O halde, mahkemece, takip dayanağı çekte keşide yeri bulunduğundan şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. Diğer yandan, borçlunun ...İcra Müdürlüğü'nün 2014/26199 E. sayılı dosyasını şikayet konusu yaptığı halde, karar gerekçesinde şikayet konusu takibe dayanak yapılmayan çek incelenmek suretiyle sonuca gidilmesi de doğru değildir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yine takipte taraf olmaması gerektiği halde şikayetçi şirketin taşınmaz maliki olarak taraf gösterilmiş olması şikayetçiye şikayet dilekçesinde ileri sürülen sebeplerden ötürü takibin iptalini talep etme yönünden aktif husumet bahşetmeyecektir. Bu haliyle asıl davada, şikayetçinin takipte taraf olarak gösterilmemesi gerekirken takibin şikayetçiye yöneltilmiş olması sebebiyle (takipte pasif husumet yokluğu nedeniyle) şikayetçi yönünden takibin iptaline, şikayet dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle takibin iptali talebi yönünden ise şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin esastan reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Nitekim aynı şikayetçi tarafından aynı taşınmazlara ilişkin daha önce başlatılan ve süresinde satış istenmediği için düşürülen Adana 3. İcra Dairesi'nin 2015/11642 E sayılı dosyasına yönelik takibin ve icra emrinin iptali talepli şikayette, Adana 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, Kadınhanı İcra Müdürlüğünün 2006/702 E sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde 1. sırada yer verilen şikayet olunan Nurhan'ın haciz tarihinin müvekkilinin haczinden sonra olduğunu, 2. sırada yer verilen şikayet olunan ...'nin haczinin ise düştüğünü ileri sürerek sıra cetvelinin iptali ile yeniden sıra cetveli düzenlenmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ... vekili, ilk haczin müvekkilinin haczi olduğunu süresinde satış talep edip, satış avansı yatırdıklarını, müvekkilinin haczinin düşmediğini savunarak şikayetin reddini istemiştir....
Şikayet olunan vekilleri şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre ilk haczi uygulayan dosyanın ilk sırada olması gerektiği, şikayet olunanların haczinin daha önce olduğu, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Sıra cetvelinde 1. sırada yer alan ... 3. icra Müdürlüğünün 2012/496 E. sayılı şikayet olunan icra dosyasında takibin 16.08.2011 tarihinde yapılan tebliği takiben 23.08.2012 tarihinde kesinleştiği bu nedenle takibin kesinleşmesinden önce 16.02.2012 tarihli haczin geçerliliği bulunmadığı 3. sırada yer alan şikayetçinin alacaklı olduğu ... 7....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçiler tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçilerin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle şikayetin kabulü ile takibin davacılar yönünden iptaline karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Şikayetçiler icra mahkemesine başvurunda; müteveffa ...'...
yerine şikayet yolu ile takibin devamı sağlanmaya çalışıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İtirazın iptali davasına konu takibin, yetkisiz icra dairesinde yapılması veya mükerrer olarak yapılmış bir icra takibinin söz konusu olması hallerinde, itirazın iptaline konu geçerli bir icra takibinden bahsedilmesi mümkün değildir. İşbu dosyada ise infaz edilerek kapatılan bir icra dosyasına ilişkin olarak itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiştir. İşbu dava yönünden itirazın iptaline karar verilebilecek ayakta bir icra dosyasının varlığından söz edilmesi mümkün olmamakla, zira dosya ödeme ile infazen kapatılmış, kapak hesabına şikayet yargı yolu tüketilmiş ve takip borçlu açısından sona ermiştir, ortada verilmesi halinde itirazın iptali hükmünün uygulanabileceği geçerli bir icra takibinden bahsetmek mümkün olmadığından, davanın itirazın iptali davalarına özgü dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında itirazın iptaline ilişkin mahkeme ilamı bulunmasına rağmen borçluya icra emri yerine örnek 7 ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu ve ödeme emrinde hangi alacak kalemlerine hangi tarihten itibaren faiz işletildiğinin belli olmadığını ileri sürerek, ödeme emrinin iptalini, mahkemece bir karar verilene kadar da tüm taşkın hacizlerin kaldırılmasını ve alacaklıya icra tehdidi altında yapılan ödemelerin faizi ile iadesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetin 7 günlük süre içerisinde yapılmadığını, şikayete konu takibin genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi olup, şikayetçinin murisi hakkında başlatıldığını ve murisin ölümünden önce muris hakkındaki takibin, itirazın iptali ilamı ile kesinleştiğini, asıl borçlu olan murisin vefatı nedeniyle şikayetçiye mirasçı sıfatıyla tebligat yapılmasında bir usulsüzlük bulunmadığını ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir. III....
takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin ödeme gücünü belirlemekten uzak ve yetersiz bilirkişi raporu dayanak yapılarak yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi, 2-Kabule göre de; a) Şikayet dilekçesi incelendiğinde, şikayetçi tarafın borçlu şirketin ödeme gücü olmadığını bildiği, İİK'nın 333/a maddesinde yaptırıma bağlanan suçun oluşması için ise eylemin başka bir suçu oluşturmaması gerekli olup, şirket yetkilisinin mevcut malları kaçırması iddiasının sübut bulması halinde İİK'nın 331. maddesinde yazılı suçu oluşturabileceği, bu sebeple sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi, b) Şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesine rağmen, sanık müdafii için vekalet ücreti tayini, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının ihtiyati haciz kararını ve takibi daha önce bildiğini, yedi günlük şikayet süresinin dolduğunu, icra müdürlüğünün hasım olarak gösterilmediğini, kanuna göre takiplerin iptalinin gerekmediğini, takibin durması gerektiğini, hacizlerin düşmesinin mümkün olmadığını, müvekkilin konkordatodan haberdar olmadığını, icra müdür işlemi ile takibin yapıldığını, davalıya yargılama gideri ve vekalet ücreti yükletilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, konkordato mühletinde ihtiyati haciz kararının uygulanması amacıyla başlatılan takibin iptali istemine ilişkindir....