"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici Mahkemesi ve... 2....
Mahkemece, 6502 sayılı Kanun'un 50/6. maddesine göre tüketici devre tatil sözleşmesinden 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin cayma hakkına sahip olduğu, davacının 22/07/2015 tarihli dilekçesi ile cayma hakkını davalı şirkete bildirdiği her iki tarafın da kabulünde olup, süresinde cayma hakkı kullanılmış olduğundan, davanın kabulüne, taraflar arasında imzalanan 10/07/2015 tarihli ve 100121 sayılı devre tatil üyelik sözleşmesinin iptaline, 5.000,00-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sözleşme gereğince davacı tarafından verilen 05/02/2016 ödeme tarihli ve 1.200,00-TL bedelli senedin iptaline, davacı ... açısından geçersiz olduğuna karar verilmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Tatil Sitesinde ... nolu evin devre tatil hakkına sahip olduğunu, davalı tarafından gönderilen 14.2.2005 tarihli yazı ile, yenileştirme ve iyileştirme kapsamında siteye 11.557.000 TL. tutarında harcama yapıldığını, bu miktarın yenileme katkı payı adı altında devre sahiplerinin hisselerine düşen tutarlarda ödemeleri gerektiğinin bildirildiğini, oysa ki sözleşmenin 10. maddesinin c fıkrası gereğince, devre sahipleri olarak ödemekle yükümlü oldukları miktarın, işletme servis bedellerinden ibaret olduğunu ve bu bedeli de ödediğini, kapasite artırma ve ek gelir sağlamayı amaçlayan otel, havuz gibi harcamaların devre sahiplerinden talep edilemeyeceğini, bu talebin 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine ve hakkaniyet ilkelerine de aykırı olduğunu ileri sürerek, davalının talep ettiği Yenileme katkı payı adı altında ödeme yapmakla sorumlu olmadığının tespitiyle bu konuda yaratılan muarazanın men’ine karar verilmesini istemiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri 6502 s.y.nın 50.m.sinde"(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir… (6) Tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Devre mülk hakkı veren sözleşmeler hariç olmak üzere, cayma süresi dolmadan satıcı veya sağlayıcı, tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2021 NUMARASI : 2020/403 E - 2021/375 K DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava dilekçesinde özetle; Sabit olacak geçersizlik iddialarının kabulü ile 1 adet adi yazılı satış sözleşmesinin T.M.K. Md. 706 ya aykırılığı nedeniyle iptaline, 22.008.00.-TL.sı satış bedelinin ödeme tarihinden başlamak üzere ticari avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davalı, davacının tesisi görerek sözleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre mülk sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi 2013/4117-18427 imzaladığını savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya 9 nolu dairenin tapu devrinin taahhüt edildiği ve 6. Döneminin kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır....
Hal böyle olunca, davanın devre tatil sözleşmesinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle 6502 sayılı Kanunun 50.maddesinde düzenlenen “ devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri” kapsamında kaldığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu kabul etmek gerekmektedir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Kızılcahamam Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine İadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 13/04/2023 tarihinde karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 09/05/2023 ... Başkan ... ¸e-imzalıdır ... Üye ... ¸e-imzalıdır ... Üye ... ¸e-imzalıdır ... Katip ......
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2021/415 ESAS - 2021/703 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 19/12/2015 tarihli 11290 numaralı devremülk satış sözleşmesinin imzalandığını ve11.000,00- TL ödeme yapıldığını, tapunun 16/03/2018 tarihinde verildiğini, mülkün davacı tarafından tecrübe ve muayene edilemediğini, sözleşmenin askıda olduğunu beyanla sözleşmenin geçersizliğinin tespitine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise cayma hakkının süresinde olduğunun kabulü ile sözleşmenin iptaline, ödenen 11.000,00- TL'nin avans faizi ile birlikte müvekkiline iadesine ve müvekkili adına olan tapu kaydının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....