklı ...'a 01.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği, ancak icra takibinin davacının avukatı tarafından başlatıldığı anlaşılmaktadır. Tebligat kanununun 11. maddesinin birinci fıkrasına göre, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Dolayısıyla vekil ile takip edilen bir işte tebligatın asile yapılması hukuka aykırıdır....
İcra Müdürlüğü 2021/20685 Esas sayılı dosyasındaki memur muamelesi şikayetinin esastan, borca itirazının ise usulden ayrı ayrı reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra hukuk mahkemesine başvuru sebeplerinin borca itiraz olmayıp, icra takibinin ve ödeme emrinin iptali talebi olduğunu, Mahkemece yanlış değerlendirme yapılarak borca itiraz talebi ile başvurulmuşcasına hukuka ve hakkaniyete aykırı bir karar verildiğini, müvekkiline tebliğ edilen ödeme emrinde borcun dayanağı olarak sadece ödenmeyen kira bedelleri ve kira artış farklarının gösterildiğini, ödenmeyen kira bedellerinin hangi döneme, hani aylara ilişkin olduğunun belirtilmediği gibi kira artış farklarının da ne miktar olduğunun belirtilmediğini beyan ederek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden yapılacak yargılama sonucunda davanın kabulü ile ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, borçlunun başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince; mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. O halde mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, borçluya itirazlarını ispat, alacaklıya ise bu hususta savunma hakkı tanınarak, tarafların varsa gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı sgk vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kurumca yapılan işlemlerin yasal mevzuata uygun olduğunu, bir hata bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını, davanın kabulünü istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava: ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamı incelendiğinde; davacı kurumun davalı aleyhine Ankara İcra Müdürlüğü'nün 2020/6529 esas sayılı dosyası ile davalı hakkında takip başlatıldığı, davalının ikamet adresinin Antalya olduğunu belirterek yetkili icra Dairesinin Antalya-Kepez İcra Dairesi olduğunu ve borcu olmadığını belirterek borca ve yetkiye itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu, davacı kurum tarafından itirazın iptali istemi ile bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dairemize ait 09.07.2010 gün, 1271–6251 sayılı kararın gereğinin kısmen yerine getirildiği anlaşıldığından, bu kez gerekli özen ve dikkat gösterilerek yeni bir geri çevirme kararına mahal verilmeden; 1.Borca itirazın iptali ile ilgili Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2006/61 Esas sayı ile açıldığı anlaşılan dava dosyasına ilişkin kesinleşme şerhini içeren onaylı karar örneğinin, 2.Borca itiraz edildikten sonra alacaklı vekilinin ihtiyati haciz yönünden takibin devamına karar verilmesi isteği ile ilgili 04.02.2009 tarihli talebi karşısında İcra müdürlüğü tarafından verilen kararı içeren tutanağın onaylı örneğinin temin edilip eklenmesinden sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Esas sayılı dosyası ile 08/03/2022 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı vekilinin, icra müdürlüğüne sunduğu dilekçe ile borca, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini, itiraz sonucu takibin durduğunu, davalı/boçlunun, borca, faize ve borcun tüm ferilerine, yapmış olduğu itirazların kabul edilmeyerek iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, davalı /borçlu... ile müvekkili banka arasında akdedilen ve takibin dayanağı olan 01/12/2020 tarihli genel kredi sözleşmesi uyarınca, ... nolu kredi kartı hesabı ve ... nolu kredi hesabı açıldığını, borçlu tarafından kullanılan bu kredi ve kredi kartı hesabının ... 1. Noterliğinin 20/01/2022 tarihli ... nolu yevmiye ve ... 1....
ile 24.03.2020 tarihinde icra takibine ve borca itiraz edildiğini, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu, ancak bu itirazın hukuki temelden yoksun olduğunu, söz konusu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu ancak uzlaşma sağlanamadığını, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin takip tarihinden itibaren takipte istenen şartlarla devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, her halükarda yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....