Somut olayda, davacı ödenmeyen telefon görüşmesine ait fatura borçları nedeniyle davalı tarafından aleyhinde takip başlatıldığını, abonelik sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Dosya kapsamından, davacı ile davalı arasında abonelik sözleşmesi yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda,taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunması ve davalının bu sözleşmeye aykırılık yaptığı iddiasıyla meydana gelen uyuşmazlığın ...Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Tüketici YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27/02/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mersin 2.Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının icra takibine dayanak yaptığı kaçak elektrik tutanağında, davalının eşi Tarık ile yapılmış meskene ilişkin abonelik sözleşmesi tesis edildiği, kaçak kullanımın mührün kırılarak kullanılmasından kaynaklandığı, taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Mersin Tüketici Mahkemesi ise, davacı kurum ile davalı arasında abonelik sözleşmesi bulunmadığı, davalı hakkında kaçak elektrik tutanağı uyarınca icra takibi yapıldığı ve uyuşmazlığın haksız fiil niteliği taşıdığından tüketici işlemi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.” hükmüne yer verilmiştir....
Tüketici Hakları Hakem Heyeti Başkanlığı'na başvuru yapıldığı, Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulüne 625 TL'nin davalı tüketiciye aidesine karar verildiği, ancak taraflar arasında imzalanmış abonelik sözleşmesi bulunmadığı, Hakem Heyetinin görevsiz olarak karar verdiği, ayrıca bahse konu dönemde herhangi bir elektrik arıza kaydı olmadığı, bahse konu arızanın tüketicinin sorumluluğunda bulunan iç hatta meydana geldiğini iddia ederek, .... Hakem Heyeti Başkanlığınca verilen 12/12/2014 tarih ve 12157 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ABONELİK SÖZLEŞMESİ Dava, tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın görevli Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.09.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Abonelik başvurusunda bulunulan dönemde 30/05/2018 tarihli 30436 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin (EPTHY) 24. maddesinin 5. fıkrasında “Bir önceki tüketicinin perakende satış sözleşmesini sonlandırmadan veya sonlandırarak ayrılması ve farklı bir gerçek veya tüzel kişinin, aynı kullanım yeri için yeni bir perakende satış sözleşmesi ya da ikili anlaşma başvurusunda bulunması halinde görevli tedarik şirketi tarafından; a) Önceki tüketicinin ödenmemiş borçlarının bulunması halinde, söz konusu borçlar, ilgili tüketicinin güvence bedelinden düşülmek suretiyle karşılanır ve ilgili sözleşme sona erdirilir. b) Güvence bedelinin ödenmemiş borçları karşılamaması halinde, (a) bendi kapsamında işlem yapılır ve kalan borç önceki tüketiciden tahsil edilir. c) Bu Yönetmelik hükümleri uyarınca gerekli olan bilgi ve belgelerin sunulması kaydıyla, yeni başvuru sahibiyle perakende satış sözleşmesi düzenlenir. 6. fıkrasında ise; “Beşinci...
Somut olayda taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunmadığı tarafların kabulünde olup, buna göre taraflar arasında tüketici işlemi bulunmadığından uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05.06.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Somut olayda taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunmakta olup davacının iddiası dava dışı 3. kişi ya da kişilerce kimlik bilgilerinin kullanılarak adına telefon hattı çıkarıldığı yönündedir. Davacının sözleşmenin geçerli olmadığı yönündeki iddiası ve taraflar arasında geçerli bir sözleşme bulunup bulunmadığı hususu Tüketici Mahkemesinde yargılama sonucunda değerlendirilecek olup, taraflar arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olduğu ve uyuşmazlığın kaynağının Tüketicinin Korunması Kapsamına tabi olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 5.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, muarazanın giderilmesi ve abonelik tesisi istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ‘Perakende Satış Sözleşmesi’ başlıklı ikinci bölümünü 5. ve devamı maddelerinde, perakende satış sözleşmesi başvurusu, kapsamı, sözleşmenin imzalanması, sözleşmenin taraflarının hak ve yükümlülükleri ile sözleşmenin süresi, sona ermesi düzenlenmiştir....
Dosya kapsamından, taraflar arasında abone sözleşmesi düzenlendiği, ancak abone sözleşmesi düzenlenen yerin ticari amaçla kullanıldığı anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın; 2. maddesi “Bu Yasa 1. maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar”. 3/e maddesi de tüketiciyi “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlamış, 11/A maddesi “ABONELİK SÖZLEŞMELERİNİ” düzenlemiş, 23. maddesinde ise, bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilafların tüketici mahkemelerinde bakılacağı hükmü bulunmaktadır. Somut olayda; ticari amaçlı kullanım nedeniyle uyuşmazlığın genel mahkeme olan Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
Bu sebeplerle, öncelikle 6502 sayılı Kanunu kapsamında uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin belirlenebilmesi için, taraflar arasında abonelik sözleşme ilişkisinin olup olmadığı araştırılarak görev hususunda değerlendirme yapılmalıdır.Buna göre; öncelikli olarak tarafların delillerinin toplanması ve taraflar arasında imzalanmış olan bir abonelik sözleşmesi olup olmadığının belirlemesi ,abonelik mevcut ise bunun ne zaman ve hangi şekilde gerçekleştirildiğinin tesbiti, taraflarca imzalanmış bir abonelik sözleşmesi varsa şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, doğrudan görevsizlik kararı verilmesi, HMK' un 353/1- a-6 maddesine aykırılık oluşturduğundan, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK' un 353/1- a-6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir....