"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptali-Tescil-Tenkis Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı ... ...12.10.1987’de Turgut aleyhine tenkis davası açmışlar; dava sırasında...ölmüştür. Davacı ..., ... aleyhine 25.10.2000’de muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil davası açmış yine davacı ..., ...ve eş... aleyhine 15.9.2000’de muris muvazaasına dayalı tapu iptal davası açmış ve dosya birleşmiştir. Mahkemece tenkis talebinin reddine; muris muvazaasına dayalı her iki davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca öncelikle tapu iptal tescil davası yönünden ve reddedilen tenkis davası için avukatlık ücreti verilmesi isteği yönünden temyiz edilmiştir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1942 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1979 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp 17.06.1980 – 17.06.1981 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen, aplikasyon ve 2. madde çalışması, 05.12.1984 tarihinde 2896 sayılı Kanuna göre yapılıp 01.10.1985 - 01.10.1986 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmayan ormanlarda orman kadastrosu ve 2/B madde çalışması, sınırlaması yapılan ormanlarda aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile 1988 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp 03.06.1988 – 03.12.1988 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Yörede 1963 yılında yapılan tapulama çalışmasında 342 parsel sayılı 60500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden vergi kaydına dayanılarak ... adına tespit ve tescil edilmiş, dava dışı ...’in ...’e karşı açtığı tapu iptal ve tescil davası sonucu ... 2....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; tapu iptal tescil davası açıldığını ve tescilin mümkün olmaması halinde satış vadine konu hissenin dava tarihindeki değerinin ödenmesinin istendiğini, ancak dava görülürken söz konusu davanın konu bakımından mahiyetinin değiştiğini, bilirkişi raporunun 5.ve 12.sayfasında davanın tapu tescil ve aynına ilişkin olmadığına dair kanaat belirtildiğini, davanın ıslah edildiğini, ıslah ile birlikte talep konusunun değiştirildiğini, artık davanın tapu iptal tescil olmaktan çıktığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmişti.r DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; Davacılar aleyhine İstanbul Anadolu 13. Hukuk mahkemesinin 2019/107 E-2021/233 K.sayılı ilamındaki alacağın takibe konulduğu, davacılarında ilamın henüz kesinleşmediğinden bahisle infazının mümkün olamayacağını belirterek mahkemeye başvurdukları anlaşılmaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, Antalya 9 AHM 2014/444 esas sayılı dosyasında dava konusu taşınmaz hakkında tapu iptal ve tescil davası açıldığını bu dosyanın bekletici mesele yapılmasını ve davanın reddini savunmuştur. Cevaba cevap dilekçesinde; davalının, dava konusu taşınmazda müvekilinin satın aldığı tarihten önce oturduğunu ve işgalci konumunda olduğunu, taraflar arasında herhangi bir kira sözleşmesi yapılmadığını, dava konusu taşınmazın üzerinde her hangi bir aile konutu şerhinin olmadığını belirtmiştir. Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/444 Esas 2014/405 Karar sayılı dosyasında, davacının dava dışı Süleyman ve dava dışı İrfan hakkında tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu ancak bu davanın Antalya 3. Aile Mahkemesinin 2009/86 Esas 2012/958 Karar sayılı ilamında katılma alacağı ve tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu için usulden reddedildiği anlaşılmıştır. Antalya 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazla ilgili Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/487 esas sayılı dosyasında katılana tapu iptal ve tescil davası açtığı, bu dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Yasaya aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazla ilgili Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/487 esas sayılı dosyasında katılanlara yönelik tapu iptal ve tescil davası açtığı, bu dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Yasaya aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin; diğer taşınmazlar, yargılama sırasında Hazine adına orman vasfı ile tescil edildiğinden bu taşınmazlar bakımından bedel isteminin kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını kaldırıp HMK'nın 353/1-b bendi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurarak, 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin kabulüne, diğer taşınmazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 366 ada 11 ve 365 ada 100 parsel sayılı sırasıyla 22.225.42 ve 18.579.64 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı .... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine tapu kaydına dayanarak her iki parsel yönünden tapu iptal ve tescil istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında .... çekişmeli 365 ada 100 parsel yönünden satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmıştır....
e satış suretiyle devrettiği, davacının temliklerin muvazaalı ve mirastan mal kaçırma amacı ile yapıldığını iddia ederek ... ve ... 'e velayeten eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkân tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlamaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği dolu pafta sistemi genel ilkesi ile bağdaşmaz....
Ancak davacı tarafından, Çatalzeytin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/21 esas sayılı dosyasıyla, bu sözleşmenin konusunu oluşturan taşınmaza ilişkin tapu iptali-tescil davası açılmış olup, işbu davanın konusu olan meselenin tapu iptali-tescil davası dosyasında halledilmesi gerekir. Bu nedenle davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı için davanın reddi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2006/12898-2007/724 SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 29.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....