Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konut kredisine bağlı hayat sigortasından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....

    Bu husus, banka tarafından tüketicinin mirasçıları (halefleri) hakkında dava açılabilmesinin ön şartıdır. Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabilir. Kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağının tahsili için dava açması veya icra takibi başlatması, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir....

    Sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı, davacı banka lehtar olduğu sigorta poliçesindeki hakları talep ettiğinde, sigorta şirketinin ona karşı ileri sürebileceği bir defi ve itiraz hakkı bulunmamaktadır. Davalıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere hayat sigortası yaptırmıştır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi, lehtar konumunda olduğundan bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini de ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

    Kredi geri ödemesinin teminat altına alınması amacı ile krediyi kullandıran banka lehtar gösterilerek ... için hayat sigorta poliçesi düzenlemiştir. Poliçeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda sigortalı ... hangi haklara sahip ise mirasçı sıfatı ile poliçeye dayanarak hak talep eden davacılarda aynı haklara sahiptir....

      Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre muris tarafından imzalanan hayat sigorta poliçesinin azalan teminatlı hayat sigorta poliçesi olduğu, davalı sigorta şirketinin ölüm gerçekleştikten sonra davadan önce vade tarihi itibari ile 2.574,62 TL teminatı sigorta sözleşmesi kapsamında ödeyerek borcunu ifa ettiğinin anlaşıldığı; bankanın tam teminatlı bir poliçe düzenlememekle hem tüketicinin çok yüksek prim ödemesini engellediği, hem de krediyi bir miktar da olsa güvence altına almış olduğunu ve bu eylemin kötüniyet değil, ekonomik ve reel bir yaklaşım olarak kabul edilmesi gerektiği, yine bankanın sigorta yaptırma zorunluluğu bulunmaması ile birlikte tüketicinin kendi sigortasını yaptırmasına engelin olmaması ve ödenmesi gereken sigorta bedelinin ödendiği gerekçesiyle subut bulmayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. Ancak, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinde dosya Dairemize gönderilmiş olup, iş bölümü sorununun giderilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 17/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat isteminden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: 17.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu daireye gönderilmesine, 31.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. Ancak, bu Dairece dosya Dairemize gönderilmekle iki daire arasındaki iş bölümü sorununun giderilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'nra gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 19/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda davacı, 04/04/2013 tarihinde açtığı davada, davalı şirket ile arasında 25/11/2011 tarihinde hayat sigortası poliçesi imzalandığını, kazaen maluliyet şartlarının gerçekleştiğini belirterek maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davanın dayanağı hayat sigorta sözleşmesi olup kredi sözleşmesi değildir. Buna göre, davacı banka kredisi sebebiyle yapılan hayat sigorta poliçesi kapsamında, TTK'da düzenlenen sigorta hukuku hükümlerine göre dava açarak tazminat talebinde bulunmuş olup uyuşmazlığa 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. Bu durumda, uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir..." şeklinde karar verilmiş olup, dosya mahkememizin 2020/321 Esas sayılı sırasına kaydedilmekle, yargılamaya devam olunmuştur. Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı ... ile davalı ......

                Davacıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez." gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar vermiştir. Sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

                  UYAP Entegrasyonu