İİK'nun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesişmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır", aynı Kanun'un 33/a-1. maddesinde ise; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" hükümleri yer almaktadır. Aynı maddenin 2. fıkrası ile de “Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder.” hükmü düzenlenmiştir. Bu hüküm uyarınca hacizler icranın geri bırakılması kararı ile değil bu kararın kesinleşmesi ile kalkar....
Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, borcun zamanaşımına yönelik icra kefillerinin taleplerinin reddine, asıl borçlunun talebinin ise kabulü ile icranın asıl borçlu yönünden geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur. B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacılar ..., ... ve ...'...
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 14.07.2016 (Ek karar 15.10.2018) gün ve 2015/138-2016/245 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı teminat senedinden doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptâli, takibin devamı ve %20 icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkin olup, mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ... . 14. İcra Müdürlüğü'nün 2014/2199 E. sayılı dosyasına davalının yaptığı itirazın iptâli ile takibin aynen devamına karar verilmiştir. Mahkemece verilmiş bulunan takibin aynen devamına ilişkin karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ancak nispi harcın noksan yatırılması sebebiyle Dairemizce dosyanın 19.06.2018 tarihli kararı ile geri çevrilmiştir....
Takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetinin kabulü halinde İİK'nun 71. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince, "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken, "takibin iptaline" hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Borçlu vekili 30.05.2011 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda, borcun zamanaşımına uğradığını belirterek İİK.nun 71 ve bu maddede atıf yapılan aynı kanunun 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasını talep etmiş, mahkemece, takibe dayanak belgenin 27.01.2000 tarihli olduğu gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir. Somut olayda takip henüz kesinleştiğinden borçlunun başvurusu İİK.nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımına ilişkin olmayıp, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazıdır....
kambiyo senedi niteliğinde olmadığını, bu sebeple icra mahkemesinin takibin tümüyle geri bırakılmasına karar vermesinin yanlış olduğunu ileri sürerek, takipte zamanaşımının vaki olmadığının tespiti ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİMALİK HANESİNİN AÇIK BIRAKILMASI 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 38 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 30 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü: 2613 sayılı Yasa'ya göre yapılan kadastro sırasında 1658 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespiti sırasında aynı kuvvet ve mahiyette harita ve kayıtlar mevcut olduğu, Asliye Hukuk Mahkemesinde davalar bulunup ihtilafın hükmen halli gerektiğinden söz edilerek, taşınmaz yüzölçümü ve malik hanesi boş bırakılarak tespit edilmiş, üzerinde 276 adet gecekondu mahiyetinde bina bulunduğu beyanlar hanesinde gösterilmiştir....
DAVALILARIN EL ATMASININ ÖNLENMESİOLAN TAPU KAYDININ İPTALİTAŞINMAZIN BİR BÖLÜMÜNÜN ORMAN SINIRLARI İÇİNDE BIRAKILMASI 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 2 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi, davalılar ..... ....., .... ..... , ..... ......, ..... ...., ..... ..... ve .... ..... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Orman Yönetimi, Kaya Köyü 1358 parsel sayılı taşınmazın yörede 1975 yılında yapılıp, itirazlarda 1976 yılında incelenerek 18.12.1978 tarihinde ilan edilen orman kadastro sınırları içinde kaldığını, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini, davalıların el atmasının önlenmesini istemiştir....
Öte yandan, mülga 6762 sayılı TTK'nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay olup, asıl borçlu yönünden zamanaşımı dolmuş ise de borçlunun talebi icranın geri bırakılması olup, İİK’nun 71. maddesinin atfı ile İİK’nun 33/a maddesi uyarınca da takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğraması durumunda icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin iptal edilmesi de yerinde değildir. O halde, ilk derece mahkemesince, borcun zamanaşımına yönelik icra kefillerinin taleplerinin reddine, asıl borçlunun talebinin ise kabulü ile icranın asıl borçlu yönünden geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Davacı vekili davalının, müvekkili bankadan kullandığı araç kredisi geri ödemelerini süresinde yapmaması üzerine başlattıkları takibin davalının itirazı üzerine durduğunu bildirerek itirazın iptaline, takibin devamına, %40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili kullanılan kredinin araç kredisi olup, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine tabi olduğunu, davacının öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması gerektiğini, takibin muaccel olmayan bir alacağa yönelik olduğunu bildirerek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....