ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/472 KARAR NO: 2021/756 DAVA : TAZMİNAT (TAŞINIR KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 21/10/2019 KARAR TARİHİ : 02/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin taşınır mal niteliğindeki ----maliki olduğunu, davalılardan ---davacı şirket arasında iki ayrı kira sözleşmesi akdedildiğini, davacı tarafından---- yevmiye numaralı ihtarnamesinde ---- sona ereceği, sözleşmenin yenilenmeyeceği ve ---- ---- yevmiye numaralı ihtarnamesinde --- sona ereceği sözleşmenin yenilenmeyeceği -------davacı arasında imzalanan --- tarihli fesih sözleşmeleri ile kira sözleşmelerinin sona erdiği hususun da teyid edildiğini, sözleşmelerde --- süresi sonunda iade etme yükümlülüğü bulunduğu açıkça düzenlenmesine rağmen, ---sözleşmeye göre ve süresi içerisinde iade yükümlülüğünü yerine getirmediğini, -...
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dört adet aracın borçlulara ait olmasına rağmen mal beyanında bildirilmediği belirtilerek sanık hakkında 03/03/2015 havale tarihli dilekçe ile şikayette bulunulmuş olması, şikayete dayanak icra takibinde sanığın da yetkilisi olduğu şirketle birlikte borçlu sıfatı bulunduğunun, mal beyanında kendi adına kayıtlı menkul malının bulunmadığını belirtiğinin ve dosya kapsamında bulunan trafik tescil kayıtlarından şikayete konu edilen dorselerin borçlu şirkete ait olduğunun anlaşılması karşısında beyanı hakikate aykırı olmayan sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de; 1- Şikayete dayanak icra takip dosyası içeriğinden sanık ve yetkilisi olduğu şirket aleyhine şikayetçi tarafından yapılan başka takipler bulunduğunun anlaşılması ve sanığın şikayete konu dorselerin şikayetçi tarafından mal beyanından önce haczedildiği...
Somut olayda, davalı borçlu vekili tarafından 15.12.2008 tarihinde sunulan mal beyanı dilekçesinde bildirilen altı adet taşınmaza davacı tarafından 14.1.2009 (yedi taşınmaz) tarihinde haciz konulmuş ise de anılan taşınmazlar üzerinde davacı haczinden önce yaklaşık 19 adet haciz ve yüksek miktarlı ipotekler (yaklaşık 15.000.000,00 TL haciz ve 2.000.000,00 TL, 7.500.000.00 USD ve 10.000.000.000 TL'lik ipotekler) olduğu anlaşılmaktadır....
-K A R A R- Davacı vekili, borçluya ait aracın satım bedelinden aracın aynından kaynaklanan vergi borcunun ödenmesinden sonra düzenlenen sıra cetvelinde paylaşıma konu tüm paranın borçlunun ticari vergi borcu nedeniyle davalıya ödenmesine karar verildiğini, müvekkilinin davalının haczinden önceki tarihte satılan araç üzerine rehin hakkı sahibi olduğunu, vergi dairesince borçlunun ticari faaliyetinden kaynaklanan vergi borcu nedeniyle müvekkilinin rehininden sonra haciz konulduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile yeniden tanzimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin vergi alacağının ilk sırada ödenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Şikayet olunan ... vekili mahkemenin görevsiz olduğunu, dahil-i dava yapılamayacağını, şikayetçinin alacaklı olduğu dosyadan konulan ikinci haczin, müvekkilinin haczinden sonraki tarihli olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... Teks. Gıda Tic. Ltd. Şti. vekili dahil-i dava uygulamasının usule aykırı olduğunu, süresi içinde müvekkili aleyhine yapılmış bir itirazın bulunmadığını, dava dilekçesinde hasım gösterilmediklerini, şikayetçinin haczinin müvekkilinin haczinden sonraki tarihte konulduğunu savunarak şikayetin reddini istemiş; karşı davasında ise şikayetçi alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürmüştür. ... Mahkemesi'nce iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçinin ilk haczinin satış istenmemesi nedeniyle düştüğü, sonraki haczinin ise şikayet olunanların haczinden sonraki tarihi taşıdığı gerekçesiyle şikayetin reddine, şikayet reddedildiğinden konusu kalmayan karşı dava hakkında karar vermeye yer olmadığına karar verilmiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili...sayılı takip dosyasında düzenlenen 13.08.2014 tarihli sıra cetvelinde ilk sırada pay ayrılan şikayet olunanın ipoteğinin müvekkilinin haczinden yaklaşık bir yıl sonra tesis edildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetçinin 11.08.2010 tarihli haczinden sonra 19.06.2012 tarihinde satış talep ederek 350,00 TL satış avansı yatırdığını, yatırılan avansın satış için yetersiz olduğunu ve başkaca satış yönünde işlem yapılmadığını, satış avansının tamamlattırılması için 31.01.2014 tarihinde yapılan talep tarihi itibariyle 4 yıllık sürenin geçtiğini, bu süre zarfında haczin ayakta kalmayacağını, bu nedenle şikayetçinin 29.05.2012 tarihli haczinin ise ipotek tarihinden sonra olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
Davalı borçlu vekili, davalının borçlu eşi ile mal ayrılığı rejimini benimsediği, ev eşyarının 05.04.2011 tarihinde haczinden sonra davalı 3.kişi tarafından yeniden satın alındığını ve taşınmazın teferruatı olarak tescil edildiğini ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı 3.kişi, ilk hacizden sonra eşyaların kendisi tarafından satın alındığını ve davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosyadaki belgelerden haciz adresinin borçlunun ikametgah adresi olduğu, mülkiyet karinesinin borçlu yararına olup hacizli malların sonradan tapuya şerh verilmesnin mala kaçırma amacına yönelik olduğundan bahisle davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....
'ün alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı iki taşınmazı 27.10.2010 tarihinde oğlu davalı ... 'e sattığını belirterek tapu tescil işlemlerinin iptali ile eski hale iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, dava koşullarının bulunmadığını, borçluya ait hacizli oniki taşınmaz bulunduğunundan aciz hali mevcut olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2022 NUMARASI : 2022/24 2022/818 DAVA KONUSU : İstihkak (Taşınır Mal Haczinden Kaynaklanan) KARAR : DAVALI - ALACAKLI : T3 (T.C. No:) VEKİLİ : Av. T4 DAVA : İstihkak (Taşınır Mal Haczinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/01/2022 (Asıl dosya) 12/01/2022 (Birleşen dosya) İSTİNAF KARAR TARİHİ :07/09/2023 KARAR YAZIM TARİHİ :11/09/2023 Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İst. And. 9....
- K A R A R - Şikayet eden vekili, müvekkilinin 2. derece ipoteğinin şikayet edilen Vergi Dairesi’nin haczinden önce tesis edildiğini belirterek, satış bedelinin öncelikli olarak müvekkiline verilmesi gerektiğini belirterek sıra cetvelindeki sıranın düzeltilmesini talep etmiştir. Şikayet eden vekili, şikayetin reddini savunmuştur. Mahkemece, şikayet edenin 15.06.2006 tarihli ipoteğinin Vergi Dairesinin 04.10.2006 tarihli haczinden önce olduğunu belirterek şikayetin kabulüne, satış bedelinin öncelikle ipotek alacaklısına ödenmesine karar verilmiş, hüküm şikayet edilen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet edilen vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366.maddesi uyarınca ONANMASINA, 21.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....