Temyize konu karar, dava konusu 12/09/2017 tarihli işlemin iptali istemi yönünden incelendiğinde; İdare Hukuku ilkelerine göre, iptal kararları, iptali istenilen işlemi tesis edildiği tarih itibarıyla ortadan kaldırarak, o işlemin tesisinden önceki hukuki durumun geri gelmesini sağlar. Bir genel düzenleyici işlemin iptal edilmesi durumunda, verilmiş olan yargı kararının, sadece o davayı açanı değil, bu genel düzenleyici işlem ile ilgili diğer kişileri de etkileyeceği kuşkusuzdur. Genel düzenleyici nitelikteki bir işlemin iptali yolundaki kararın, o düzenleme ile ilgili herkes için hüküm ifade edeceği dikkate alındığında; dava konusu işlemin dayanağı olan 27/06/2014 tarihinde imzalanan ve 31/03/2014 - 31/12/2015 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan Sosyal Denge Sözleşmesinin 23. maddesinin, ......
Noterliğinde yapılan 22.02.2008 tarihli mirastan feragat sözleşmesi ve 11.02.2008 tarihli mal ayrılığı sözleşmesinin müvekkiline hile aldatma korku ile imzalatıldığını, müvekkilinin okuma yazması olmadığınından sözleşmelerin hukuki sonuçlarını bilmeden parmak bastığını belirterek, mirastan feragat sözleşmesinin iptalini mümkün olmaması halinde oturduğu dairenin mal ayrılığı sözleşmesinin gereği olarak kullanım hakkının tapu kütüğüne şerh edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, mirastan feragat sözleşmesinin iptali talebinin reddine, mal ayrılığı sözleşmesinin gereği olarak yaşadığı müddetçe oturduğu dairenin davacı tarafından kullanılmasının tapuya şerh verilmesi talebi, mal ayrılığı sözleşmesinin infazına ilişkin olduğun bu hususun Aile Mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle mahkemenin görevsizliğine bu talep yönünden dilekçenin reddine karar verilmiştir....
-Sen) arasında imzalanan ve 31/03/2014-31/12/2015 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan Sosyal Denge Sözleşmesinin 23. maddesinde yer alan "Emekliliği hak etmiş personelden aktif olarak idari (müdür ve daha üst) görevde bulunmayanlara sosyal denge sözleşmesi gereği herhangi bir ödeme yapılmaz" şeklindeki düzenlemenin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......
Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaline ilişkin bu davadan önce ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/575 esas sayılı dosyası ile 12.11.2001 tarihinde taraflardan davalı ... tarafından davacı ... Orcan aleyhine satış vaadi sözleşmesine dayanarak fereğa icbar ve tescil davası açılmıştır. Davacı ... bu dosyaya verdiği cevap dilekçelerin de de bu dosyada ileri sürdüğü iddiaları aynen tekrarlayarak hisseli satışın mümkün olmadığından sözleşmenin geçersizliğini öne sürmüştür. Satıs vaadi sözleşmesinin iptali için açılan davada dayanılan hususlar daha önce tescil davasında da savunma olarak ileri surülmüştür. Olayda dayanılan hususların o davada mahkemece incelenmesi ve karara bağlanması mümkün olduğundan ayrı bir iptal davası açılmasında hukuki yarar yoktur. Davada hukuki yarar dava şartlarından olduğundan, mahkemece re'sen gözönünde bulundurulmalıdır....
Dava ... komisyonculuğu sözleşmesine dayanan itirazın iptali davasıdır. B.K. 404/son maddesi, gayrimenkul tellallığı sözleşmesinin yazılı şekilde düzenlenmesini geçerlilik şartı olarak öngörmüştür. Davacı, 24.8.2005 tarihli sözleşme aslını ibraz edememiştir. İbraz edilen fotokopi olduğu anlaşılan belgeye de davalı tarafından itiraz edilmiştir. Öyle olunca taraflar arasında geçerli bir ... komisyon sözleşmesinin varlığından bahsedilemeyeceğinden, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.6.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, davalı ile yapılan devremülk satış sözleşmesinin geçerli şekilde yapılmadığından bahisle devremülk satış sözleşmesinin iptali ile ödediği bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, .... Asliye hukuk mahkemesinin 2014/508 Esas sayılı dosyası arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşıldığından her iki dosyanın BİRLEŞTİRİLMESİNE, karar verilmiş; hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Birleştirilmesine karar verilen .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/508 Esas sayılı dava dosyası incelendiğ'inde; dava konusunun aynı sözleşmenin iptali, davalının ise Kuşadası Otel İşletmeleri Ltd. Şti. Olduğu anlaşılmakla aralarında bağlantı bulunduğu görülmüştür. Ancak birleştirilen .......
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının, dava dışı ile müvekkil banka arasında imzalanan 08.03.2002 tarihli kredi kartı sözleşmesinin kefili olduğunu, kart borcu ödenmediğinden hesap kat edilerek alacağın tahsili için Müdürlüğü'nün 2013/755 esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibine davalı borçlunun itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile % 20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, görev ve zamanaşımı yönünden davanın reddi gerektiğini, kefalet sözleşmesinin usulsüz ve geçersiz olduğunu, müvekkiline kat ihtarı yapılmadığını, davacının % 40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir....
, hafta tatili, yıllık ücretli izin, genel tatil alacakları ile takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, % 40'dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesinde … Anabilim Dalı'nda Öğretim Üyesi olarak görev yapmakta iken, iş sözleşmesinin feshine dair Aydın Üniversitesi Rektörlüğü'nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile işe iadesine, maaş, tazminat ve diğer özlük haklarının faziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......
Davacı ... ile davalı ... ... arasında 24.07.2008 tarihli, 11817 yevmiye numaralı ölünceye kadar bakma sözleşmesi akdedilmiş, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin konusu olan 257 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 5/20 hissesi bakım alacaklısı davacı tarafından, davalıya 24.07.2008 tarihli 11817 numaralı işlemle tapuda devredilmiş, eldeki dava, 24.01.2018 tarihinde açılmıştır. Sözleşmenin akdedildiği tarihten davanın açıldığı tarihe kadar geçen sürede bakım alacaklısının bakım borcu ediminden vazgeçtiği anlamına gelmez. Bakım alacaklısı davacı, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin gereğini yerine getirmiş olmasına rağmen, bakım borçlusu davalının ölünceye kadar bakma sözleşmesinin gereğini yerine getirmediğini, kendisinin bakılıp gözetilmediğini ileri sürerek ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshini ve sözleşme gereği devrettiği payın iptali ile adına tescilini talep etmektedir....