Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

pasif husumet yokluğu nedeni ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise, usul ve yasaya açıkça aykırılığı nedeniyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Bankasına ait 100.000-TL bedelli, ... referans numaralı teminat mektubunun bedelinin ödenmesinin %15 teminat karşılığında ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verildiğini, hukuka aykırı ihtiyati tedbir kararına karşı itirazlarının bulunduğunu, banka teminat mektubu müvekkil şirket lehine düzenlenmemiş olduğundan ihtiyati tedbir kararının pasif husumet yokluğu nedeniyle kaldırılması gerektiğini, ihtiyati tedbire ilişkin koşulları düzenleyen HMK hükümlerine aykırı olarak ihtiyati tedbir kararı tesis edildiğini, davacının dava konusu teminat tutarlarının oldukça üzerinde borcu bulunduğu ürün alım taahhüdü ile kesin olarak ispatlandığını, davacı tarafın ise iddialarını ispatlayacak en ufak bir delil dahi ortaya koymadığını, fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla, öncelikle pasif husumet yokluğu nedeni ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise, usul ve yasaya açıkça aykırılığı nedeniyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, vekalet ücreti...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına dayandıkları belgelere temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 13/03/2013 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava, tahliye taahhüdüne dayalı itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı sözlü kira sözleşmesine ve Noterce düzenlenen tahliye taahhüdüne dayalı olarak yaptığı icra takibinde davalının tahliyesini istemiştir. Davalı, tahliye taahhütnamesinin iradesi fesada uğratılarak alındığından iptali için, ihtiyati tedbir istekli olarak ... 4....

        A.Ş arasındaki kira sözleşmesinin muvazaalı olarak feshine yönelik işlemlerin geçersizliğinin tespiti ve iptali, 12.6.2014 tarihli sözleşmeye aykırılık sebebiyle de feshin geçersizliğinin tespiti ve işlemin iptali ile Manavgat 3. İcra Müdürlüğünün 2016/108 esas sayılı dosyasında kesinleşen tahliye taahhüdüne dayalı İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2015/34061 esas sayılı dosyası ve bu dosya ile bağlantılı olarak İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/109 esas sayılı dosyası kapsamında alınmış ve alınacak olan tahliye kararlarının durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesi, 09.05.2016 tarihli tensip ara kararında; “ Tahliye kararlarının infazının durdurularak HARMAN HV TURİZM YATIRIMLARI A.Ş.'nin tesisten tahliyesinin engellenmesine yönelik talebinin KABULÜ ile dosyanın ön incelemesi yapılana kadar tahliye kararlarının infazının durdurularak HARMAN HV TURİZM YATIRIMLARI A.Ş.'...

        Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir. Davacı vekilince sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti ve tahliye isteminin tedbiren durdurulması istenilmiştir....

        İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz. İhtiyati tedbir talebinin reddi halinde ise ihtiyati tedbir isteyen tarafça doğrudan istinaf yoluna başvurulabilir. Eldeki davada, davacı vekilinin talebi üzerine mahkemece kiralananın tahliyesinin durdurulmasına dair tensiben ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalının bu karara karşı istinaf kanun yoluna geldiği görülmüştür....

        Geçici hukuku koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken, hakim asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte ihtiyati tedbir kararı verilirken tarafın çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da, hakim her somut olayda ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir. Ayrıca verilecek ihtiyati tedbir kararının da uyuşmazlığın esasını çözümler nitelikte olmaması gerekir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse yasanın öngördüğü ölçüde isbat edilememişse ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Eldeki dava tapu iptali ve tescil, terditli olarak alacak istemine ilişkindir....

        Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir. Davacı vekilince sözleşmenin feshinin geçersizliğinin tespiti ve tahliye isteminin tedbiren durdurulması istenilmiştir. Somut olayda; 16.09.2021 tarihli yazı ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 75. Maddesi kapsamında anılan kaymakamlık tarafından, tahliye işlemlerinin yapılacağı bildirilmiştir....

        Davacı 23.7.2007 düzenleme tarihli taahhütnameye dayanarak 8.8.2008 tarihinde başlattığı icra takibi ile kiralananın tahliyesini istemiş tahliye emri davalıya 19.8.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı tahliye emrinin tebliği üzerine süresinde verdiği itiraz dilekçesinde tahliye taahhüdünün ilk kira sözleşmesi ile birlikte baskı altında verildiğini ve sözleşmenin bir yıl süreyle uzadığını ileri sürmüş, taahhütname altındaki imzaya ve tarihe açıkca karşı koymamıştır. Davalı B.K.'nun 31.maddesi gereğince tahliye taahhüdünün iptali konusunda bir yıl içinde bir dava açmadığına göre taahhütnamesinin geçersizliğinin ileri sürülmesi mümkün değildir. Öte yandan tahliye taahhütnamesinin mutlaka noterden yapılması da gerekmez....

          İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "1- İhtiyati tedbir kararına itirazın REDDİNE,. 2- İhtiyati tedbir isteyen tarafından teminat yatırılmasına yer olmadığına," şeklinde karar verildiği görülmüştür....

          UYAP Entegrasyonu