Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK. nun 71. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayeti olup, icra takibinin dayanağı 1999 tarihli kira sözleşmesi olduğuna göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi 818 sayılı BK.nun 126. (6098 sayılı BK.nun 147.) maddesine göre 5 yıldır. Aynı Kanunun 133. (6098 sayılı kanunun 154.) maddesinin 1 nolu bendinede zamanaşımını kesen sebepler düzenlenmiş olup, buna göre; borçlu borcu ikrar ettiği, hususiyle faiz veya mahsuben bir miktar para veya rehin yahut kefil verdiği takdirde; (Borçlu borcu ikrar etmişse, özellikle faiz ödemiş veya kısmen ifada bulunmuşsa ya da rehin vermiş veya kefil göstermişse) zamanaşımı kesilir. Yine aynı Kanunun 135. (6098 sayılı kanunun 156.) maddesinde; "Müruruzaman kat'edilmiş olunca kat'ıdan itibaren yeni bir müddet cereyan etmeye başlar" düzenlemesine yer verilmiştir....
sürerek takibin iptalini istediği, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminde bir usulsüzlük olmadığı tespit edildikten sonra, takipte istenen tutar ile kredi sözleşmesinde yazılı ve ihtarname ile bildirilen tutarın uyumlu olmadığı ve takipte istenen alacağın neden kaynaklandığının belirtilmediği gerekçesiyle istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
Mahkemenin 17.01.2014 tarih ve 2013/63 esas, 2014/5 karar sayılı ilk kararı ile, takip dayanağı çekin yasal 10 günlük süre içerisinde ibraz edilmediği gerekçesi ile İİK'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline hükmedilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23.06.2014 tarih ve 2014/14117 esas, 2014/18133 karar sayılı ilamı ile; İ.İ.K.'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük süreden sonra, şikayet yoluyla icra mahkemesine yapılan başvuru sonucunda takip dayanağı çekin kambiyo senedi vasfı bulunup bulunmadığının incelenmesi söz konusu olamayacağından, takibin aynı Yasanın 170/a maddesi uyarınca iptal edilmesinin mümkün olmadığı belirtilerek borçlunun şikayetinin esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur....
Dava konusu icra takibine ilişkin Trabzon İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2010/686 Esas, 2010/681 Karar sayılı mahkeme ilamı ile takibin iptaline karar verildiği, söz konusu karara rağmen takibin yenilerek devamına karar verildiği görülmüştür. Davacı yan her ne kadar takibin iptalini talep etmiş ise de ortada usulüne uygun başlatılmış bir takip bulunmadığından takibin devamına ilişkin icra memur işleminin iptali gerekmektedir. Hukuki nitelendirme mahkemeye ait olduğundan mahkemece talebin şikayet olarak değerlendirilip takibin devamına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi yerinde olmamış ancak bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle mahkemece verilen kararın HMK'nun 353/1- b-2. maddesi uyarınca kaldırılıp, yerine esasa ilişkin yeniden hüküm tesisine dair aşağıda belirtilen şekilde karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, İİK.nun 269 ve sonrası maddelere dayalı olarak alacaklı tarafından yapılmış bir itirazın kaldırılması istemi olmayıp, borçlunun kısıtlı olduğundan bahisle borçlunun vasisinin şikayeti ile takibin durdurulması veya iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : 2863 SAYILI KANUNA AYKIRILIK HÜKÜM : Beraatine Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Zamanaşımını kesen en son işlem olan ... 'in savunmasının alındığı 13.10.2003, sanık ...'in savunmasının alındığı 1.12.2003 tarihi itibariyle itibariyle temyiz inceleme gününde suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde öngörülen zamanaşımı tamamlanmış bulunduğundan hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan madde uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ORTADAN KALDIRILMASINA, 18.1.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı icra takibinde, örnek (6) numaralı icra emrinin borçluya 07.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 27.08.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ipoteğin teminat ipoteği olduğu şikayeti ile takibin iptalini talep ettigi mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....
İcra Müdürlüğünün 2021/15261 Esas sayılı dosyadaki takibin iptaline karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile (örnek 12) takipte borçlunun sair şikayetleri ile birlikte imzaya itiraz ederek takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince; imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olduğu gerekçesiyle alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi...
Mahkemece istemin incelenmesi sırasında takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmiş, inceleme sonunda usulsüz tebligat şikayeti kabul edilip, imzaya itirazın reddine hükmedilmiştir. İmzaya itirazın reddi kararı borçlular tarafından temyiz edilmiş, istemin reddine karar verilmesi sebebiyle alacaklı tarafından haciz talebinde bulunulmuş ve icra müdürlüğünce talep kabul edilmiştir. Borçlular tarafından, imzaya itiraz incelemesi sırasında icra mahkemesince verilen takibin geçici olarak durdurulmasına ilişkin tedbir kararının HMK'nun 397/2. maddesi uyarınca aksi karar verilmediğinden karar kesinleşinceye kadar devam edeceği belirtilerek hacizlerin kaldırılması talebiyle icra mahkemesine şikayet yoluna başvurulmuş, mahkemece istemin reddine karar verilmiştir....