Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 4077 sayılı yasanın 3/c maddesinde düzenlenen tatil amaçlı taşınmaz mallar kapsamında kalan devre mülk sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık devre mülk sözleşmenin iptali ve ödediği bedelin iadesine ilişkin olup Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece uyuşmalığın çözümlenmesi gerekirken genel mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir. Bu hüküm, Yönetmeliğin amacını tanımlayan 1.maddesi ve kapsamını tanımlayan 2.maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde, Yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır....
HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2019 NUMARASI : 2018/195 ESAS 2019/15 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Söz. Kaynaklanan KARAR : Davacı tarafından, davalı aleyhine Afyonkarahisar Asliye 2....
Hal böyle olunca, davanın devre tatil sözleşmesinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle 6502 sayılı Kanunun 50.maddesinde düzenlenen “ devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri” kapsamında kaldığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu kabul etmek gerekmektedir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Kızılcahamam Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine İadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 13/04/2023 tarihinde karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 09/05/2023 ... Başkan ... ¸e-imzalıdır ... Üye ... ¸e-imzalıdır ... Üye ... ¸e-imzalıdır ... Katip ......
Davacı 23.07.2009 tarihinde davalı şirketin temsilcileri tarafından Kuşadası HLC Termal isimli tesise devre tatil tanıtımı amacıyla götürüldüklerini, hiç niyeti yokken psikolojik baskı uygulanarak toplam 4.950 Euro bedelli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, devre tatil hakkını hiç kullanmadığını, sözleşme yapılırken satın aldıkları hakkın başkasına satılmasına yardımcı olacaklarını belirtmelerine rağmen daha sonra böyle bir birimin olmadığının söylenmesi nedeniyle şirkete karşı güveninin sarsıldığını ileri sürerek sözleşmenin iptali ile ödediği 2.140 Euro bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hal böyle olunca, davanın devre tatil sözleşmesinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle 6502 sayılı Kanunun 50.maddesinde düzenlenen “ devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri” kapsamında kaldığı anlaşılmakla, tüketici işlemi niteliğindeki uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu kabul etmek gerekmektedir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara Batı 1.Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine İadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 20/09/2023 tarihinde karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 02/10/2023 Başkan Üye Üye Katip Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/04/2019 NUMARASI : 2017/2 ESAS - 2019/136 KARAR DAVA KONUSU : MADDİ TAZMİNAT (Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2017/2 Esas, 2019/136 Karar Sayılı 25/04/2019 tarihli kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Side Tatil köyü için 07/06/2004 tarihinde devre mülk satış vaadi sözleşmesi düzenlenerek her yılın 31 ve 32....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2021/415 ESAS - 2021/703 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 19/12/2015 tarihli 11290 numaralı devremülk satış sözleşmesinin imzalandığını ve11.000,00- TL ödeme yapıldığını, tapunun 16/03/2018 tarihinde verildiğini, mülkün davacı tarafından tecrübe ve muayene edilemediğini, sözleşmenin askıda olduğunu beyanla sözleşmenin geçersizliğinin tespitine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise cayma hakkının süresinde olduğunun kabulü ile sözleşmenin iptaline, ödenen 11.000,00- TL'nin avans faizi ile birlikte müvekkiline iadesine ve müvekkili adına olan tapu kaydının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen belgelerin incelenmesinde; taraflar arasında ------- tarihinde ----yapıldığı, davacı tarafından davalıya---adet sıralı bono verildiği, verilen bonoların---- takibe konulduğu, davacının sözleşmesinin iptali, icra takibine konu bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ve sözleşme sırasında ödenen ---- ödemenin davalıdan tahsili için işbu davayı açtığı, anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmesinin devre tatil satış sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya konu senetlerin devre tatil satış sözleşmesi uyarınca davacı tarafından davalıya verildiği ve bu nedenlerle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin------- maddelerinde devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, devre tatil ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....
Devre tatil sözleşmeleri yönünden cayma hakkıyla ilgili olarak kanun koyucu açık bir düzenlemeye yer vermemiş ise de; gerek tüketici hukukunun ruhu ve kapıdan satış, mesafeli satış gibi diğer sözleşmelerdeki kanun hükümleri, gerekse uluslararası alanda (Avrupa Birliği, 1994/47/AT sayılı, 26.10.1994 tarihli Yönetmeliği) karşımıza çıkan uygulamalar, devre tatil sözleşmelerinde de tüketicinin cayma hakkının bulunduğunun kabulünü gerektirmektedir [Nitekim yürürlük tarihi itibariyle eldeki davada uygulanması mümkün değil ise de 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile kanun koyucu konuyla ilgili tereddütlere son vermiş ve devre tatil sözleşmelerindeki cayma hakkını açıkça kanun hükmüne bağlamıştır (m.48/4)]. 26....